Sirmione , İtalya

   Sirmione'ye gelindiğinde yüzünüze Lago di Garda'nın getirdiği hafif bir serinlik vuruyor. Bu serinlik beraberinde çok hafif bir limon kokusu getiriyor. Lago di Garda'nın yarattığı bu serinlik, rüzgar meşhur limon bahçelerine uğrayarak yüzünüze kadar geliyor. Sirmione'ye yaz aylarında gitmek daha uygun. Birbirinden güzel bahçe içlerine kurulmuş otellerin havuzunda sadece kuş sesleriyle kafanızı dinlemek çok keyifli. Kış aylarında açık olan bazı otellerin termal havuzları ise yaş grubunu biraz yukarıya çekmekte. 7000 kişinin yaşadığı Sirmione'de doğa ile ilgili aradığınız herşey var. Yemyeşil ağaçlar, büyük bir göl, gökyüzüne kadar yükselen dağlar, havada uçuşan binbir çeşit kuşlar. İnsanı huzura iten bir yanı var Sirmione'nin. Bundan dolayıdır ki zamanın ünlü şair ve yazarları burada yaşayıp burada ölmüşler. Ezra Pound, James Joyce, Naomi Jacob, Antonia Fogazzaro..vs.

 

Klasik dar İtalyan sokaklarından geçerek, Sirmione'in sonuna doğru ilerlemeye başlıyoruz. Çevrede ki irili ufaklı dükkanlarda ağırlıklı olarak cam sanatı gösterisi var. Küllükler, çerçeveler, bardaklar..vs. Rengarenk bir cümbüş halinde sokaklar ve bu sokaklar tamamen turistlere hizmet eder nitelikte kurulmuş gibiler. Bu kadar meşhur limon bahçelerinin içinde mutlaka buraya özgü limonla ilgili birşeyler olmalı derken önümüze sarı sarı şişeler çıkıveriyor. Sirmione'ye özgü limon bahçelerinden ''Limoncello''. Tabi ki alıyoruz denemek için. Hiç sevmeyen bir insanı bile cezbedebilecek nitelikte, sebebi ise insanın burnuna kavrulan limon kokusu.

 

Sirmione kalesine kadar arabayla gelebiliyorsunuz, ondan sonrası park edip yürümek zorundasınız. Aslında Sirmione'e yürüyerek görebeliceğiniz bir yer. Kale sadece yaz aylarında açık, aslında pek bir esprisi de yok maalesef. Sirmione'li insanlar gayet düzgün ve hali vakti yerinde olan insanlar yani Sirmione zengin bir kasaba. Bunun sebebi ise Italyanın en zengin şehirlerinden biri olan Verona'ya komşu olması. Zamanında Veronalı zenginler bu kasabayi sahiplenmiş ve bundan dolayıda ekonomik çıtayı yükseltmişler. Hala çoğu Veronalının Sirmione'de yazlığı bulunmakta.

 

Sirmione'nin içinde çok ilgi çekici tarihi San Pietro Mavino kilisesi bulunmakta. İçerisi çok fazla restore edilmemiş, yıllardan beri dokunulmamış havası veriyor.

Sirmione'de kalıp kafa dinlemek isteyenler için en ideal otel ise ''Hotel Ideal''. Eşsiz Sirmione ve göl manzarasıyla yemyeşilin içinde tamamen bir keyif oteli. 

Yemekleri ise tipik ''Veronese'' mutfağı. Meşhur ''Vino di Valpolicella'' ile Verona'ya özgü yemeklerden her restaurant'ta tadabilirsiniz.

 

Italyanın kuzeyine gidenlerin, ne yapıp edip görmesi gereken şirin tarih kokan bir kasaba.