Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mayıs '08

 
Kategori
Emlak
 

Soyak'ta Çöp Bacası Fantazileri

Soyak'ta Çöp Bacası Fantazileri
 

Soyak’ın en prestijli projelerinden biri olan İzmir Soyak Mavişehir projesi kapsamında bulunan binalar, son derece hızlı bir şekilde yapıldı ve bazı etapları sahiplerine teslim edildi bile.


Malumunuz Soyak, yapı kalitesi ile kendisini ispatlamış bir marka. Fiyatları, sözkonusu marka bilinirliği ve maliyetleri nedeniyle oldukça yüksek. Soyak Mavişehir’de ev alan insanlarımız da doğal olarak belirli bir gelir seviyesinin üzerindeki vatandaşlarımız oldular.


Tabi gelir seviyesinin değerlendirilme aralıkları ile sosyo-kültürel gelişmişlik frekansı her zaman birbirini tutmuyor sosyolojide. Bu ifadeyi, biraz daha, duvar ya da tampon yazıları edebiyatı ile yeniden kurgulayacak olursak, “<ı>magandayım ama para bende” durumları da olmuyor değil toplum hayatında.


Soyak’tan ev alıp da, yeni konutlarına yerleşen bazı yakınlarımızın ilk yakınmaları da bu yönde oldu geçenlerde. Acaba Soyak Mavişehir, bir “<ı>zengin magandalar” kenti mi olacak şüpheleri ile birlikte.


Efendim her yerde olur ya, Soyak Mavişehir’de de, apartmanda yaşama ve toplu yaşam kültürlerinden bihaber, ama paraca zengin bazı vatandaşlarımız, evler almışlar, yerleşmişler evlerine. Ve ilk vukuat yaşanmış bile...


Soyak apartmanlarında, koridorlarda çöp bacaları bulunmaktadır. Apartman sakinleri ya da görevlileri, hemen evlerin kapılarının önünden çöplerini atabilsinler, dışarılardaki çöp bidonlarına poşet poşet çöp taşımasınlar diye. Bu müthiş bir rahatlıktır ve Soyak’ın müşterilerine sunduğu konfor detaylardan biridir.


Bizim zengin maganda kardeşimiz, eski evden taşınırken Soyak’a, kültürü ile birlikte neyi var ne yoksa her bir şeyini de getiriyor doğal olarak yanında. Bu getirdiklerinin arasında, bugüne dek ihtiyaç halinde kullandığı piknik tüpü de var.


Kardeşimiz; pikniğe gidiyor üzerinde çay demliyor, evde pazar günü tüp bitiyor acele küçük tüpe sarılıyor, icabında üzerinde patlıcan-mısır falan közlüyor, Muharrem ayında aşure kaynatıyor tabi. Piknik tüpünden ayrılmak aklının ucuna bile gelmiyor.


Soyak’taki eve bir yerleşiyor ki bırak piknik tüpü büyük tüpe bile gerek yok burada. Her şey doğal gazlı. Hanım sızlanmaya başlıyor. “<ı>Bey, bunu koyacak yer bile yok, al ne yaparsan yap.”


Sevgili kardeşimizin aklına, apartman koridorundaki çöp bacası geliyor. Salıyor bilmem kaçıncı kattan aşağı piknik tüpünü. Bacanın içinde bulunan ve atılan çöp poşetlerinin hızını kesmek ve aşağıya hızlı inmesini, dağılıp, patlamasını, koku oluşumuna sebep vermesini engellemek üzere yapılmış olan ne kadar hız kesici aparat varsa hepsini kıraraktan inişini gerçekleştiriyor piknik tüp, kurşun gibi aşağı. Sistem iptal tabi.


Be hey kardeşim, be hey paraca zengin görgüce bir miktar fukara arkadaşım; ne işi var o piknik tüpünün çöp bacasında yahu? Ya patlasaydı ne olacaktı? Hanıma kızıp, Soyak’ı patlatan adam mı olacaktın sonra?


Sen büyüksün Ya Rabbi, sen büyüksün. Ne diyeyim ki başkaca sana?



Not: Yazı fotoğrafı "emlak.milliyet.com.tr" adlı siteden alınmıştır.

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..