Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Temmuz '07

 
Kategori
Haber
 

Sizin için halk ithal edelim beyler!

Sizin için halk ithal edelim beyler!
 

“Cahil”le “okumuş cahil” arasında ne fark vardır? Elcevap: Okumuş cahili eğitmek daha zordur, hatta imkânsızdır. Şimdi bu okumuş zır cahiller, Türk halkının yarısı 22 Temmuz seçimlerinde AKP’ye oy verdi diye ona demediğini bırakmıyor. Seçim sonuçları bunları hayal kırıklığına uğrattı ya şimdi oturup nerede hata yaptıklarını araştıracakları yerde her zaman yaptıkları gibi yine kendileri dışında herkesi suçlamaya başladılar. Sonuçlardan anket şirketlerini sorumlu tutanı mı dersiniz, yenilgilerini AKP’nin dağıttığı kömüre bağlayanları mı ararsınız, AKP’ye oy veren milyonlarca vatandaşa “Soros’un çocuğu” sıfatını yapıştıranları mı, yoksa halkı mantıksızca davranıp aptalca oy vermekle suçlayanları mı...

Yani bunlara göre Türk halkı satılmış, hain, aptal, bir komplonun parçası da bir tek kendileri akıllı, yurtsever, dürüst, masum!.. Vay bee!

Şu seçim öncesi gazete okuyan, haber dinleyen herkes kimleri kastettiğimi az çok bilir. Başta Cumhuriyet gazetesi ve onun anlı şanlı, yaşlı başlı köşe yazarları olmak üzere, daha birçok gazeteye dağılmış “yazar”lar, CHP ve MHP yöneticileri ile onların küçük birer modeli olarak bazı kişiler. Bu beylere hanımlara göre, Türk halkı kimi seçeceğini bir türlü bilemeyen akılsız, mantıksız, satılmış bir kitle... Adeta kendi haline bırakıldığında hep davulcuya zurnacıya varan yeniyetme fingirdek bir kızcağız. Milyonlarca seçmen “Soros’un çocuğu”... Etrafında olan biteni görmekten aciz bir kara cahil. Ülkenin çıkarlarına sahip çıkmayan, teslimiyetçi, laiklik karşıtı vesaire vesaire... Önlerinde hukuksal ve editoryal engeller olmasa seçim öncesi göklere çıkardıkları Türk halkına ana avrat düz gidecekler resmen. Bunun siyasi literatürde bir tek adı vardır: “halk düşmanlığı”.

Bakın İzmir’den MHP milletvekili adayı olan ancak seçilemeyen Özgür Çakmak ne demiş: “Bu halk ihanete göz yummuştur, bu halkla yola çıkılmaz. Ortaya çıkan bu tablodan utanç duyuyorum. Halkımız maalesef küçük paralarla satıldı. Şehidine ihanet eden bir halkla karşı karşıyayız...... Ben neredeyse bütün dünyayı dolaştım ama bu kadar kişiliksiz halk görmedim”!!! Halktan oy isteyen adamın halka gerçekte hangi gözle baktığına dikkat edin. Çocuğunu şehit veren halk kendi çocuğuna ihanet etmiş oluyor yani bu çok akıllı beyefendiye göre.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, “Halk bu kadar sıkıntı çekerken iktidar partisi oylarını arttırabiliyorsa bunda rasyonel olmayan bazı sebepler vardır. Fındık yüzünden insanların sokağa döküldüğü Giresun’da, AKP’nin seçimi açık farkla kazanması mantıkla izah edilemez. Tarım bölgesi Osmaniye’de AKP’nin aldığı oy akılla açıklanamaz”!!! Doğrudur sayın Öymen, ancak bir başka doğru daha var: Bu halka sizin kadar yabancı bir kimsenin politikacılığa soyunup ondan oy istemesini de ben akılla, mantıkla açıklayamıyorum bir türlü!..

Seçim öncesi halkı AKP’ye karşı CHP-MHP-Saadet Partisi-Genç Parti ekseninde toplanmaya çağıran Cumhuriyet gazetesi yazarı İlhan Selçuk seçimden sonra kendisini dinlemeyen halka veryansın ediyordu. Gazetenin öteki yazarları da ondan aşağı kalmıyor, mesela bilim adamlığına büyük saygı duyduğum Erdal Atabek halkı cahillikle suçluyordu.

