Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Şubat '08

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Şoven duygular aşkı engeller mi?

Şoven duygular aşkı engeller mi?
 

Duygu sınır tanımz kaleleri de aşar


Eftelya ve Memik...

Yabancı Damat adlı diziyi izleyenler acaba dikkat ettiler mi, Eftelya Hanım ile Memik Efendi arasında çok derin duygularla bir birlerine bağlı bir sevgi-aşk vardı... Nereden çıkardınız çok derin olduğunu? diye sorabilirsiniz.

Çok derindi çünkü ikisi de iki ayrı, oldukça zıt kültürlere sahip ve şoven ırkçı olmalarına yani neredeyse iki düşman olmalarına rağmen sevgilerini-aşklarını engelleyemediler. Daha açıkçası fanatik ve uc noktalardaki iki düşman bir birlerini sevebiliyor aşık olabiliyor. Bu da aşkın sınır ve engel tanımadığının en güzel örneğidir. Üstelik iki ayrı dünyanın insanı olmalarına rağmen aşkları onları yine bir birlerine bağlayabiliyor. Bir diğer söylemle kültür farklılığı, düşmanlık, ayrı dünyaların insanı olmak aşka engel olamıyor. Nitekim Eftelya ve Memik örneğinden başka örnekler de vardır. Bunlar tarihe geçmiş, romanlara konu olmuşlardır. Kral Edward de tıpkı buna benzer bir aşk yüzündün tahtından vazgeçmiştir. Honore De Balzac da Polanyalı bir kadınla tıpkı buna benzer bir aşkı ölünceye kadar yaşamıştır… Üstelik Paris’in bohem hayatında etrafında binlerce kadın olmasına rağmen Balzac o kadından başkasını tercih etmemiştir.

Bir diğer konu şu. Eftelya ve Memik çifti bize herkesle aşk yaşanmayacağını gösteren çarpıcı bir örnektir. Eftelya Hanım zengin ve oldukça sosyal bir kadın, hani derler ya ellini sallasa elli si şartlarına sahip peki neden en büyük düşmanı olarak gördüğü bir kültür ve etnik yapıdan ge len ve yaşadığı dünyanın çok dışında olan birine aşık oluyor? Aynı şekilde Memik Efendi de ekonomik durumu iyi, istesen yüzlerce kadın bulabilir, o neden düşmanı olduğu kadına aşık oluyor? Bunun cevabı kesinlikle şudur, herkesle aşk yaşanmaz ve herkes sevilemez. Sevginin ve aşkın partneri her zaman bulanamaz, o çok özeldir, ya bulunur yada hiç bir zaman bulunamaz evlenmek, birlikte bir yaşamı paylaşmak aşk anlamına gelmiyor.

Bir de, bu çift bize aşkın hiçbir zaman ölmediğini, seksen yaşına bile gelseler insanların aşkı yaşayabileceklerini gösteriyorlar. Yani aşkın yaşı yoktur, sadece gençler aşkı yaşar düşüncesi de yanlıştır, hatta, kırkından sonra azanı teneşir paklar, sözü aslında olgun insanların daha çok derinden aşık olduklarının bir diğer çarpıcı söylemidir...

Şunu diyebilirsiniz, iyi güzel de baksanıza Eftelya-Memik çifti geçinemedi ve hep kavga ettiler. Bunun da nedeni şu, onların duyguları her zaman capcanlı ve yoğun, ateşleri her zaman alev alev çünkü aşk zaten yoğun duygu fırtınası demektir.

Sonuç olarak aşk ve sevgi ne kültür, ne etnik ve nede düşünce farklılığını tanır.Kişi ruh part- nerini bulduğu zaman her şeyi feda edebiliyor. Ruh parterin olması için de illa aynı din, dilkö ken veya aynı dünyanın insanı olması da gerekmiyor. O duygu ve partner çok özeldir ve her zaman da denk gelmez, o yüzden bence evliliklerin çoğu düzenlerini sürdürmek için bir birle- rine katlanıyor, yani hiç aşk yoktur…

27 mart 2007..İstanbul.

Reşit YAMAN

 
Toplam blog
: 24
: 661
Kayıt tarihi
: 29.12.07
 
 

1952 Ağrı doğumlu olan Reşit Yaman altı yıllık yatılı Van Alpaslan İlköğretmen Okulu'ndan sonra İ..