Söke Şairleri Antolojisi

Önce Antoloji nedir? Bir yabancı sözcük olduğunu biliyoruz. Antoloji Fransızca  bir kelimedir.  (anthologie), Şairlerin, yazarların, bestecilerin eserlerinden alınmış şiir, öykü, mani, türkü, deneme v.s. gibi parçalanlardan alınmış  seçki veya güldeste gibi eserlere antoloji diyoruz....Son zamanlarda antoloji yerine seçki veya güldeste diyenlerde vardır. Birkaç örnek:  Atatürk Şiirleri Antoloji, Cumhuriyet Şiirleri Antolojisi, Orman ve Ağaç  Şiirleri Antolojisi,Öğretmen Şiirlleri Antolojisi, Yunus Emre Şiirleri Antolojisi,  Türk  Hikayeleri Antolojisi, Ana Şiirleri Antolojisi,Söke Şairleri, Yazarları - Güldestesi  gibi. Sayılarını çoğaltmak olasıdır…

Bu yazıyı  biraz olsun beni ilgilendirdiği  ( Söke Şairleri   Antolojisi )  için  izin verirseniz birkaç kelime pardon sözcükle  yazmak istiyorum. Antolojimizin “SÖKE ŞAİRLERİ ANTOLOJİSİ “ Söke ilçemizde bugüne değin böyle bir antoloji yayımlanmamıştı... Bunu ben hazırladım... Daha sonra aradan birkaç yıl geçtikten sonra  bazı eksiklerimi tamlamak üzere  Cumhuriyetimizin 75. yılında bir başka  Antoloji daha gün yüzüne  merhaba diye bilmişti...Yine bu ikinci antoloji de  bu fakirin   kaleminden, uzun soluklu çalışmaları sonucu ortaya çıkmıştı....Bu ikincinin  adı  da “ SÖKE ŞAİRLERİ -  YAZARLARI - GÜLDESTE “ adıyla  1998 yılında Söke  ilçesine bağlı Sarıkemer kasabası   o yıllarda belediye başkanı  olan eğitimci ve gönül adamı olan Sayın Tahsin Özcan Bey tarafından yayımlanmıştı.

Bu ikinci Antoloji tarafımdan Söke’nin bütün ilk ve orta dereceli okullarına   parasız olarak yazar ve şairleri dahil hepsine en azüçer adeit armağan edilmişti… Sırası geldiği için  bunları yazıyorum.Tabi sevgili Belediye Başkanımız değerli öğretmen Sayın Tahsin Özcan Bey’e de  feraze feraze teşekkürlerimi sunuyorum….Bu ikinci antolojinin de ayrı bir hikaye veya öyküsü vardır. O’nu da bir başka zamana bırakıyorum.

Şimdi bu kısa GİRİŞ’ten sonra Söke Şairleri Antolojisine dönmek istiyorum. 1985- 1993 yılları arasında Söke İlçe Milli Eğitim’de şube müdürü olarak görev yaptım. Söke’ye sanat ve kültür bağlamında bir ışık, bir aydınlık ve bir uğraş getirdiğimin inancıdayım. Çünkü o tarihten sonra birçok şair ve yazar kitaplarıyla  ünlü veya ünsüz olarak çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı’mızın yönetmeliği  çevrçevisinde hiç unutmuyorum Söke’de  çoğunlukta yerli şairler arasında  İlçe kaymakamlığından  onay aldıktan sonra  16 Mayıs 1986 yılında  Söke Ticaret Meslek Lisesi'nde  bir şairler  buluşması ve Sökeli sanatçıların bir araya gelmeleri bağlamında bir etkinlik yaptım.

Bu  ekinlik çok başarı geçti. Sonradan arkadaşların isteği üzerine  bu kitapta yer alan Söke’de bulanan ünlü veya ünsüz bir kısım kişilerin  şiirlerini  kısa özgeçmişleriyle bir veya üç şiiriyla bu kitapta toplamaya kara verdim.” Ne kadar ekmek, o kadar köfkte “ söylemi gibi  hiç bir kimseden bir tek kuruş para filan almadım. Bu kitabı ( Antoloji ) ’yi  kendi kıt imkanlarımla  İzmir’ de Doğruluk Matbaasında Şubat 1990 yılında Atatürk’ün Söke’ye ilk gelişi ( 4 Şubat 1924- daha bu tarih 9 Şubat 1924 oldu.  )   günlerinde  baskıdan  1000 adet olarak çıktı.... Kitap 98 sayfa olup tertemiz bir kapakla  gün yüzüne çıktı... Kapak düzenini yine Şube Müdürü  arkadaşım Yaşar Çağbayır yapmışlardı. Bu kitap  kısa zamanda öğretmen ve öğrncilere  ve şiirleri  yer alan  arkadaşlara  armağan edildi...

