Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Aralık '08

 
Kategori
Blog
 

Solcuyuz dediler, solculukla zerre ilişkileri olmadı

Solcuyuz dediler, solculukla zerre ilişkileri olmadı
 

Ermenilerin 1915 yılındaki tehcirine yönelik blog da çıkan yazıları izliyoruz.
Pek bir keyifli oluyor canım.
Bir tarafta Osmanlı’nın Paşalarına toz kondurmayan bir cenah, bir başka tarafta, tarihsel olayları anlama, algılama ve mukayeselerini yapmak sureti ile doğruya ulaşma çabası içerisinde olan diğer bir cenah.
Garip olan ise Osmanlı Paşalarına toz kondurmama gayreti içerisinde olan kimi Kemalist yazar arkadaşların düştüğü acizlik.
“Acizlik” diyorum.
Çünkü; başka türlü ifade edebilecek bir kelime bulabilmiş değilim bu çevrelere.
Can alıcı hadiseler gündeme oturunca, kendilerine solcu sıfatı yakıştıran Kemalist arkadaşlar, nasıl oluveriyorsa birden, milliyetçi ve de mukaddesatçı arkadaşlarımızla aynı kulvarda koşuveriyorlar.
Birbirlerinin yazılarını öneriyor ve birbirlerine latifeler yağdırıyorlar.

Ne var ki sorun, tırnak içerisindeki solcu arkadaşlarımızın neyi neden savunduklarına dair bir şeylerini anlayamamış olmamız.
Veya anladık da, zaman zaman garip karşılıyoruz.
Karşılamamak gerekiyor muş meğerse.
Bunu anladım.

Bu arkadaşlarımızın isimleri lazım değil, lakin her hadisede solculuğa ihanet ettiklerine bire bir tanık oluyoruz.
Yazılarında tanık oluyoruz.
Yorumlarında tanık oluyoruz.

“Ergenekon” mevzusunda da bu arkadaşlar aynı tavrı sergilediler.
“Mustafa” filminde de bu arkadaşlar aynı tavrı sergilediler.
“Akp” nin kapatılması hadisesinde aynı tavrı sergilediler, ama, mukaddesatçı arkadaşlarla bu hususta ters düştüler.

“Aynı tavır” neydi?
Sol siyasal düşünce neyi işaret ettiyse, bu arkadaşlar, o düşüncenin tam da karşı safında yer aldılar.
Hem de her defasında.
Ve şimdi bu arkadaşlar, “Ermeni Tehciri” hadisesinde sol siyasal düşüncenin durması gerektiği noktada durmaktan imtina ile uzak duruyor ve milliyetçi-mukaddesatçı çevrelerle al takke ver külah oluyorlar.

Aslında bu duruma hemen her yazımız da atıfta bulunuyorduk.
“Kemalistlerin solla uzak yakın ilişkisi yoktur” diyorduk.
Sağ olsunlar, her olay sonrasında bu arkadaşlar bu iddiamızı tescillediler.
Hani nerede özgür düşünce?
Hani nerede fikri hür olmak?
Hani nerede İrfanı hür olmak?

İttihatçi paşaların marifetlerini savunmayı kendilerine borç bilerek Kemalist olan bu çevreler, yetmiyor, bir de solcu olduklarını iddia ediyorlar.
Milliyetçi-mukaddesatçı arkadaşları yadırgamıyorum.
Çizgileri bu.
Ve bu çevrelere saygı duyuyorum.
Ama Kemalist arkadaşlar, solculuk sandıkları çizgilerinde, her defasında, solculuğun tam da zıddı olan bir noktada yer aldılar.

Solcuyuz dediler, resmi ideolojinin çizgisinden ödün vermediler.
Solcuyuz dediler, milliyetçiliğin en uç noktasına kaydılar.
Solcuyuz dediler, demokrasiyi reddetdiler.
Solcuyuz dediler, paramiliter örgütleri savundular.
Solcuyuz dediler, asker postalının gölgesine sığındılar.
Solcuyuz dediler, mukaddesatçılarla aynı kulvarda koştular.

Solcuyuz dediler, solculukla zerre ilişkileri olmadı.
Bunu bir anlayabilseler.

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..