Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ağustos '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Son Ödeme Tarihi

Son Ödeme Tarihi
 

Son günlerdir açılıp,saçılma modası başladı. Aman modaya uyalım…. Bilmiyor musunuz modayı takip etmeyenlerle dalga geçen bir kesimin söyledikleri çok önem kazanır.

Herhalde Demokratik ya da Demokrasi kelimesini yine ve yeniden öğrenmeye çalışıyoruz.

Bu açılımı ben banka soygununa benzetiyorum. Bankanın kasasına ulaşılır. Kasada ki tüm paralar alınır sonra kaçılır. Ölen olduysa kader denilir. Bu her banka soygununda alışılagelen bir şeydir. Sonuçta üç şık var. Ya dayak yersiniz ya “evet” der göz yumarsınız ya da direnirseniz bir sıkımlık kurşundur kaderiniz.

Soygundan sonra bankayı soyanlar parayı bölüşmeye başlar. Ama nedense her seferinde bir engel çıkar. Çünkü para miktarı yüksek oldukça salyalar daha çok akar ve paylaşılmaz olur. Acı son olarak soygunu yapan diğer kişiler öldürülür.

Şu anda Türkiye’de olanlarda bunun gibi bir şey. Soygun ama soygunu yapanların ecellerinden haberi yok.

Soygunla açılım, saçılımın ne ilgisi var

Geçenlerde Trabzon-Sümela’da ayin yapmak isteyen bir grup turist ile müdür arasında kavga yaşandı. “Aman her zamanki olaylardan biri” diye düşünebilirsiniz. Haklısınız da. Ama zamanlamaya ve yere dikkat çekmek isterim. Zamanlama açılım sözünün havada uçuştuğu bir döneme denk gelmekte. Yer ise Trabzon yani nâm-ı diğer <ı>Pontus… İlginç değil mi? Bu yıla kadar böyle bir istekte –bildiğimiz kadarıyla- bulunmayan turistler bu yıl neden celallendi ki?

Açılım; açılalım bakalım ama nereye İmralı’ya mı. İmralı’daki kişinin bebek katili olduğu, bir anlamda Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da soykırım yapmaya çalıştığı gözden kaçırılmakta. Ama Nobel ödüllü yazar göğsünü kabarta kabarta Ermeni ve Kürt soykırımı oldu diyebilmekte. Biz koskoca Nobel ödüllü yazardan daha mı iyi bileceğiz. Hep onlar biliyor da….sonunda bilgileri kazandıkları para ve şöhretle kesişmese belki bir anlamı olacak.

Görsel medyada haberleri izlerken bu açılımın içeriğinden söz edildi. İçeriklerden bir tanesi “Toprak Reformu”. İlginç…. Çünkü Toprak Reformu ile ilgili bir hatırlatma yapmakta fayda var.

<ı>“1981 anayasası “Toprak Reformu”nu sosyal devletin temel adımlarından biri olarak kabul etmiştir. 1971 darbesinden sonra bu reform yaşama geçirilmiş, Urfa’da da ilk uygulama gerçekleştirilmişti. Sonra ne oldu? Topraklarının bir bölümü topraksızlara dağıtılan büyük toprak sahipleri, aşiret reisleri mahkemelere başvurdu, konu Anayasa Mahkemesi'ne intikal etti. Yüksek Mahkeme reform yasasını, mülkiyetin korunması noktasında iptal etti. Topraklar sahiplerine iade edildi. Konu unutuldu, Prof. Dr Ümit Doğanay öldürüldüğüyle kaldı”

<ı>

Yine “Toprak Reformu”ndan bahsedilmekte. O zaman topraklarının elden gitmesine göz yummayıp mahkeme yollarına düşen aşiret reisleri, paranın, sömürünün had safhaya ulaştığı böyle bir dönemde mi eyvallah diyecekler bu işe.. Yok artık daha neler….

Açılımı savunan kişiler ve yandaşları burada önem kazanmakta. Çünkü; bu sözde açılım, açılım değil sadece ve sadece fatura kesim tarihinden sonraki son ödeme günüdür. Ödeme zamanında olmadığı için haciz gelmek üzeredir. Kısaca açılımın özeti budur. Açılımın yapılacağı yerlere de şöyle bir göz atar, mayınlı arazileri de işin içine katarsınız demokratik açılım mı, ödeme mi kolayca anlaşılır.

Sonuçta ödeme tarihi belirlenmiştir.

Şunu hatırlatmak isterim. Her zaman büyük ganimeti güçlü olan alır.

Unutmayın ki, paylaşımda önce piyonlar ve yandaşlar öldürülür.

var gaJsHost = (("https:" == document.location.protocol) ? "https://ssl." : "http://www."); document.write(unescape("%3Cscript src='" + gaJsHost + "google-analytics.com/ga.js' type='text/javascript'%3E%3C/script%3E")); try { var pageTracker = _gat._getTracker("UA-7006964-1"); pageTracker._trackPageview(); } catch(err) {}

 
Toplam blog
: 226
: 1337
Kayıt tarihi
: 26.01.07
 
 

1960 İstanbul doğumluyum. Kitap okumayı, yazı yazmayı, resim yapmayı ve yabancı dil'den Türkçe'ye..