Sıra gecelerinden geçenler...

Urfa'nın etrafı...

Urfa'dan bir usta geçti.

Kazancı Bedih...

Usta sanatçı Kazancı Bedih'e hayranlığım ilk Urfa ziyaretimle başladı. O'nu babam ve hakim olan sevgili eniştemin ilk tayin yeri olan Urfa'nın Suruç ilçesinde gıyaben tanıdım...

Rahmetli babam ve eniştem zaman zaman "sıra gecelerine" davet edildiklerinde kendisini dinlediler, ustalığını ve mütevazılığını bizlere anlattılar.

Bedih, Çulhacılık yapan babası Halil Usta'nın mesleğinden ilk sanat zevkini almıştı. Gençlik döneminde, o yıllarda en değerli sanat olan bakırcılık mesleğine Hasan Diyar Usta'nın yanında başladı ve 15 yıl bu işi sürdürdü. 1960 yıllarında belediye'de işe girdi, 26 yıl sonra da emekli oldu.

Babası ile katıldığı sıra gecelerinde gelenek ve zerafeti öğrendi. Mecmue'l Bahr'da gramafondan dinlediği Hafız Burhan, Safiye Ayla, Hamiyet Yüceses ve Müzeyyen Senar gibi ustaları hayranlıkla dinledi onlardan feyz aldı.

Sıra geceleri o dönemlerde adeta Konservatuvar niteliğinde idi... Tıpkı bizim bir dönemler halkevlerinde eğitildiğimiz gibi. Hoş o günler de çook gerilerde kaldı ya.

Neyse...

Karadan ağa dönüp dersi dilara okuruz...

Mekteb-i aşka vardık şimdi elif'ba okuruz.

20 Ocak 2004 gecesinde soba zehirlenmesi sonucu sevgili eşi ile birlikte kaybettik Kazancı'yı...

Onlarca türkü, gazel, uzun hava, maya ve ağıtlar babasız kaldı.

Aşık Veysel'in dediği gibi "dostlar onu hatırlıyor"

Gülriz Yiğit