Sorumluluk ve mesüliyet yükü ağırdır.

Sorumluluk ve mesüliyet yükü her şeyden, ölümden de ağırdır. Sorumluluk ve mesüliyet yükü keyfi tutum ve davranışı, ihmali ve savsaklamayı kabul etmez. Görev ve sorumluluk yükü ne denli ağır ya da hafif olursa olsun özenle, dikkat ve sadakatle taşınmayı gerektirir.

Sizlerde farkındasınız bu son bir iki ay içinde terör örgütü suçları haricinde kaç kişi yaşamını yitirdi. Adli Makamların giriş kapılarında kadınların öldürülmesi, Cinnet sonucu aynı aileden birden çok kişinin yaşamını yitirmesi, Trafik kazaları sonucunda katliam gibi ölümler, civan yaşta gençlerin ölümü uzatmaya gerek yok çünkü saymakla bitmiyor.

Artık insanlar korkmadan, çekinmeden, suç işlemeye başladı. Can almayı hak gibi görüyorlar. Sanki suçlular birilerine canım böyle istiyor diyorlar. Çobanlar hizmetliler ve bağbanlar ( bahçıvanlar) başımızın tacı onların cefası, zahmeti inkâr edilmez ancak, ülke olarak çobana da, hizmetçiye de, bağbana da yararlı ve faydalı olacak insanlar yetiştirmeyi şiar etmeliyiz.

İnsan için vatan ülkedir. Ülke ise insanların yaşadığı yerdir. Siyasetçiler hep biz halka hizmet etmek için, toplumun hizmetkârı olmak için siyasete soyunuyoruz. Yönetenler de iktidara geldiklerinde siyaseten “ Biz halkın hizmetkârıyız, çobanıyız, bahçıvanıyız” derler oysa bu sözler içten söylenen sözler değil. Onlar seçildikleri anda, iktidara geldikleri zaman toplumu emirlerle yöneten en kıymetli, itibarlı birer varlık olurlar.  

Aslında bizim en çok hizmetkâra, çobana ve bağbana değil, görevin sorumluluk ve mesüliyet yükünü kusursuz taşıyabilecek insana ihtiyacımız vardır.   

Bir çobanda isterse keyfi tutum ve davranışları sonucu koyunları, kuzuları çayırsız, çimensiz yerde otlatır, hatta uykuya dalar, rüyalar görür. Lakin koyunlar çayır çimen görmez ise sütsüz kalır,. Olan kuzulara olur, kuzular sütsüz büyümez telef olur. Artık sürüye, çoban gerekmez.

Bir hizmetkâr hizmet ifa ettiği görevde, gereken dikkati ve özeni göstermez ise kirlilik had safhaya ulaşır, hem içerde, hem dışarıda kokular artarsa, çevrenin tümü kirlenir. Kirlilik çoğalınca temizi de kirletir. kolay, kolay temizlenmez. Yapılan hizmetinde bir değeri kalmaz.

Bir bağban ( bahçıvan ) sorumlu olduğu bağ ve bahçede, bütün çiçeklere, güllere aynı ilgiyi göstermez ise, bağ viran olur, Bağ ve bahçe lalezar ve gülistan bahçesi olamaz. Dallar kurur, güller çiçekler solar, fideler fidan olmaz. Fidanlar  dal olmaz, dallar yaprak açmaz, ağaç olmaz, ağaçlar çınar olmaz. Daha önemlisi ağaçlar meyve vermez. Güller mahzun olur boynunu büker, bülbüller yerine bağ ve bahçede elin baykuşları öter.  

İnsan için Vatan, ülkedir, yerdir, yurttur, Bağban’a güllere, çiçeklere iyi bakmadın, bağ bozuldu, dendiği zaman bağban haksız olduğu halde görevin sorumluluğundan ve mesüliyet yükünden kurtulmak için hiddetli, şiddetli, kurşungeçirmez söz ve söylemlerle kendini müdafaa ediyor ise O bağbandan artık bir hayır beklenmez.

Yönetenler denetimde, hizmette, gözetimde, ayırım yapmadan, sevk ve idarede boşluk bırakmadan hizmet ifa etmelidirler. Sorumluluk ve mesulüyet yükünden kurtulmak için boşluk vukuu bulursa herkes kendi kendini yönetmeye kalkar, haksızlıklar, hukuksuzluk, adaletsizlik, kural ve kaidelere uymama baş gösterir. Her kes kendi hakkını icra etmeye başlar.

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN