Son Şampiyon Beşiktaş

Aslında son haftaya lider giren bir takımın mutlu sona ulaşamaması çok aşina olduğumuz bir durum değildi ancak 2006 baharında Fenerbahçe, Denizli deplasmanında şampiyonluktan olunca artık her takım yoğurdu üfleyerek yer oldu. Her ne kadar Beşiktaş’ın şampiyonluktaki rakipleri son hafta puan alma başarısı gösteremese de M.Denizli idaresindeki Beşiktaş işini şansa bırakmadı ve Denizlispor’u mağlup ederek Fortis Türkiye Kupası’ndan sonra lig şampiyonluğunu da kazanarak sezonu çift kupa ile tamamlamayı başardı. Tüm camiaya tebrikler…

2008-2009 sezonu birçok açıdan geçmişten farklıydı. Öncelikle Fenerbahçe ve Galatasaray ikilisinin ilk üç takım dışında kalmaları bildiğim kadarıyla lig tarihimizde bir ilk! Diğer taraftan gösterdiği performans ile sezonun en başarılı takımı olarak değerlendirilmesi gereken Sivasspor şampiyonluğu ilk kez son haftaya taşımayı başaran ilk Anadolu takımı olarak büyük dikkat çekti. Tüm bunların yanında Beşiktaş’ın ilk kez bir Türk teknik adamla mutlu sona ulaşması ve Mustafa Denizli’nin üç takımı şampiyon eden teknik direktör unvanına erişmesi diğer ilkler olarak futbol tarihimizdeki yerini aldı.

Elbette ezeli rakiplerinin yarıştan çok erken kopması ve Sivasspor ile Trabzonspor’un rahat puan kayıpları Beşiktaş’ın şampiyonluğunun kolaylaştırıcı nedenleriydi ancak bunların hiçbirinin siyah beyazlıların problemi olmadığını ya da başka bir deyişle Beşiktaş’ın şampiyonluk başarısını gölgelemeyeceğini söylemek lazım.

İşte Beşiktaş’ı tam altı sene sonra şampiyonluk tahtına oturan sebepler:

- Diğer takımlarda olmayan mücadele,

- Devre arası transfer edilen Fabian Ernst ve Yusuf Şimşek

- ve Mustafa Denizli.

Beşiktaş’ın bu seneki ekibi gerçekten üst düzey bir on birden uzak hatta içinde birçok formsuz futbolcuyu barındıran bir kadroydu. Ancak bu ekibin diğer takımlara kıyasla çok önemli bir özelliği vardı o da doksan dakikaya yayılan mücadele ve istek. Nitekim sahadaki futbolcuların dakikalar ilerledikçe artan mücadeleleri sayesinde siyah beyazlılar birçok maçta galibiyeti geriye düştükten ya da ikinci yarıdaki performansları sayesinde aldı.

Devre arasında kadroya dâhil edilen F.Ernst için kimsenin dişe dokunur bir eleştirisi olmadı ama M.Denizli’nin kadrodaki atak orta saha oyuncusu boşluğunu Yusuf ile doldurmak istemesi neredeyse herkes tarafından eleştirilmiş ve transfer çok gereksiz bulunmuştu. Ancak geçen zaman, bir yandan Yusuf’un sadece Beşiktaş’a değil tüm futbol hayatına vefa borcunu ödercesine ortaya koyduğu müthiş futbolu göstermekle kalmadı tecrübeli teknik adamın da düşüncesinde ne denli haklı olduğunu ispatlamış oldu. Neticede Yusuf ve Ernst siyah beyazlılar için iki müthiş nokta transfer olup kazanılan şampiyonlukta büyük pay sahibi oldular.

Sezon içinde teknik adam değişikliği takımlara zaman kaybettiren bir gelişme olduğundan Beşiktaş’ın M.Denizli ile şampiyonluğa ulaşması normalden çok daha büyük bir başarı oldu. Bu başarıda elbette en büyük pay futbolcuları her maça ayrı ayrı hazırlayan, doğru transferler yapan ve her şeyden önce futbolcularına özgüven aşılayan Mustafa Denizli’ye ilişkin. Tecrübeli teknik adamın sezon ortasında Beşiktaş ile anlaşarak kendi oluşturmadığı bir kadronun başına geçmesi çok büyük bir riskti ve nitekim siyah beyazlılar ligin ilk yarısını altıncı sırada tamamladı ama ilerleyen haftalarda Denizli ve futbolcuları arasındaki tanışıklığın artması işleri beklenenden çok daha kolay bir hale soktu ve sonuçta Mustafa hoca Galatasaray ve Fenerbahçe’den sonra Beşiktaş’ı da şampiyonluğu ulaştırarak bu unvana haiz ilk teknik adam olarak tarihe geçti.

Beşiktaş’ın yıllar sonra elde ettiği başarının camia için olası tek sakıncası bu başarının kulübün uzun vadeli başarılarını olumsuz etkileme riskidir. Zira altı yıldır başarısız bir performans gösteren ve bu sezon yaşanacak bir başarısızlık neticesinde artık görevde kalması neredeyse imkânsız hale gelecek kulüp yönetimi bu seneki başarılarla büyük bir kredi kazandı ve Demirören ekibinin görev süresi ister istemez uzamış oldu. Bu nedenle siyah beyazlı camianın elde edilen başarıyı devam etmesi için son yıllarda yapılan yönetim hatalardan uzak durması her şeyden önemli.