Söyleşi

Güven bunalımı

İnsanların birbirlerine olan güvenleri erozyana uğradı.Kendimize güvenimiz olmadığı içiin başkalarına da güvenmiyoruz..Hep aldatılmaktan korkuyoruz; ama biz de kişisel çıkarlarımız için başkalarını aldat mıyor muyuz? Hep suçlu başkaları mı? Oysa, ben kendim için neysem,bir başkası da benim için odur. Yalan söyleyen, başkalarının da yalan söylediği kanısındadır. Suçu ,hep başkalarına atarak rahatlamaya çalışıyoruz. Başarısızlığımızın nedenlerini hep başkalarında arıyoyoruz. Öğrenciler çoğu kez şöyle demezler mi? Ben yazdım ama öğretmenim hakkımı vermedi.

Seçim sonunda başarı gösteremeyen partiler de öyle. Başarısızlıklarının nedenini şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri gerekmez mi? Her halde ,seçimler,YSK'ca açıklanınca aldıkları oyların bir değerlendirmesini yapıp başarısızlıklarının nedenlerini bilimsel yöntemlerle araştıracaklardır.

Neden, kime güvenelim diyeceksiniz ? Kimse görevini, Anayasa'ya yasalara göre yapmıyor ki... Bir kör dövüşüdür, gidiyor. Değer yargılarımız alt üst oldu. Bir seçimi bile doğru dürüst yapamadık.İnsanımıza, demokrasimize güvenemez olduk. Eskiden de demokrasi insan hakları konusunda eksiklerimiz vardı; ama gün geçtikçe eksikler artıyor.

Güvensizliğimizin temelinde hoşgörüsüzlük yok mu? Çünkü, hoşgörü insanı, düşünsel donmuşluktan kurtarır. Hoşgörülü insan olaylara yansız bakma yeterliğinde olduğu için her şeyi olur ve gelişir görür. Hoşgörülü insanlarda güven duygusu da gelişmiştir. Karşısındakine güven vermeyen bir insan yeminle güven sağlamaya çalışır. Bunlar,kişilikleri gelişmemiş insanlardır.

İnsanların yalan söylediği başkalarının hakına saygı göstermediği, yetkililerin halkı kandırmaya çalıştığı, hukuk kurallarının işlemediği toplumlarda "güven bunalımı" kaçınılmazdır.