Sıradan insanlar

"Sıradan insanlar"sözü filmlere, kitaplara isim olmuş...

"Küçük insanlar"da belki...

Gazetedeki bir köşe yazarından okumuştum "Orhan Kemal"in romanlarında genelde "küçük insanların" hayatlarını yazdığını...

Senarist olduğu filmler ve dizi film haline getirilen eserleri de ayrıca mevcut...

-Sıradan insanlar ne demek?

-Küçük insanlar ne demek?

Ulaşamayacağım, benden-bana uzak hayatlar hiç ilgimi çekmedi benim.

-Sıkıntılı da, zor da olsa "yitik" hayatlar...

-Umutsuzluktan doğan, umutsuzluğun yaratttığı hayatlar, yeni başlangıçlar...

Çok daha yakın ve sıcak geldi bana...

Hayata dair:

-Ütopyalarım odu...

-Hayattan büyük beklentilerim, olmadı...

Ali Açıköz'ün "Reddedileceğini bile bile blog yazmak" isimli yazısına gönderdiğim yorumumda:

"Kendimi sıradan konularda yazan biri..."olarak tanımlamışım...

Sıradan konularda yazmak, yazmaya çalışmak ile "sıradan olmak "farklı şeylerdir sanırım...

Bu konuda kendimi tam olarak tanımlamam gerekirse:

-Sıradan konuları, farklı bir şekilde... Ya da farklı konuları (ancak) sıradan bir şekilde yazabilen, şeklinde tanımlayabilirim...

İsmini hatırlayamadığım, hanım bir blog yazarı Milliyet Blog'taki yazısında sormuştu.

-Siz ne tür yazıları blogta daha çok okuyorsunuz? Şeklinde...

Bu yazıda o soruya geç de olsa verilen bir cevap-yorum olsun...

-Ben sıradan insanların, sıra dışı olmayan hayatlarının konu edildiği yazıları okumayı daha çok tercih ediyorum...