Tarhan Erdem’in AKP’nin yüzde 48 oy alacağını öngören anket çalışmasını Radikal gazetesinde yayınlamasından sonra onu linç etmeye kalkışan parti yetkilileri ve onların amigosu köşe yazarları, seçim sonuçlarının o anketi doğrulamasıyla adeta şoke oldular. Ama ne yazık ki onları hiçbir şok iyileştirmez. Zaten iyileştirse seçimden sonra kendilerini sorgulayacaklarına halkı suçlamaya kalkışmazlardı. Şimdi Tarhan Erdem’e bir şey diyemedikleri için halka çevirdiler namlularını. Oysa bilmiyorlar ve hiç bilemeyecekler ki halk dediğin kitle uzun vadede kolay kolay yanılmaz. Hiç yanılmaz demiyorum, elbette kitleler de çok kötü yanılır ama Abraham Lincoln’ün dediği gibi, “bazı insanları her zaman aldatabilirsiniz; halkı bazen aldatabilirsiniz ancak bütün halkı her zaman aldatamazsınız!”

Halk çok iyi biliyor ki, evet işsizlik var, ama hep vardı.
Halk çok iyi biliyor ki, evet geçim zor, ama hep zordu.
Halk çok iyi biliyor ki, Türk parası uzun yıllar boyunca olmadığı kadar prestijli.
Halk çok iyi biliyor ki, otuz beş yıldır yükselen enflasyon düşme eğilimine girdi.
Halk çok iyi biliyor ki, Türkiye’de terör yeni bir vaka değil.
Halk çok iyi biliyor ki, sizin tu kaka ettiğiniz AB’ye adaylık süreci bile Türk insanının konforunu ve refah düzeyini yükseltti.
Halk çok iyi biliyor ki, Türkiye’nin milli geliri beş yıl öncesine göre neredeyse üç kat arttı.
Halk çok iyi biliyor ki, Türkiye dış dünyadan izole olamayacak bir ülkedir.
Halk çok iyi biliyor ki, bütün dünyada uygulanan özelleştirme ve yabancılara gayrımenkul satışı “ülkenin satılması” anlamına gelmiyor.
Halk çok iyi biliyor ki, kendi çıkarını göz ardı etmeden öteki ülkelerle iyi ilişkiler içinde olmak “teslimiyetçilik” değildir.
Halk çok iyi biliyor ki, Cem Uzan’ın ortaya atıp sonra hepinizin sahip çıktığı mazotun 1 YTL’ye indirilmesi ve ÖSS’nin kalkması gibi vaatler akılcı değil.
Halk çok iyi biliyor ki, kendi seçtiği vekillerinin başka iktidar odakları tarafından aşağılanması demokrasinin temeline aykırıdır.

Bu listeyi uzatmak mümkün ama gerek yok. Anlayana sivrisinek saz. Yani sizin cahil dediğiniz bu halk aslında sessiz bir bilge… Siz ise yaşı sekseni bulsa da bir türlü büyüyemeyen, öğrenmeyi reddeden birer mızmız çocuksunuz.

Siz gittiniz birkaç esnafı ya da köylüyü dinlediniz ve karar verdiniz, “amanın esnaf ve köylü kan ağlıyor, oylar bize yağacak”! Oysa bilmiyorsunuz ki, esnaf hep ağlar ama aynı esnafa altı ay sonra gittiğinizde ya arabasını yenilediğini ya da falan sahilde yazlık bir ev aldığını görürsünüz. Köylü hep şikayet eder ama yine de çıkarının nerede olduğunu sizden iyi bilir. Mesela sizin gibilere oy verdiğinde bir halta yaramayacağını o “cahil” kafasıyla sezer.

Yani özetle, sevgili “bu halk cahil, satılmış” korosu mensupları, aslında bu halk size göre değil. Sizin için bir yerlerden bir halk ithal etmek lazım. Şöyle her seçimde oyların yüzde 99,9’unu size verecek, sizin kadar “bilinçli” aptal olmayan, sizin kadar “vatansever” bir halk. Ama nereden getirsek acaba? Var mı sizin bildiğiniz uygun bir ülke ya da gezegen? Fiyatı makul olsun diyeceğim ama siz ticaretten de pek çakmazsınız maalesef. Sevmezsiniz; ticaret de bu “cahil” halkın işidir çünkü…

Foto: milliyet.com.tr
 
Toplam blog
: 431
: 3853
Kayıt tarihi
: 30.06.06
 
 

Anahtar kelimeler: Antep, İstanbul, Haziran, İkizler, Beşiktaş, MÜ İletişim Fakültesi, Gazetecilik. ..