Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Eylül '08

 
Kategori
Deneme
 

Sonbahar

Sonbahar
 

yedigöller


Bugün kendimi, denizlerin üzerini hafifçe yalayıp geçen rüzgarlar gibi şen hissediyorum. Daireler çizip sağnaklar yaratıyorum çevremde. Küçük teknelerin yelkenlerini hızla doldurup oyunlar oynuyorum.

Bugün kendimi, kıpır kıpır salınıp yapraklarıyla vedalaşan bilge bir ağaç gibi hissediyorum. “Korkmayın” diyorum yapraklarıma “şimdi sizi boşluğa atacak ve siz yavaş yavaş kendinizi rüzgarın kollarına bırakıp döne döne inecek ve yeryüzüne kavuşacaksınız”

Bugün kendimi, bağrındaki köklerini besleyerek büyüttüğü ağacın sarı yapraklarıyla heyecanla buluşmayı bekleyen toprak gibi hissediyorum. Beyaz yorganıma kavuşmadan önce ince pikemi çekip üzerime, hafifçe üşümeye başlayan vücudumu örtüyorum.

Bugün kendimi, sonbaharda rağbet gören göl parkının bankı gibi hissediyorum. Üzerimdeki yaprakları silkip güz yorgunu bedenleri ağırlıyorum, hüzünlü konuşmalara kulak kabartıp, sırtlarını hafifçe sıvazlayıp teselli ediyorum misafirlerimi.

Bugün kendimi, üzeri nilüfer ölüleriyle kaplı, sarı ağaçların aksiyle renklenmiş durgun bir göl gibi hissediyorum. Taşlarını üzerimde sektiremeyen çocuk seslerine son kurbağalarım karşılık veriyor.

Bugün kendimi, bütün yaz arkadaşlık yaptığı leylek ailesini sessiz uğultularla uğurlayan apartman bacası gibi hissediyorum. “Yuvalarını yaza kadar koruyacağımı söyleyin onlara” diye sesleniyorum geride kalan telaşsız son göçmen kuşlara.

Bugün kendimi, naftalin kokulu kutumdan özenle çıkarılan pahalı bir palto gibi hissediyorum. “işte” diyorum “benim günüm geldi.” Renkleriyle uyum içinde salınacağım dostum şemsiyeyi arıyor gözlerim ve işte orda, benden önce buluşmuş bile düşen ilk yağmurlarla. Askıya asılırken sallanıp kolumu uzatıyorum dostuma, gizlice tokalaşıyoruz.

Bugün kendimi, yatağına yeniden kavuşmuş dereler gibi hissediyorum. Yaz boyu çekilen sularımı geri alıyorum. Sarmaş dolaş sekerek atlıyorum taşların üzerinden.

Bugün kendimi, yaz yorgunu denizler gibi hissediyorum. Güç topluyorum sahilleri, kordon boylarını, kayalıkları yeniden dalgalarımla dövmeden önce. Çok yoruldum kulaçlarınızla. Şimdi süt liman sermişken sularımı görsel bir şölen sunuyorum her batışında, bağrıma hançer gibi saplanan güneşle.

Şimdi kendimi, önü sık sık bulutlarla kesilen güneş gibi hissediyorum. Aydınlığımı sıcaklığımı yeterince ulaştıramamaktan şikayetçi mızmızlanıp duruyorum her doğuşumda.

Bugün kendimi, yitik yaz kentlerinden dönmüş, sonbahar aşığı gibi hissediyorum. Yaz aşkları mezarlığının son ziyaretçisiyim.

Nilüfer ÖZDEMİR

 
Toplam blog
: 38
: 633
Kayıt tarihi
: 04.01.08
 
 

Safça eski konuklarını bekleyen sahil pansiyonlarından birine kaydımı yaptırabilirim. Yine boşaltmam..