- Kategori
- Deneme
Sonbaharlarda da Aşk Vardır. Yeter ki, "Güller Ağlamasın, Umutlar Hep Yeşil Kalsın"
Sonbahar rüzgârları,esti eser, geçti geçer gönüllerimizden. Kapımıza tomar tomar sarı yapraklarını, getirip yığaraktan. Her adımda da rastlarız onlara. O sarı yapraklara.
Hayat! Ne tuhaf? Yaşarken; İyiydi, şimdi, sarı sarı yaprak olmuşlar, yerlerde sürünüyorlar. En ufak bir esintide, bir oradan bir oraya savruluyorlar.
O yaprakları biz, çiçeği ile, yeşili ile, kokusu ile, yaydığı ışığı ile göz bebeklerimize değercesine, öylesine sevmiştik. İçimize çekerek, koklayaraktan.
Eskiden turnalara bel bağlardık. Kuğulara da‘Sandaldan gemilersiniz, bizi de gittiğiniz yerlere götürün’ diye yakarırdık. Turnalarla sevdiklerimize selam yollardık. O coşkulu hayallerden sonra, sararmış yaprakların hışırtısı ile baş başa kalıvermek, bizi ürkütür nedense
Sonbaharların, bizden çok şey alıp gittiğine ve verdiğine inanmışızdır bir kere. Gökte bir bulut ağlasa ‘ Hah, deriz. Sevgili bu gün ağlamış!’ Hissetmişizdir çünkü. Sorun bakın, hakikaten ağlamıştır. Nedense, hep Sonbaharlarda ağlamıştır, ağlatmışızdır.
Çarelerimizi yitirdiğimiz günler olmadı mı? Olmuştur elbet. İşte o an, kabuğu çatlamış bir nar misâli, buğulu camlar ardından, kanadığını da hissetmişizdir kalbimizin.
İşte, düşlerimizde bile yeşeriyorsa çimenler, dağlarında yakılmış ateşleri, gözyaşları ile söndürebiliyorsanız, bütün bunlar, Sonbaharımızın marifetleridir. Dahası da var.
Ve yine günlerden bir gün, gece yarısında, bir rüyadan uyandığımızda ve gözlerimizi açınca, yanı başımızda o bırakılan sıcaklığı, özleyebiliyorsak, yine günlerden bir gün, bir sahil kasabasında, Sonbahar rüzgârları arasında, köpürüyorsa deniz. Kumsaldaki dalgalar silse bile onun eski ayak izlerini, üstelik, bile bile arayabiliyorsak.
Sonbaharlarda da güzellikler aramalıyız esasında. Vaziyet onu gösteriyor. Kelebekler ağlamaz. Onların kanat çırpmaları ses vermez! Hiç duydunuz mu? Kısacık yaşantılarında bile uzun ömür yaşadık sanırlar. İşte o kelebeklerle birlikte oturup yas tutabiliyorsanız, siz Sonbahara ve Sonbaharlara layıksınız. Yoksa ağladığınız boşa gider, hiç zahmet etmeyin!
Günlerden bir gün; sevgilinize, kalbinizi tuta tuta gelip ‘Öksüz gözlerimdesin, unutma beni! Diyebiliyorsanız bu mevsimde. Ve de bir seher vakti süt beyaz nefesiyle sisleniyorsa deniz. İçinde sevdiğinizin tütsüsü olan bir sabah duasını getiriyorsa pencerenize ve henüz uyanmamışsanız. Ürpermeyin hiç. Gelen sevgili değil, Sonbahar’dır. Ona alışın, onu, sevdiğinizle birlikte kucaklayın.
Biliyoruz ki, yine Sonbahar’lar gelecek. Yine yapraklar düşecek. ömürler eksilecek, giden günler, geri gelmeyecek!..
Siz, siz olun, her düşen o sarı yaprağın ardından, kalbinizi tuta tuta ve ufuklara baka baka, sevgilinizi arayın. Dur bakali, hınzır, neredeyse çıkar gelir birazdan.
Yeter ki; güller ağlamasın, sararmasın solmasın, umutlar hep yeşil kalsın!
i