Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Haziran '09

 
Kategori
Küresel Isınma
 

Siz umursamasanız da küresel ısınma devam ediyor

Siz umursamasanız da küresel ısınma devam ediyor
 

Günümüzde ve hatta dünümüzde insanlar makul yaşam ihtiyaçları dışında ortak kaynakları bencilce tüketmekte ve tüketim esnasında kişisel çıkarlarını önde tutmaktadırlar. Hiç bir döngü bencilce devam edemez, ki bunun örneğini yaşayarak çok acı bir şekilde görmekteyiz. Doğal kaynakların hızla yok olması, küresel ısınmanın hızla ilerlemesi yarına dair gözümüzün önünde birşeylerin canlanmasına sebebiyet vermektedir. Özellikle insan ihtiyaçlarının, zaruri ihtiyaçlardan hızla lükse ve çabuk tüketime kayması kaynak tüketiminde ve kürsele ısınmanın ilerlemesinde önemli rol oynamaktadır.

Dünden bugüne dünyada oluşan nüfus artışı ve insanların gereksiz tüketim alışkanlıkları nereden nereye gittiğimizi açık bir şekilde göstermektedir. Araştırmalara göre Dünyamızın Sıcaklık kayıtları 19'uncu yüzyıl sonlarında tutulmaya başlanmıştır. Ortalama küresel sıcaklık 20'nci yüzyılda yaklaşık 0.6 santigrat derece artış göstermiş, sıcaklığın artmasıyla buzullar erimeye başlayarak deniz seviyeleri de 10-20 santinmetre arasında yükselmiştir. Sera etkisi yaratan gazların salımı engellenmezse, 2100'e kadar ortalama küresel sıcaklık 1.4-5.8 santigrat derece artacağı düşünülmektedir. Türkiye’nin ve diğer ülkelerin ekosistemlerinde ciddi sorunlar olmaya başlamış birçok bitki türü ve havyan bu durumdan çok etkilenmiş ve birçoğu da yok olma noktasına gelmiştir. Küresel ısınmanın anlamı maalesef ki Dünyamızın sonu ile aynı anlamı taşımaktadır. Olayın vehameti şöyle açıklanabilir: Medeniyetin ortaya çıkışından beri küresel ortalama sıcaklık sadece 1 santigrat derece artmıştır. Görüyoruz ki bedel çok gecikmeden gelmektedir.

Bu durum karşısında insanların en vahşi hayvanlardan bile cesur oldukları aşikardır. Vahşi bir hayvan tehlikeyi hissettiğinde koruma mekanizmasını devreye sokar ve fırsat bulduğu anda bu tehlikeyi ya savusturur ya da oradan kaçar. İnsanlara baktığımızda tehlikelerden hoşlandıklarını ve tehlikelerle yaşamayı sevdiklerini görüyoruz. Hayatın bazı gerçekleri var. Bunların en değişmezleri canlılar doğarlar ve ölürler. Fakat şöyle de bir durum var ki insanlar inanılmayacak şekilde ölümden korkmuyorlar. Bu garipsenecek bir durum. Fakat doğa şartları o kadar kötü bir hale gelecek ki insanoğlu biran önce ölmek isteyecek. Ölümler kolay olmayacak, doğal ölümler adeta özlenecek.

Sahip olduğumuz bu cesareti ölüme yürümek yerine ona karşı mücadele şekline getirmeyi hiç düşünmüyoruz. Başımızda şimdi Küresel Isınma gibi büyük oranda insanların yarattığı bir sorun var. Çok az sayıda kuruluş, çok az sayıda insanla mücadele etmeye çalışıyor. İnsan ömrünün çok fazla olmadığını düşünürsek bu kahraman insanlar, geri kalan ve çoğunlukta olan bencil insanlar için mücadele ediyorlar.

Devletlerin tam destek vermediği, yönlendirme, eğitim ve kısıtlamalar koymadığı bir düzende tabi ki insanları bu konuda suçlamak çok fazla doğru değil. Fakat altını çize çize tekrarlamakta fayda var. İnsanlar küresel ısınma için bireysel önlemler alabilirler. Ama almıyorlar.

Neden?

Çünkü biz unutmayı, umursamamayı seven ve zinhar ölümden korkmayan bir canlı ırkıyız. Günü yaşayan uzun vadeli planlar yapmayan koca benciller ordusu. Gelecek ve ona dair herşeyi küçük zevklere değişebiliyoruz.

Oysa yarını kurtarmak elimizde, yarın için bugünden büyük adımlar atmak ve geleceğe koşar adım gitmek bireysel önlemler alarak başlayacak. Bireysel önlemlerimiz tepeden yuvarlanan kartopu gibi büyüyerek ulusal önlemlerin alınmasına neden olacak. Alternatif teknolojilerin kurulması, insanların taleplerine göre yapılacak.

Şimdi tarihe Dünyayı Kurtaran Adam olarak geçme zamanıdır. Şimdi el ele verme ve yarınları bugünlere emanet etme zamanıdır.

 
Toplam blog
: 99
: 2370
Kayıt tarihi
: 25.03.07
 
 

1977 yılında İstanbul'da doğdu, zamanının getirdiği bir çok avantajı değerlendirdi. Sokakta oynad..