Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ağustos '17

 
Kategori
İnternet
 

Sosyal medya bağımlılığının sebebi nedir?

Sosyal medya bağımlılığının sebebi nedir?
 

Sosyalleşelim derken uzaklaşanlar


Kainatı muazzama içinde bir toz zerreciğinden bile küçük olan güzel Dünyamız geliştikçe her yenilik kendi gölgesini de beraberinde getiriyor. Bunlardan birisi de sosyal medya bağımlılığı.

Son 30 yıl içinde inanılmaz bir hızla gelişen teknoloji ile ortaya çıkan internet sayesinde dünyamız global bir köye dönüşürken, artık yana oturan insanlar daha az konuşur oldular. Eskiden çocuklar sokakta oyun oynarlardı ancak zamanın çocukları dip dibe oturup başka ekranlardan farklı internet alemlerinde seyre dalıp gidiyorlar.

Daha kolay iletişim kurabiliyoruz ancak birbirimizden koptuk.

Daha sık iletişim kuruyoruz ancak derinlikten yoksunuz.

Tüm dünyanın haberlerine bir tık ile ulaşabiliyoruz ancak gönüllere ulaşamaz olduk.

Elbette ki teknoloji ve getirdiği imkanları sonuna dek insanlığın faydasına kullanacağız ancak dengeyi korumakta fayda olduğu kanaatindeyim.

Sorun bağımlılık, çünkü faydalandıklarımız dünya nimetlerine bağlı değiliz.

Bağlılık insanın sevdiği bir şeyi putlaştırmadan, kölesi olmadan, ona obsese olmadan kullanmasıyken, bağımlılık ise köleliktir, putlaştırmaktır. Elinde telefon ve sosyal medyaya dalmadan yaşayamamak köleliktir. Ölçüsünde bunu kullanmak ise bağlılıktır.

Dünya illüzyonuna duygularıyla bağlanıp cenneti yaşayacağına, bilen insan anlamına gelen “Homo Sapiens” gelip geçici dünyanın ve fani nimetlerinin kölesi oluyor, bağımlı oluyor.

Benlik maskelerinin ördüğü sahte kişiliği ile özünü ya da ruhunu kaybetti Sapiens. Özünü unuttu. Bu cehaleti ile kozmik illüzyona saplandı ve ilahi kaynağından koptu.

Damla okyanusu unutunca sazlıktaki kamışlar gibi inler oldu.  Istırabını dünyevi hazlarla gidermeye çalışır oldu. Barlar, eğlenceler, sosyal medya vs gibi haz objelerine gereğinden fazla takıldı. Dengesini yitirdi.

Kendi içindeki boşluğu, mutsuzluğu ve ıstırabı gidermek için ideal benliğine obsese oldu ve kendini dev aynasında gördü kendine ayna tutup uyanmaya çalışacağına.

Kozmik tiyatronun illüzyonuna ve kendine obsese olan insan sosyal medya gibi daha nice putlara saplanarak ve kendini unutuyor. Özünü unutuyor. Ona bahşedilen ilahi potansiyeli bilmeden yaşıyor. Uykuya daldı modern insan ölmeden önce.

Sosyal medya bir gereklilik ancak tadında ve ölçüsünde kullandıkça. Değişim ve dönüşüm evrenin kanunu olduğuna göre sosyal medyaya ve getirdiği yeniliklere direnmek yerine bundan nasıl faydalanacağımızı bilmek daha önemli. Yeter ki, kendi içimizdeki Öz’ümüzü ve içsel gücümüzü unutup, o boşluğu doldurmak için sosyal medya dünyasında geçici hazlarla eksiklikleri telafi etmeye çalışmayalım.

 

Sevgiler,

Kenan

https://twitter.com/Naacel

https://www.facebook.com/public/Kenan-Kolday

https://instagram.com/naacel/

http://naacel.blogspot.co.uk/

http://www.felsefetasi.org/author/kenan-kolday

 

 

 
Toplam blog
: 245
: 1347
Kayıt tarihi
: 29.10.12
 
 

Çocukluğumdan beri kendimden büyük bir şeyleri arayıp durdum. Ve 1999 yılında yaşadığım şoklar il..