Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ekim '10

 
Kategori
Felsefe
 

Sonbahar Vurgunu

Sonbahar Vurgunu
 

Güz gelir, mevsim döner de düşerim yol ortasına... kim bilir hangi ayağın altı olur kaderim...


Sonbahar Vurgunu

Deterjan, fırça, çamaşır suyu
Anılarımı sileceğim.
Öfkeden zırh diktim yüreğime
Hasretin hakkından geleceğim…

Gözyaşı akıttım içime
Yüreğimi temizleyeceğim .
Sevgi ektim gönlüme
Yeni aşklar biçeceğim...

Yaz dönmekte, yaklaşan sonbahar
Açan güllerin farkında olacağım.
Her sararan yaprakla düşecek olsam da
Her küçük esintide, yeniden seveceğim...

Kilitleri kırıp kapıları açacağım
Gönül sandığından bohçalar çıkaracağım.
Eski defterlerin çokluğu korkutmayacak
Yeni defterlere yeni öyküler yazacağım...

Ne haber Hayyam Usta... bak nasıl kararlıyım..
Bu dünya işini kaptım gibi... farkındayım olayın...!!!
eeee... bir şeyler demiyecek misin?..

"Sonbahar geldi, başka bir şey istemem kafamda,
Hele akla hiç yer vermem, sonbahar soframda...
Şarap, seninleyim bu mevsim, koru beni,
Söğüt ağacı, sen de ser yapraklarını altıma."

Ohh be... işte tam kafama göre Hayyam bu...
Nerde kalmıştık...

Hoops... anlamadın galiba....
Niyetim sana methiye düzmek değil.
Söylemine, evet demesine derim de...
Demem başka nedenledir..

"Bu gecenin, son gece olması da var.
Emret, gül rengi şarabı getirsinler.
Gafil, bir gittin mi bir daha gelmek yok.
Altın değilsin ki gömüp çıkarsınlar."

Hay Allah... ben de sanmıştım ki...
Neyse... Hep aynı şey oluyor.
Alacağın olsun... yine gitti dört puan..

 
Toplam blog
: 193
: 1045
Kayıt tarihi
: 01.08.07
 
 

Bilecik doğumluyum. Emekli Eğitimciyim. Ankara'da ve yazları Kuşadası'nda yaşıyorum Günlük uğraşl..