Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Eylül '12

 
Kategori
Güncel
 

Soru işareti "?"

Soru işareti "?"
 

Aziz Türk Milleti!

Bu gün sizinle dertleşmek istiyorum. Sesimi duymak ya da duymamak, düşüncemi paylaşmak veya paylaşmamak yalnızca size ait keyfiyettir.

Mustafa Kemal Atatürk, size hitap ederken “Yüce Türk Ulusu” diye hitap etmeyi tercih ediyordu.

Bu ifadeden yola çıkarak ben soruyorum: “Gerçekten Yüce bir Ulus” muyuz?

Şayet kendimizi “Yüce” sıfatına layık buluyorsak, o zaman yüceliğin gereğini yerine getirmeli; yaşadığımız olayları alt alta, ya da yan yana yazıp; toplamalı- çıkartmalı 4 işleme tabi tutarak değerlendirmeliyiz.

Nerde hata yaptık sorusunu kendi kendimize sormak mecburiyetindeyiz.

Hep birlikte bu geminin yolcularıyız.

Son günlerde açık denizde yaşanan olaylar,gidişatın hiçte iyi olmadığını anlamaya yetecek kadar açık ve net.

Ülkemizin bir bölgesinden Şehitler birer ikişer değil, düzinelerle geliyor.

Teröristler Türkiye Cumhuriyetinin Savcısına silahlı saldırı düzenleyecek kadar gemi azıya almış,  

Daha da vahimi dağdaki eşkıyanın TBMM’sindeki temsilcisi   "Halk da Valilik Tabelasını İndirir" diyecek kadar fütursuz konuşma cesareti gösteriyor.

Ve bunlar olup biterken, bir dava sonuçlanıyor;“tatbikat senaryosu”  İktidarı devirmeye, eksik teşebbüs addedilerek sanıklara yağmur gibi ceza yağıyor.

Varsın yağsın!

İşlenmiş bir suç varsa, suç işleyen cezasını çekmeli elbette.

Lakin benim kafamı kurcalayan endişeler var.  

Devleti yıkmaya tam teşebbüs eden terör örgütü ve onun yardım ve yatakçıları elini kolunu sallaya, sallaya geziyor.

Sanki Devleti yıkmak, Milleti bölmek yasalmış gibi, kimse sesini çıkartmıyor. Yasal müeyyide uygulamayı akıl eden yok. Bazen basına inceleme başlatıldı türünden haberler yansısa da sonuç alınanı yok.

Bölücülere uygulanmayan yaptırımlar, bir kurumun en üst makamını işkâl eden, TC Devletini koruma ve kollamayı meslek edinmiş: ve bu hususta elini Kuran’a, Silaha ve Türk bayrağına koyarak yemin edenlere uygulanması kafamda ki soru işareti sayısını arttırıyor.

Soru işareti çoğalınca sorulara cevap bulamak imkânsızlaşıyor.

Hedefimde hiçbir kurum kuruluş ve kişiyi suçlama yok!

Sadece aklımdaki sorulara cevap arıyorum.

Yüce Türk Ulusu!

Benim duyduğum endişeler siz de yok mu?

Varsa tepkinizi, sesinizi; nasıl duyurmak istiyorsunuz?

Mustafa Kemal Atatürk  “Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır” demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.” diyor.

Elbette bu söylemin devamı var. İsteyen araştırır tamamını bulur ve inceler.

Mustafa Kemal Atatürk, Türk Gençliğine çok inanmış, kurduğu cumhuriyeti ona gözü kapalı emanet etmişti.

Yine bir söyleminde  "Gençler! Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler! Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum" diyordu.

Sahi o gençler şimdi nerede acaba? Aziz Türk Milleti sizde, yaşananlar karşısında memnun ve mesut musunuz?

 
Toplam blog
: 380
: 438
Kayıt tarihi
: 27.08.07
 
 

Karanlığın düşmanı Işık! Gecenin zifiri karanlığı, şafak sökerken yerini, ufukta yükselen Güneş Işı..