Kitabın ilk sayfalarında sanatla ilgili Atatürk’ün bazı sözleri, benim bir yazım ve gazeteci şair Selim Sabit Pülten’in bir yazısı vardı.  Ne yazık ki şimdilerde  Selim Sabit Pülten  yok aramızda:  Antolojimizin sayfa 10. ve 12. sayfalarında Gazeteci-şair Selim Sabit Pülten özlü olarak şunları yazıyor:

“ Söke Şairleri önce şiir günlerinde bir araya geldiler. Tanışan şairler yerel gazetelerde, şiir sohbelerinde yöre yazarlarıyla da konuşmalar, bir dergi çevresinde bir araya gelmenin önemini  anlattılar. Söke  Hacıhalil  Paşa Kütüphanesi Koruma ve  Yardımlaşma Derneği yayını  olarak o günlerde güçlü bir adım atıldı. ( Denelebilir  ki hala  yayımına devam eden  Beşparmak Dergisi'nin ilk  temelleri bu şiir yarışmasından sonra  oldu . Beşparmak Dergisi şimdilik 24 yaşında olup ve sayı olarak  Kasım- Aralık 172 sayısına ulaşmıştır. Bu şiiri şölenimiz bir yerde Beşparmak Dergisi'nin başlangıcı ve  ana temeli olmuştur ). 

Şiir bir sevgi kaynağıdır, yüreğin sıcaklığıdır. (…..) Şiirleri ve yazılarıyla çabasını sürdüren Sayın Abdülkadir  Güler’in hazırladığı Söke  Şairleri Antolojisi “sıradan bir değerlendirme rastgele bir seçki değildir ….Bu Antolojide   Söke  şairleri  arasında, ülke düzeyinde çeşitli dergi , gazete ve  kitapta şiirleri, yazıları yayımlanmış ünlenmiş birçok şairler vardır” diyor   Gazeteci Selim Sabit   Pülten  ( 10-12 )

Kimler var bu Antoloji’de:  Aşağı yukarı bu Antolojide  eskiler, yeniler ve ünlüler, ünsüzlerle  birikte 40 şairimiz yer aliyor.  Bazıları sadece bir teşvcik bağlamında antolojide yer  alındı.... Ne yazık ki  o  tarihten sonra bir daha görünmediler. Bazılarının  şiirimiz alanında  pek sesleri çıkmadı...Daha sonra öne çıkanlar da oldu... Şimdi Bu  antolojimizde yer alan  ve onur  veren bazı şairlerimizi   yazıyorum.

Ahmet Altümsek,Talat Avcı,O.Hasan Bıldırki, Uzay şairi Kamil Erdin, Prof. Dr. Mehmet Eröz, Şevki Gemicioğlu, Mustafa Genç, Suat Tutak,  Ahmet Güçsav, Abdülkadir Güler, Ali Karagöz, Halil Kocagöz, Hilmi Meydan, Mustafa Özcanyüz, Bekir Sıdık Öz yıldırım, Güven Pamukçu, Mustafa Pamukçu, Hüseyin Şahinkaya, Ensar Turgut Tekin, Aslan Tuntaş  ve Ali Yılmaz  görünüyor.  Bugün bunların bir kısmı yok aramızda. Olmayanları  saygıyla ve rahmetle anıyorum.

