Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Nisan '10

 
Kategori
Deneme
 

Sol yanımız, sancılıdır bizim

Tanrı’dan bir nur ile donatılmış, yüce insanoğlunun, geldiği nokta, gerçektende manevi algının algıladığı sınırlar oranınca, şimdiler de, içler acısıdır.

Maalesef bilim ve teknolojik tüm ilerlemişliğin, oluştura geldiği, beklide en somut olumsuzluk, yüce insanoğlunun, kendinde saklı duran manevi nur ve sır gizemine olan, tarifsiz yabancılaşmadır.

Yüce Tanrı’nın ilahi mesajlarının birinde “Biz insanoğlunu, en şerefli varlık olarak yarattık…” cümlesinin devamı, tamda bu gün, insanlığın manevi anlamda, sürüklendiği süreç üzere, dolayısıyla sonrasın da, “O kendini aşağıların, en aşağısına yuvarladı”, tasviriyle oldukça uyumludur.

Maalesef çok üzücüdür ki, bunca gelişmişliğine rağmen, dünya evinde, özellikle manevi yönüyle, hala hayvanlar dahi, insanoğlundan daha barışçıl, daha sınıfsız ve deyim yerindeyse daha sınırsız, bir yaşamın efendisidirler. Ama yüce insanoğlu, bunca bilgi ve erdemine rağmen, devirler boyunca ve daha hala, basit diye niteleye geldiğimiz, hayvanların dahi, bu belki ilkel ama bir o kadarda, özenilesi çizgisini, bir türlü tutturamamışlardır…

Deyim yerindeyse, dünyanın kuruluşundan bu güne değin, yüce insanoğlu sürekli olarak, bütün farklılıklarını, birer ayrışma unsuru olarak, ele ala gelmiş ve bu güne kadar da, hep kan ve gözyaşının gölgesinde ki, bir yaşamın kölesi, kalakalmıştır.

Yani yine, deyim yerindeyse, yüce insanoğlu, ektiği her ayrılık ve fitne rüzgârıyla, yine kan ve gözyaşı dolu tufanlar, derer hale gelmiştir…

İşte tamda, bu noktadan hareketle, sormazlar mı adama, peki övüne durduğunuz, bunca bilgi, erdem, inanç vb. tüm medeni vasıflar, hep niye ve ne işe yarar, diye.

Bu yaşadığımız, geçmişe oranla, en gelişmiş yüzyılda dahi, daha hala insanoğlu, ayrışma unsurlarının, en şiddetlilerini, ayakta tutma arayışında ve yarışındadır. Yine hala insanoğlu, dünya evinin bir diğer köşesinde, açlık ve kıtlığı solumaktadır. Ve yine, aynı insanoğlu, bin bir çirkinliğin, en sinsi planlarıyla, meşgul durumdadır.

İşte tüm dünya evine, sadece insansı ve tek nazarla bakınca, insanın sol yanının sancılanması, hiç içten bile değildir. Zira gözlerimiz, yüce insanoğlunu, yüce Yaratıcının hala en canlı ve yüce Kâbe’si olarak, görmektedir…

Umarsız bir gün insanoğlu, Yüce Tanrının kendilerine biçtiği, kendindeki manevi nur ve sırrın gizemine, hakkıyla vakıf olur…

Hadi hayırlısı…

25/08/2009 - 15:45

Sinan Adıgüzel, Sanatçı ve Yazar
FARKLI BİR BAKIŞ
namesinan@hotmail.com

 
Toplam blog
: 64
: 435
Kayıt tarihi
: 20.04.10
 
 

Sinan Adıgüzel, sanatçı yazar, 08.10.1977 tarihinde Adıyaman’da dünyaya gelmiştir. İlköğre..