Soyguncu musunuz, nesiniz? TT NET şaşırma. Sabrımızı taşırma...

Geçen ay telefon ve internet ödemesi için bir Telekom bayisine gittim. Telefonu ödeyip internete gelince sıra borcunuz 40 küsur TL dedi. Ne diyorsunuz siz dedim, Yaklaşık üç aydır doğru dürüst hizmet alamıyorum ben. Sürekli arıza veriyor. Üstelik eskisi kadar takılmıyorum bile internette.

Limiti aşmışsınızdır, dedi görevli. Sonra baktı ve sınırsıza geçmişsiniz ondan, dedi. Eşimi aradım. Evet doğru. Sınırsıza geçtik, dedi. İyi neyse dedim ve faturayı ödeyerek çıktım.

Bugün tekrar gittim. Telefonu ödedikten sonra İnternet borcumu sordum. 65 dedi.

-Neee? Dedim, 65 dedi.

Ne altmış beşi ya… Ben elektrik faturası bile ödemiyorum o kadar.

Sınırı aşmışsınızdır dedi görevli.

Ne… Hı… Sınırımı aşmışızdır. Biz sınırsızdayız, dedim. Geçen ay sınırsız faturası ödedim, 41 ile 43 arası bir rakamdı hatırlamıyorum, dedim.

O zaman bağlantı ücretidir, dedi.

Bağlantınıza da size de diyerek telefona sarıldım. Eşimin üzerine olan hat nedeni ile. Dedim, böyle böyle… Sınırsıza geçmişiz lafta… Sınırlı iken de her iki üç ayda bir 65 TL tutarında fatura geliyordu, “ iki üç ayda bir sarası tutan hastalar gibi” sınırsız iken de…. TT NET’ in de sarası tutuyor sanırım.

Sizin sınırınıza da, sınırsınıza da… Allah nananana dedim ve küfrederek, kahrederek, tepeden tırnağa faturayı ödedim.

Hizmet alabilsem gam yemeyeceğim. Gece saat 12 den sonra yayınlanan kırmızı noktalı filmler gibi… “lafta çocuklar uyudukta sonra” şimdiki çocuklar a-handa uyur 12 de… “onlar büyükleri uyutuyor” ancak gece 24 ten sonra düzgün hizmet alabildiğim TT. Net’ e bildiğim bütün küfürleri sıralayarak ve bu kurumları özelleştirenleri de unutmayarak eşime, TT Net’ i hemen, derhal kapattırma talimatı verdim.

Bakalım ne olacak. Amcalarım sanki iki ülkeyi birbirine bağlayan köprüleri yapıyor. Altı üstü tarife değişikliği ama tarife tarife anamızı belliyor. Demem o ki; hem TT net’ e, hem tüketiciyi koruma derneğine buradan mesaj gönderiyorum.

Öncelikle TT Net’ e olacak mesajım.

TT net, vermediği, veremediği hizmetin parasını alan senden nefret ediyorum. Uygulamalarından, zihniyetinden nefret ediyorum. Umarım tüketiciye uyguladığınız bu soygun sistemine son verirsiniz. Umarım ebediyen sonsuza değin kopar bağlantınız. İnsaf be yav. İnsan. Hem reklam yapıyorsunuz çarşaf çarşaf, hem de öyle bir düzen kurmuşsunuz ki, düzüle düzüle bir hal olduk. Yeter artık düzmeyin. Canımız burnumuza geldi. Yuh dedirtmeyin bize. İnsaf.

Tüketiciyi koruma derneklerinden herhangi biri duyar ve duruma el koyar umarım.

Kurumları özelleştirip de başımızı türlü türlü belaya sokanlara da bir çift sözüm var.

Özelleştirdiğiniz kurumları denetleyin. Gerçi sizin de onlardan pek bi farkınız yok. Yılsonuna kadar değiştirme zorunluluğu getirdiğiniz ehliyetlere kondurdunuz hemen zam kelebeğini. Hem de kurdelelisinden. Afilisinden. Demek ki yılın ilk ayında gittiğim Trafikte daha işlemler başlamadı denmesi ondanmış. Siz zam yapasınız diye…

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu demezler mi adama… Hani enflasyon tek haneli rakamlara inmişti… Bu ne o zaman? Yoksa biz mi yanlış görüyoruz. Biz mi çift görüyoruz, dört gözlü olduğumuzdan.

Siz var ya siz…. Seçimden seçime seçim rüşveti dağıtarak, daha baştan hileli oturduğunuz o koltuklarda tepe takla olasınız. Siz, siz vatandaşını bir zerre olsun düşünmeyen sizlerin Allah cezasını versin. Verirsin di mi Allah’ ım. Verirsin. Vermen lazım, çünkü Deli Dumrul’ u bile geçti bunlar. İşleri güçleri kazık sivriltmek. Değişik, değişik. Boy boy. Bizleri çok seviyorlar ya… Rahat durmayın, çalışın, biz açız diyorlar. Aç gözlü canavarlar. Damı başlarına yıkılasıcalar.