Siz de işinize bakın Sayın Başbakan…

Başbakan Tayyip Erdoğan, Müslümanların CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Afyonkarahisar’da patlamayla ilgili “Yüzde 99 sabotaj. Asıl sululuk ‘Merak saikiyle patladı’ açıklamasıdır” sözleri için “Bu adamla konuşulmaz” diyor…

Nerede diyor?...

Saraybosna’dan dönerken, uçakta gazetecilere…

Ardından sorulara devam ediyor gazeteciler…

TÜSİAD Başkanı’nın “Vatandaş, Uludere’de ne olduğunu anlamak, Afyon’daki patlamanın arka planını, sebeplerini öğrenmek, bunların sorumlularını bilmek ister” açıklaması için ne diyeceğini soruyorlar bu kez…

Sayın Başbakan cevap veriyor: “Öğrenmek hakkımızdır falan. Kimin hakkı nedir, nereye kadardır? Onun ölçüsünü Ümit Boyner belirlemeyecek. O, işine baksın…”

Sayın Başbakan’a birilerine “İşine baksın” derken, “Siz de işinize bakın” diye bir kez daha hatırlatmak gerekir.

Sayın Başbakan, bu üslubu ile siyaset dilini zaten bozmuştur. Karşısındakilerden ise “Dilini bozmaması” talebinde bulunmaktadır. Bu talep, haksız bir taleptir. Siz konuşacaksınız, kendi istediğiniz üslupla konuşacaksanız, karşınızdakinin de kendi istediği üslupta konuşmasını engelleyemezsiniz.

Dahası…

Birisi “Muhalefet” partisidir, konuşacaktır. Sorgulayacak ve soru soracaktır, sizin “İşiniz” ise o soruya, makul, mantıklı, başınızı emme basma tulumba gibi sallamadan akçık, net cevaplar vermektir.

Ola ki vereceğiniz cevaplar “Gizli” kayıtlıdır, o zaman davet edersiniz, gelir “Gizli” bilgiyi verirsiniz. Muhalefetin ülke yönetimi ve hayati konularında “Bilgi” alma hakkı vardır.

Siz muhalefete “Bu adamla konuşulmaz” diyemezsiniz. Hadi konuştunuz Sayın Başbakan, muhalefet liderine “Bu Adam” derseniz, alacağınız cevabı da aynı seviyede beklemelisiniz, zaten öyle de oluyor.

Peki yakışıyor mu?

Bizler “Vatandaş” olarak yakıştıramıyoruz üsluplarınızı ama maşallah sizler, gerek iktidar olarak gerekse muhalefet olarak bir güzel yakıştırıyorsunuz.

O zaman niye şikâyet ediyorsunuz ki?

Diğer yandan…

Sayın Başbakan “O, işine baksın” diye TÜSİAD başkanının sorusuna yanıt veriyor…

Sayın Başbakan, TÜSİAD da işine bakıyor, siz farkında değilsiniz. Ancak “Size karşı” soru sorulduğunda sinir katsayınız arttığı için farkında olmadan “İşini yapanlara” karşı tavır koyuyor, aşağılıyorsunuz.

Daha önce de yazdım, yineliyorum…

Başbakan sıfatınız olsa da, hiç kimseyi aşağılama gibi bir hakka sahip değilsiniz, haddiniz de değildir.

TÜSİAD, benzeri birçok kuruluş gibi bir “Sivil Toplum Kuruluşu”dur…

Yani…

Her sivil toplum kuruluşu gibi, memleket meseleleri hakkında fikir dercetme (ileri sürme) hakkında sahiptir. Sorar, siz de İktidar Partisi ve Başbakan sıfatıyla cevap verirsiniz.

Elbette cevap da vermeyebilirsiniz, zorunlu da değilsiniz üstelik…

Dümen suyunuzda giden gazetecilerin sorularına yanıt verdiğiniz kadar, o suda gitmeyenlerin de sorularına cevap verebilirsiniz ya da vermeyebilirsiniz…

Ama sorarız… Cevap alamazsak, o zaman “Yorum” yaparız, kızmayacaksınız…

Çünkü biz “İşimize” bakıyoruz Sayın Başbakan…

Önerim, siz de “İşinize” baksanız iyi olur…

Örneğin "Son dakika" sorusu...

Bingöl'de askeri konvoya yapılan saldırı hakkında "Geniş malumat" Sayın Başbakan...

Çünkü bu soruya cevab sizin "İşiniz" Sayın  Başbakan...

18 EYLÜL 2012
İBRAHİM PEKBAY