Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Hakan Karaduman (Akdenizli)

http://blog.milliyet.com.tr/akdenizli

04 Eylül '08

 
Kategori
Siyaset
 

Sol göz

Sol göz
 

..


Solun tartışıldığı yazı dizisinde, Milliyet’te, şu yorumu yazdım: bu kafalarla asla solu tartışamayız; çünkü konuşanlar solcu değil. Sorunuz kendilerine kaç kez halkın içine girmişler, iyi olacak parmağa işemişler? Sorunuz. Asıl sorun halkın içinde olmadığı halk partileri ve halk hareketleridir.

Bu yorumu yazdığım zaman gelen ilk tepkiler %33 haklı, 33 haksız, 33 kararsızdı. Zaten ne zaman Milliyet’e yorum yazsam pek katılan olmaz bana; inanın çok mutlu olurum. Çünkü bilirim; dizlerini döverlerken, “nasıl oldu bunlar, neden başımıza geldi bunlar!” diyenler onlardır. Bir örnekleme yaparsam: 27-07-2007’ de türbana evet diyen MHP nedeniyle, “AKP rahatladı” diye bir habere başlık atılmıştı ve ben yorum yazmıştım; ben olsaydım tedirgin olurdum. Nereden mi biliyorum, çünkü ben halkım, içindeyim, biliyorum. İstanbul gibi, doğal yapılarını kaybetmek zorunda kalmış insan yığınlarının yaşam mücadeleleri İstanbul sur yazarlarını sürekli yanıltmış ve yanıltmaya devam edecektir.

Gelelim konumuza.

Sol, gözüm; paylaşımın, adaletin, eşit bölüşümün, kardeşliğin, dostluğun ifadesi olması gereken…

Hakkında görüş ileri sürenler: burjuva şairi: 12 eylülde kılına dokunmadılar; çünkü ciddiye almadılar. Şimdi kalkıp diyor ki, “12 Eylülde Kemalist askerler işkence yaptılar”: ohaa! Kime, neyi yutturduğunun farkında bile değil. Bıraksana şair, süslü kelimeleri; sadede gel, bura gel, halka gel: gerçekçi olmak zor mu?(12 Eylül Atatürk devrimlerine karşı yapılmıştır)

Diğeri, etnik bir grubun ABD kucağında bitecek ateşli özgürlük savunucusu…

Kim bunlar solu tartışacaklar?

Ben size söylüyorum: Köyceğiz’in az ilerisine kadar köylüleri tanıyan, Köyceğiz’den Anadolu halkını tanıdığını savunanlarla mı?

Marmaris’in az ilerisine gidip emek vermediği tarladan bostan toplarken yüksek sesle köylü emekçilerle yukarıdan konuşanlarla mı?

İstanbul’da kendi çevresi dışına çıkmamış kadeh arkadaşlarıyla mı?

Kendini, huzur yakalarım çıkarcığından dine vermeye eğilimli uyuşuklarla mı?

Sistem partisine sırf elde bir gerisi sıfır mantığıyla her daim köle olup hırsızları meclise taşıyanlarla mı?

Paris’e kaçan solcularla mı?

Kimlerle?

Marksizm sizce sol mu? Yoksa büyük kitlesel bir dolduruş mu? Ne yapacağız parti adına işler çevirenlerin güçlerini? Kim koruyacak halkı?

Kimle tartışacağız solu?

Eğer sol halkla ilintili bir kavramsa, önce halka sorulacak sorular olmalı sayın elitler…

Halkın her derdiyle ilgilenen-halk öyle diyor yüzde 50 ile- AKP acaba solcu mu? Tüm dünyada sol görüşler iktidara doğru yürürken bu yüzde elli neci? Diyorsanız, aynı soruyu sorun derim: sahi sol dedikleri neci?

Bu adamların söyledikleri değilse, sol neci?

Bu toprakların yetiştirdiği en büyük solcu Atatürk’tür. Atatürk tam bir sosyalisttir; halkı adam yerine koyan ve padişah olmayı tercih etmeyen birinin bonservisi solculuğa yeterlidir: halkçıdır çünkü.

 
Toplam blog
: 470
: 551
Kayıt tarihi
: 28.08.06
 
 

Ateşten denizleri mumdan gemilerle geçmeye" benzer hayatımız. Mutlaka mavi gökyüzü görünecektir. Gid..