Bu yazıyı neden  yazdım asıl oraya gelmek istiyorum. Binbir emekle  ve bir çok maddi ve manevi  imkanlarımızla bastırmaya çalıştığımız kitapları bazen  arkadaşlarımıza  imzalı olarak nhediye veya armağan ediyoruz. Ben şahsen  bayramlarda veya başaka özel günerde   tanıdıklarıma, doslarıma ve kitap severlere kitaplarımı imzalı olarak hiç birşey  beklemeksizin armağan ediyor ve imzalıyorum. Bundan da mutluluk duyuyorum. Ancak ne var ki kitaplarımızın kıymetini bilmeyenler de vardır. Geçmişte  izmir’e gitmiştim. Eski kitaparı satan Konak’ta bir  kitapçıda  adı geçen kitabımı görünce  çok şaşırdım. Kitapçıda yalnız bir tanesi vardı. Onu da bir arkadaşa imzalı olarak vermiştim. Söke Şairleri Antolojisi ( 1990 ) baskılı  idi, gözlerime inanamadım...Acemi bir  köylü gibi heyecanla  kitapçıya  ulaştım..( pardıon, özür dilerim, köylüleri küçük düşürmek  istemedim. ben de köylüyüm, bunu bir başka anlamda söyledim ) .

Merak ettim  ve  baştan  inceledim.  Kitabımın ta kendisi idi.  Kitapçıya "bu kitap benimdir " deyince şaşırdı, pekte inanamadı. İçindeki şiirlerden  bana ait olanlardan bir ikisinin   dizelerinden ezbere okuyunca adam “pardon” deyip “ inandı. Kitabın  o yıllarda fiatı ( 1990 )  yılına göre 6000 TL.  iken   şimdilerde 9.990 krş olduğunu söyledi. Kitabı almak istedim. Önce vermek istemedi. Sonradan  10.TL vermek suretiyle ancak  bana ait olan bu antolojiyi  alabildim…Aradan 23 yıl geçtikten sonra… Geçenlerde  yine İnternette bir baktım aynı kitabımı orada  da gördüm. Bir başka kitapçıda fiatı bu kez  5.00TL. görünüyordu, yalnız kargo masrafı  alıcıya ait olduğunu   yazıyordu… Bu Antolojinin nerden ve nasıl  buralara  ulaştığını   ben de merak ediyorum… Hayret ettim doğrusu...

Söke Şairleri Antolojisi’nin arka kapağında İrfan Ünver Nasrattınoğlu, Halil Soyuer, Samim Kocagöz ve Bekir Sıtkı Erdoğan’ın  benim hakkımda  geçmişte yazdıkları   yazılarından   kısaca alıntılar vardır. Bunların ikisi Halil Soyuer ve  Samim Kocagöz bugün yok aramızda. Onları da  sırası gelmişken saygıyla ve rahmetle anmadan geçmek istemiyorum.

Bu  antolojiyi hazırladığım sıralarda eski veyenilerardasında bazı araştırmalar yaptım.Çünkü Söke'ye  geleli  iki üç yıl olmuştu. Bu arada birkaç kişiye de mektup yazdım. Özellikle o yıllarda izmir'de yaşayan ünlü Sökeli yazar  Sami Kocagöz'e  belki şiirleri vardır düşüncesiyle  bir özel  mektup yazdım. Sayın Samim Kocagöz 9 Aralık 1989 yılnda bana  İzmir'den  bir  mektup göndermişlerdi. Adı geçen mektuptan birkaç cümleyi  aynen alıyorum.  Zaten bu cümleler de kitabımın  arka kapağında  yazılıdır:

"......Sayın Abdülkadir Güler, benim şiirlerim yoktur. Şiiri severim. Sökeli  Ahmet  Altümsek'i unutmayınız....Bu güldesteden dolayı sizi tebrik eder, başarılar dilerim.  9. Aralık 1989 - İZMİR  ". Tabi ben de  aynen  dediklerini  unutmadım ve eğitimci,şair  Ahmet  Altümsek'i  de  şiirleriyle yer vermekle  onur duydum. " (  Sayfa: 14-16 ).

Şunu özellikle vurgulamak istiyorum: kitaplarınızı rastgele kıymetini bilmeyenlere sakın vermeyiniz. Kitaplar en iyi dost ve insanları aydınlatan birer sadık arkadaştır. Aydın eski milletvekilimiz Sayın M. Kemal Yılmaz bir sözünde şöyle der:  

Kimi çoktan yitmiş,

Kimi eğik, kimi yan yatmış,

Kiminin kırılmış başı.

Kitaplar ise dimdik, hep ayakta

Ktaplar

En dayanıklı

Mezar

Taşı…

M.Kemal YILMAZ

-------------------------------------------------------------------------------------------

Söke Şairleri  Antolojisi:

 Hazarlayan:  Abdülkadir  GÜLER

Doğruluk Matbaası 1990- İZMİR