Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Haziran '10

 
Kategori
Siyaset
 

Siyasette çifte standart

Siyasette çifte standart
 

SİYASETİN KALEMİ


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz siyasete atıldık yedi göbeğimizi araştırıyorlar. 7 değil 70 göbeğimizi araştırmazlarsa nağmerttirler” dedi. Türkiye'yi karanlıktan aydınlığa kendilerinin çıkaracağını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bilin ki Ankara'da Recep beyin ezberi bir daha bozulacak. Varsın bozulsun. Önemli olan halkın çıkarlarını savunmaktır.”

Böyle diyordu Sayın Kılıçdaroğlu… Çalıştığı kurumları tek tek araştırmak için özel bir grup kurmuş Sayın Başkaban! Bunları duyunca insan şu soruları sormak istiyor;

—Deniz feneri yolsuzluğunu Almanya hükümeti “tüm suçlular Türkiyede” diyerek tüm dosyaları ve kişileri sizlere bildirdiği halde ne diye hala bu davayı da didik didik etmiyorsunuz?

—İşin ucu yandaşlarınıza dokunduğu için onlara kıyamıyor musunuz?

—Tüm size karşı olan siyasileri, gazeteci, yazarı, profesörü, askeri; elinizde net bir kanıt yokken, hala duruşmalarını bekleyen kişileri Silivri de hapiste tutuyorsunuz da asıl suçları kanıtlanmış dostlarınızı neden tutuklayamıyorsunuz?

—Demokrat kelimesini kullanırken nasıl içiniz rahat diyor? “Demokratikleşme” kime göre yapılıyor? Çifte standardı uygulayanlar, asla demokratikleşmeyi beceremezler. Sadece bu lafta kalır. İşine geldiği gibi kullanır atarsın!

Bakın Jean-Jacgues Rousseau ne demiş;

<ı>—Hiçbir şey çıkar gruplarının etkisinden daha tehlikeli değildir!

Siyaseti çarpıtarak halka sunmak bana göre halkı tam anlamıyla kandırmak demektir. Siyaseti temiz olan bir ülkeden asla korkmayınız ama böylesine kirli bir ortamda bizler halk olarak gerçekten çok şikâyetçiyiz.

İslam ülkelerinin, en büyük tehlikesi din’i kullanmaktır. Bunun tamda örneğini yaşamaktayız.

Oysa bu hükümete oy verenler işsizlikten kurtulmak için verdi… Türkiye’yi daha da ileri götürecek istihdamı sağlayacak, ülke ekonomisini büyütecek ümidiyle verdi. Güçlü Türkiye olmasını sağlayacak, gençlerin ümidi olacak gelecekten kaygı duyulmasını önleyecek diye verdi… Bunların hangisi oldu?

Yazık değil mi bu gençlere? Hepsi yarından ümitsiz! Çalışanlar bile emekli olma hayalinden vazgeçtiler! Sigorta sistemi gitgide halka fayda sağlamayacak konuma getirildi. Bu ay uygulanacak yasayla, artık tüm sigortalılar tedavi ücretlerinin % 70 ini kendileri ödeyecekler. Buna kimin gücü yetecek?

Çiftçi kendi ekip üretip satıyordu. Şimdi onu da yok ettiler ve her şeyi dışarıdan alarak çiftçinin elini kolunu bağladılar. Dünyanın en pahalı mazotunu çiftçiye satıyorlar. Bu nasıl halka destek olmaktır? Bunları bilen halkımız artık geleceğimizin ne olacağını düşünerek siyasetle daha çok ilgilenip gelecek seçimlerde oylarını ona göre vermelilerdir.

Anayasa değişikliği için seçmen listeleri muhtarlıklara asılmıştır. Lütfen gidip herkes kontrol etsin ve geleceğine sahip çıksın derim. Artık her şeyden şikâyet etme devrini geçtik ve elimizi taşın altına koyma zamanındayız.

<ı>Ülkemizdeki oluşan tüm siyasi hareketlerin farkına vararak gerçek demokratik hakkımız olan oylarımızın kıymetini bilmeliyiz. Hiçbir güç bu oylardan daha güçlü değildir.

Hükümetler ülkesinin ve halkının çıkarları için vardırlar. Bunu Büyük önderimiz ne de güzel açıklamıştır;

—“Yöneticiler iktidara saltanat sürmek için değil, millete hizmet için getirilmişlerdir. Ulusa karşı olan görevlerini kötüye kullandıkları takdirde şu ya da bu biçimde ulusal iradenin kendi haklarında vereceği kararla karşılaşırlar. Ulus tarafından, ulus adına devleti yönetmeye yetkili kılınanlar, gerektiğinde ulusa hesap vermek zorunda olduklarını bilmemliler”.

Mustafa Kemal ATATÜRK

 
Toplam blog
: 76
: 720
Kayıt tarihi
: 26.04.09
 
 

Kendi halinde, düşünmeyi/yazmayı seven  biriyim. En çok değer verdiğim konu ise herkesin bilinçli..