Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

ALİ GALİP AKYILDIRIM

http://blog.milliyet.com.tr/aligalip

20 Kasım '15

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Sonbahar gibi hüzün kokuyor ülkemiz…

Sonbahar gibi hüzün kokuyor ülkemiz…
 

Ne, sonbaharın romantikliği insanlarımızı etkiliyor ne de, Kasım ayında ki “Pastırma yazı”


İnsanlara bakıyorum da…
Her geçen gün mutluluktan biraz daha uzaklaşıyorlar sanki.
Bir korku, bir güvensizlik…

Yaşamaktan haz almayan duruşun tüm halleri mevcut.

 Şüphe ve endişe başrolde,

İnsanların bulunduğu ortama paranoya hâkim olmuş.

Bilindik dost ortamları kalmamış gibi.
 Suya sabuna dokunmayan kısa sohbetler moda.
Ya da karşısındaki insanı dinlemeyen yapay dostluk halleri.
Kahkaha sesleri gittikçe azalıyor.

Yolda bile insanlar bir birlerine nefretle bakıyorlar.

Sabır ve hoş görü eski bir nostalji…

Ülkemizde her şey var ama her nedense stres yüklü insanımızda çok.

Kendilerinden bile randıman alamıyor insanlar.

Çoğunluk "Neme lazımcılığın” defansına çekilmiş.
Hayatın  “önce yaşam” mesajlarını duyamayacak kadar bıkkınlık içindeler.

 Gazetelerde görüyoruz, ölmeden mezarlıkta yerini ayırtan insanlar bile var.
Kendilerini küçümseyen insanlarda patlama yaşanıyor.
Toplumun ve medyanın değer verdiği insanları görünce acı acı gülüyorlar.

Akıl yoksunlarının, televizyon kanallarında akıl sattıklarını gördükçe çıldırıyorlar.
Teknolojinin öldürdüğü sevgi ve saygıya karşılık, yeni bir şey üretemiyorlar.

Zihinsel bir travma yaşıyor insanımız.
Herkes bir boşlukta.


 Ne, sonbaharın romantikliği insanlarımızı etkiliyor ne de, Kasım ayında ki “Pastırma yazı”

 Siyasi gerginlik yine tavan yapmış durumda.

Gerginlik daha bu gün meclis açılır açılmaz başladı.

Bu gidişle gerginliğin merkezi meclis olacak gibi duruyor.
Söylemlerin sertliği, her gün biraz daha artan toplumda ki hoşgörüsüzlük "nereye gidiyoruz?" sorusunu akıllara çivi gibi çakmaktadır.
Ülkenin gündemine devamlı gerginlik hâkim.

Tansiyon hep yüksek.

Diğer yandan, haklıdan değil de, güçlüden yana olanların dünyasında gittikçe artan mutsuzluk.

Böyle bir ortamı görüp, mutluluk hormonu üretmeleri mümkün değil.

İnsanımız bilinçaltını kuşatan bir karamsarlık yaşıyor.

Güzel düşlerin, hayallerin demir kepenkleri inmiş durumda.

Gazetelerimiz korkudan haber yazamaz duruma gelmişler.

Bol bol magazin haberleri, yemek tarifleri ve sağlık tüyoları veriyorlar.

Ünlülerin zamparalıkları ana haber bültenlerini süslemekte, kimin eli kimin cebinde haberlerini kuzu kuzu dinlemekteyiz.

Susturulmuş televizyon kanalları, el değiştirmiş gazeteler yürek yaramız zaten.

Özgürlüklerimiz ,”dönülmez akşamın ufkuna” benzer hal almış gibi…

Bekliyoruz, bizlerin de demokrasinin nimetlerinden yararlanacağımız günleri…

 

 Yeni bir yazıda buluşmak dileği ile.

 

Ali Galip AKYILDIRIM

Eğitimci/Yazar

 
Toplam blog
: 264
: 396
Kayıt tarihi
: 28.07.14
 
 

1959'da doğdu. Sınıf Öğretmenliği okudu.1979'da Öğretmenlik görevine başladı. Hayatın; okumak, ya..