- Kategori
- Psikoloji
Sorma, sorgulama, yalnızca yaşa!
Çam ağaçları bile giymişken bikinilerini...
Ve güneşlenirken Toros dağlarının yamacında güneş kremlerini sürmeyi unutmadan güneşe karşı…
Sen…
Sen ne zaman öğreneksin sana zarar veren bu güneşten korunmayı.
Ve ne zaman öğreneceksin karanlığın ardında var olduğunu zannettiğin ışığa kayıtsız kalmayı.
Anla işte!
Öyle bir ışık yok.
Ve tüm bu sorular gereksiz.
Anla!
Mutlu olmanın yolunun çok sormaktan ve sorgulamaktan geçmediğini.
Herkes kadar gör sende.
Herkes kadar duy.
Özümse.
Hem nesin ki sen ?
Kimsin?
Bu sorularla yoruyorsun kendini.
Soranlar ne olmuş.
Görenler ne olmuş.
Bilenler ve bilmek isteyeler ne olmuş ki?
Sen ne olacaksın?
Haydi, çık artık bu karmaşık soruların içinden uzaklaş.
Dedim ya; sende herkes gibi…
Herkes kadar yalnızca!
Unutma!
Dünlerde bir şey değişmemişse…
Üstelik her gün biraz daha uzaklaşıyorsa insanlar kendi öz benliklerinden.
Sana ne ki?
Sen payına düşeni kabullen.
Daha fazla acıtmadan kendini, hayat seni…
Kadere razı olaraktan yaşa.
Hani?
Yazarmış ya Allah…
Daha biz doğmadan alınlarımızın tam orta yerine…
İşte ondan…
Ona razı olaraktan yaşa.
Gerisine karışma!