Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Solaa dön. İlerii marş.

Solaa dön. İlerii marş.
 

Sağcısı, solcusu, ortacısı, siyaset yazan, tüm eli kalem tutanların hepsi, bu güne kadar hep, sol yazdılar, solu eleştirdiler, solu, solladılar. Sağa, dokunan olmadı, sağ, teğet geçildi. Çünkü sağ, dinden yanaydı, sağcılar dindar olurdu. Solculara ise hep, dinden gayrı, diye bakılırdı. Sağcılar, dürüst olur, haram yemez, çalmaz, çırpmaz, cuma namazını kaçırmaz, harama uçkur çözmez, . Sağı eleştirmek, bu nedenlerle gereksiz. Nesini eleştireceksiniz ki, sevaplarımızı not düşen melekler bile sağ taraftaymış. Sağ taraftaki melek, sevaplarımızı, soltaraftaki melek, günahlarımızı yazıyormuş. Bu nedenle, iyi sağcılar, hep sağ omuzları aşağıda yürürler.

Sağ, gerçekten dindar mı?

Ben tam tersini söylüyorum. Sağ, dinin bezirgancısıdır. Sağ, daha çok, paranın sağındadır. Her işi, parayla görenler, sağcıdır. Soldakilerin, para ile araları iyi değildir. Sol partiler, sempatizanlarına para yardımı yapmazlar. Bu nedenle derlerki: Solcular, yaralı parmağa bile işemezler. Sol, herkese iş, herkese aş der. Sağ, sadaka dağıtır. Al bunu, yarına Allah kerim, der. Adama iş, sağın prensipidir. Solcular, işin ehli, derler. Bu nedenle, her işin en iyileri, solda toplanır, ama işe yaramazlar.

Dünyanın, bu günkü perişan durumunun nedeni, kapitalizmdir. Yani sağdır. Ekonomik krizin, tek nedeni, Teknolojideki gelişmeler, otomasyon ve özelleştirmelerdir. Az adamla çok iş. Az maliyet, çok kazanç. Rab, bana, hep, bana. Sokağa bırakılan, bunca, işsiz, bunca yoksul ne olacak? Onlar için de elbette çare düşünülmüş. Sadaka. Yardım kuruluşları. Sonu "CEF" le bitenler. Global ekonomik krizden çıkmanın yolunu, gelişmiş ülkeler, zenginlere kredi sağlamakta buldular. Vergiden elde edilen paralar, sokağa bırakılan işsizlere değil, sokağa bırakanlara verildi. Krizden çıkacaklar, sokağa saldıklarını geri alacaklar. Bu arada, üretimi kısıp, maliyeti azaltıp, birikimlerini katlayacaklar. Kapitalin ustaları biliyorlarki; gelecek onlar için de zor olacak. Sanayi, dünyanın doğal dengesini alt, üst etti. Dünya, nefes almakta zorlanıyor, Hava kirliliğinin nedenini, şimdilik sigaraya yüklediler. Kimse bacalardan fışkıran dumanlardan ve egzoslardan çıkan zehirden sözetmiyor. Suç, garibanın sigarasına yüklendi. Denizleri, akarsuları, gölleri kirletenler kimler? Neden bunlara çözüm üretilmiyor. Nedeni basit. Maliyeti yüksek. Bunlara çözüm üretseler, yatlarına, katlarına, lüxlerine para kalmayacak.

Eskiden, kaleminden kan damlayan, idealist gazeteciler, yazarlar vardı. Şimdi bunların yerini, pamuk eller aldı. Solun yazarları bile, sola düşman kesildiler. Avrupadan ödül, Avrupadan aferim için, kendi ülkesini yerden yere vuranlar bile var. Sırf başkalarına şirin görünmek uğruna, milyonlarca Ermeni, 30 bin Kürt öldürdük, diyip, ödül üstüne ödül alanla gibi.

Bu yüzden, okuyan kesim azaldı. İnsanları biligilendirme işi, Televizyonlara kaldı. Peki, televizyonlar ne alemde, derseniz, onları da sağ aldı, diyebilirim. Eskiden, yani TV nin bize gelişinin ilk yıllarında, İstiklal marşı ile açar, istiklal marşı ile kapatırdık, ekranımızı. Konu, komşu, toplanır izlerdik. Sonra TRT nin yanına ötekilerde eklendi, şenlik başladı. TRT izleyenler azaldı. Özeller başa geçti. İktidar eleştrilerden bunalınca, Ortaya RTÜK çıktı. Bu da yetmeyince, eleştiren TV, ler kıskaca alındı. Bunlar giderek iktidar yanlısı şirketlerin eline geçtiler. Geçmeyenlerde, maliyenin pençesindeler. Artık eleştiri, yok denecek kadar az. Gariban, akşamları çekirdeğini alıp, uslu uslu dizisini izliyor. Bihteri kim sıkıştıracak? hanımın çiftliğinde neler oluyor? Kurtlar vadisinde kaç kişi ölecek? Ben yerli dizi izlemediğimden başka isim aklıma gelmedi. Bunları da kulaktan dolma yazdım. Her neyse, TV ler, iktidarın uyku ilacı oldu. Derlerdi ki, TV ler halkın aydınlatılmasında, kültürünün artmasında, bilinçlenmesinde etkili olacak. Belki doğruydu ama, bizde tam tersi oldu. Bizim TV lerimiz, bulvar gazetesinden öteye henüz geçemediler. Şu sıralarda onlarda paranın yanındalar, yani, sağda saf tuttular.

Bilmiyorum, sol, hala çıkış arıyor mu? Sağdan gidip, sola çıkış aramak, nasıl bir şey acaba. Solaa dön. İlerii marş. Diyecek biri yok mu?

 
Toplam blog
: 820
: 326
Kayıt tarihi
: 02.10.08
 
 

Nerede, nasıl, ne zaman, umursamıyorum. Bir şekilde dünyadayım, yaşıyorum. Hayatı seviyorum. Tanr..