SON OKUDUKLARIM

Bu hafta iki farklı kitap okudum, içerik ve tür olarak birbirinden  ayrı yerdeler...

Irmak Kitabı - Gazi Tuğrul Ertuğrul 

“Yola çıktım, yolculuğuna onun…”

Irmak Kitabı, son dönemlerde okuduğum en ilginç kitaplardan biri. Gazi Tuğrul Ertuğrul tarafından kaleme alınan kitap, Akademim Yayınevi tarafından yayınlanmış. Küçük oylumlu, yarım kitap boyutunda, bu haliyle ince ve uzun görüntüye sahip bir cep kitabı.

Yine de dış görüntüsünden çok içeriği daha ilgi çekici. Irmak Kitabı, şiirsel bir dille yazılmış, derin felsefi sularda yüzen bir kitap.  On yedinci yüzyıl felsefe tarihi filozoflarından Spinoza’dan alıntılarla süslenen giriş bölümü, “Yola çıktım, yolculuğuna onun.” Cümlesiyle başlıyor. Yaşamın kaynağı suya yapılan bir yolculuk bu… Zaman zaman derin felsefi sularda coşarak, diplere dalarak, uçurumlara çarparak okyanusuna akan bir ırmak. Spinoza’nın felsefesi ruh ve bedenin paralelliğini, birlikteliğini ve eşitliğini savunan bir felsefedir. Bu ikisinden biri diğerinden üstün değildir. Yazar da Irmak Kitabında, ırmağı ve zamanı birbirine benzetir. Zaman sürekli akan bir ırmaktır ve o ırmakta iki kez yıkanılmaz.  Ben de son romanım Dedemin Ayakkabıları’nda benzer bir düşünceyle, “Zaman bulanık bir nehirdir,” demiştim.

Irmak Kitabında, zaman, yaşam, evren ve uzay suyun narin akışıyla betimlenirken, “Su ırmağın içinde, ırmak suyun içinde,” denilerek evrendeki her şeyin birbirlerini tamamladığını, sürekli etkileşim halinde devindiğini ve birbirleri sayesinde var olduğunu anlatıyor ince bir görüşle. Irmağın, zaman gibi geriye dönemeyeceğini, akış yönünde yoluna devam ettiğini ve tersine akamayacağını da vurguluyor. Böylece zaman ile ırmağın tek yönlü akışta benzerlik göstermektedir.

Irmak Kitabı, şiirsel bir dille yazılmış. Şiir okur gibi suların serinliğine dalarsınız, sonra o sularda felsefi düşüncelere kulaç salarsınız.

Yazar Gazi Tuğrul Ertuğrul’u tebrik ediyor, nice güzel kitaplarda buluşmayı umut ediyorum. Şiirsel bir felsefe yolculuğuna çıkmak isteyenlere tavsiye ederim Irmak Kitabı’nı.

                     Süt Kokusu - Hasan Baydilli

                     Öteki Yayınevi etiketiyle 2021 yılında okuyucuyla buluşan yazar Hasan Baydili’nin ilk romanı Süt Kokusu, dünyanın önemli yaralarından biri olan çocuk gelinler ve kuma teması üzerinden ilerliyor. Bir ilk roman olmasına rağmen yazar konuya hâkim, bildiği yaşamları anlatıyor.   Zaman zaman memleketi Siverek’in sosyal yapısına, kültürel değerlerine de değiniyor.

                     Roman, çocuk yaşta yaşlı bir adamla evlendirilen ve çok çocuklu kalabalık bir eve kuma götürülen çocuk gelin İkbal’in yaşamını metnin odağına alıyor. İkbal, babası yaşında, evli, çocuklu Ali Kamer’le rızası dışında evlendiriliyor. Bu aslında onun cehennemin ortasına atılma kararıdır. Artık sürekli şiddette maruz alacak, azarlanacak, aşağılanacaktır. Küçük yaşta anne olan İkbal, bu kısmetsiz coğrafyada kadın olmanın tüm zorlu yüklerini omuzlayacaktır. İkbal’in yaşamı üzerinden Siverek’teki aile yapısı, sosyo-ekonomik durum, ağalık sistemi de satır aralarında anlatılıyor romanda.

                     Yazar, Hasan Baydilli’ye edebiyat yolculuğunda başarılar dilerim.