Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Mayıs '11

 
Kategori
Siyaset
 

Siyasetin seviyesi

Siyasetin seviyesi
 

Barışı simgeleyen gül


Seviyesizliğin en çekilmezi, belden aşağılara kadar inenidir.

Özel yaşamın siyasiler açısından taşıdığı risk, bütün dünyada kabul görse de; böyle olayların seçimler öncesi gündeme getirilmesi düşündürücü. Karşı tarafın itibarını sarsabilmek için yatak odalarına girmek doğru mu? Sadece evli olanların eşlerini ilgilendiren bir konuda, başkaları hangi hakla konuya giriyorlar?

Toplumun böylesi olaylarda pek meraklı, bir o kadar da duyarlı olması özel yaşamı dürüstlüğün ölçüsü haline getiriyor. Siyasette her türlü yolsuzluğu yapanları "marifetli" sayarız da, acaba çapkınlık yapanı neden yerden yere vururuz? Burada, gizli bir kıskançlık duygusu olmasın. Nihayet, görevini etkilemeden sürdürdüğü özel yaşam için hiç kimseyi sorgulamaya hakkımız olmamalı diyorum.

Yaşamın gerçekleri çok garip. Seçim öncesi kaseti çıkanlar siyasette saf dışı kaldılar. Cinsellik güçlü bir silâh. Ve bu silah, ülkede miliyetçi söylemleri kullanan adaylara karşı kullanıldı. Acaba bu söylemler, icraat halinde kimlerin planlarını bozacaktı? Özetle: Ülke bütünlüğünü savunan bir parti saldırıya uğradı.

Bir de kaseti olmayanlar var. Adam meydanlarda dilinin döndüğü kadar , yapacaklarını anlatıyor. Güncel örneklerle eleştirisini yapıyor. Yanlışı yok mu? Olabilir de. Ama diğer lider çıkıyor, elli yıl öncesinin olayları ile yıpratmak istiyor. Tarihi ve stratejik gerçekleri bir yana bırakarak yükleniyor.

Yarın sandıkta, bugün siyasilerimizin meydanlarda savurdukları iftiralar, halkın gerçekleri olarak birikecek ve ülkenin idarecilerini belirleyecektir. Artık toplum doğruları nereden öğreneceğini anlayıncaya kadar alacağımız sonuçlar da objektif olamayacaktır.

Konuşmaların, nazik hakaret içermeyen nitelikte olmasını temenni ederken; Bundan daha önemlisi topluma doğruların söylenmesidir. Bazı siyasilerin topluma gerçekleri söylemedikleri kanaatindeyim. Hepsinden önemlisi: Oy alma uğruna husumet körüklenmemeli. Bir lider var ki: Devamlı istim üzerinde, azarlarcasına, bağırarak, dert yanarak kendini ifadeye calışıyor. Onu dinleyenler karşı tarafa nefret hisleri ile bakıyorlar. Bu davranışlar topkumsal gerginlikleri çoğaltıyor.

Siyasi partiler, anayasa ile sınırlı proğramları ile ülkeye hizmet sunarlar. Bunun dışındaki söylemlerle vatandaşları sadece umutlandırıp, sonradan kayıtsız kalmak tepki birikimlerine neden olacağından, toplumsal huzuru bozabilirler.

Gizli oyla bir seçim yapılacak. Her vatandaşın kendi hür iradesi ile oy vermesi, ülkenin kaderinde etlkili olması amaçlanmıştır. Kaç kişi bu kurala uyabilecektir. Kaç kişi başkalarının telkini ile bir partiye oy verecektir. Kaç kişi birilerine kime oy vereceğini soracaktır. Ve kaç kişi ÜLKESİNİN MENFAATLERİNİ DÜŞÜNEREK ÇOK SIKI BİR ELEME İLE OYUNU KULLANACAKTIR. Bu sorular, demokratik anlamda vatandaş olmanın en önemli kıstasıdır.

Hiç kuşkumuz olmasın, ( siyasiler nazarında) hepimiz birinci sinif muteber ve de sayın vatandaşlarız... 

 
Toplam blog
: 163
: 1230
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1941 yılında Trabzon'da doğdum. 1961 Erzurum Yavuz Selim İlköğretmen Okulunu bitirdim. 1965 A..