Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Haziran '08

 
Kategori
Güncel
 

Sorunun kaynağı biz olabilir miyiz?

Sorunun kaynağı biz olabilir miyiz?
 

Başbakan


Adamın biri artık karısının eskisi kadar iyi duymadığından korkuyormuş ve karısının işitme cihazına ihtiyaç duyduğunu düşünüyormuş. Ona nasıl yaklaşması gerektiğinden emin değilmiş. Bu durumu konuşmak için aile doktorunu aramış. Doktor; adamın karısının ne kadar duyduğunu anlayabilmesi için, basit bir yöntem önermiş. "Yapacağın şey şu, karından 40 adım ileride dur, normal bir konuşma tonuyla bir şeyler söyle; eğer duymazsa 30 adım ilerisinde aynı şeyi tekrarla, sonra 20 adım; cevap alana kadar aynı şeyi tekrarla " O akşam karısı mutfakta akşam yemeğini hazırlarken adam işlemi uygulamaya koymuş. 40 adım uzaklıktan karısına normal bir konuşma tonuyla seslenmiş. "Hayatım bu akşam yemekte ne var?" Cevap yok mutfağa biraz yaklaşmış. Mesafeyi 30 adıma indirmiş ve soruyu tekrarlamış. "Hayatim bu akşam yemekte ne var? "Gene cevap yok mutfağa biraz daha yaklaşmış, mesafe 20 adım ve tekrar sormuş "Hayatım bu akşam yemekte ne var? Hala cevap yok adam mutfağın kapısına gelmiş artık mesafe iyice azalmış ve soruyu tekrarlamış. Gene cevap alamamış. Bu sefer karısına iyice yaklaşmış ve aynı soruyu tekrar sormuş. "Hayatım bu akşam yemekte ne var?

Hayatım beşinci kez söylüyorum, tavuk dedim ya:

Belki de genelde düşündüğümüz gibi problem daima karşımızdakiler de olmayabilir. Problemlerin sebebini birazda kendimizde aramalıyız... Şimdi diyeceksiniz ki bu hikâyeyi niye anlattı. Şunun için anlattım; demokratik sivil toplum örgütleri, üniversiteler, aydınlar ve hukukçuların büyük bir çoğunluğu türbanın çok hassas bir konu, pimi çekilmiş bir bomba olduğunu kimin elinde kalırsa onun elinde patlayacağını her platformda dile getirmeye çalıştılar. Ama maalesef sayın başbakan anlamadı ya da anlamak istemedi. Israrla Cumhuriyet’in temel dinamiklerini yerinden oynatmaya çalıştı. Kendi deyimiyle bu iş için tam 5 yıl sabrettiğini söyledi. Hadi buyurun bakalım sayın başbakan yarın size çok lazım olacak olan hukuku bu kadar yıpratmaya, yargıya olan güveni sarsmaya hakkınız var mı? Sizin göreviniz kurumlar arası çatışma ve toplumsal ayrışma yaratmak mıdır? Yapmayın zorlamayın bu halkın sabrını. Size düşen bu ülkenin her iki kişiden birinin oyunu almış olduğunuz insanların sosyo ekonomik seviyelerini yükseltmek. Refah ve huzur içinde yaşamalarını sağlamak olmalı sayın başbakan.

Ben prensip olarak dileyen dilediği gibi yaşasın anlayışını benimseyen birisiyimdir. Türbanla yaşamak isteyen türban taksın, mini etek giymek isteyen mini etek giysin. Nitekim siz çomak sokuncaya kadar da bu ülkede başörtü sorunu yoktu. Sayın başbakan ta ki siyasi simge haline getirilene kadar. Ne zamanki başörtüsü siyasi simge oldu sorun olmaya başladı. Zorlamayın. Her insana nasip olmayan bir süreç yakaladınız, boş verin şimdi Cumhuriyet’in temel dinamikleri ile oynamayı, karşı devrim sürecini işletmek yerine, Cumhuriyet’e, demokrasiye ve laikliğe sahip çıkın. Üretimi nasıl arttırabiliriz, istihdamı nasıl çoğaltırız, milli geliri nasıl çoğaltabiliriz, teknolojiyi nasıl üretiriz bununla ilgili politikalar üretin sayın başbakan. Çatışma ortamı yaratacak olayların zeminini hazırlamaktan kaçının.

Bakın bu halkın şamarı gerçekten çok acı olur. Demokrasi sayısal çoğunluğun istediğimi yaparım rejimi değildir sayın başbakan. Bu rejimi koruyacak, kollayacak demokratik kurumları vardır. Hukuka güvenmek gerekir. Sorununun hukuk içinde sonuçlandırılması, rahatsız edici müdahalelere her zaman tercih edilir, edilmelidir. Şimdi yapılması gereken şey, her kişi ve kurumun saygı duymanın ötesinde bu kararla cumhuriyetin temel ilkelerine bağlı olduğunu unutmadan hareket etmesidir. Siyasi iktidar laiklikle, demokrasiyle bağdaşmayan düzenlemeler yapmak konusundaki ısrarından vazgeçmeli, olayı hukuka karşı bir direniş, siyasi meydan okumaya dönüştürmemelidir.

www.itp.tv.tr

 
Toplam blog
: 65
: 1528
Kayıt tarihi
: 08.02.08
 
 

Ben Ankara'nın Polatlı ilçesinde 1962 yılında doğdum. Tahsil hayatımı Ankara'da tamamladıktan ve ..