Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Aralık '15

 
Kategori
Güncel
 

Sözde "Özyönetim" kentelerine silah yığınağı ve "Özyönetim cephanelikleri"...

Sözde "Özyönetim" kentelerine silah yığınağı ve  "Özyönetim cephanelikleri"...
 

İnsan değeri bilmeyen PKK'lılar için, en uygun cephanelik yeri burasıdır herhalde....


HDP ve PKK birlikteliği ile, "özyönetim" için seçilen kentlerde kazılan hendekler ve kurulan barikatlarla, yöre halkının "demokratik hak ve özgürlükleri" engelleniyor... Onları, yerlerinden ve yurtlarından ediyor...

PKK'lılar, "Özyönetim cephaneliklerdeki" silah ve mühimmatı  yöre halkına yöneltiyor... Bu nedenle de, halk onların değil; askerin yanında yer alıyor...

x       x       x

Sözde, "özyönetim" ilan edilecek kentlerde yapılan aramalarda, çok miktarda "silah ve mühimmat" ele geçirilmiştir...

Bu konuda bir açıklama yapan İçişleri Bakanı Efkan Ala, bu bölgelerde PKK'ya yönelik operasyonlarda 862'sı ağır ve uzun namlulu olmak üzere 2 bin 240 silah ve yaklaşık 10 ton patlayıcı ile 10 bin adet Molotof kokteyli ele geçirildiğini söyledi(1).

x

Bu silah ve mühimmatların bulunduğu yerlere de, kim "özyönetim cephaneliği" demişse; sanırım, bu yakıştırma, "özyönetimi" ilk kez ağzına alan HDP Eş Başkanı Demirtaş'ın çok hoşuna gitmiştir. Öyle ya, amaç "özyönetim" olunca, bunu gerçekleştirmek için kullanılan "silah ve mühimmat" da, bu amacı hatırlatan bir yerde depolanmalıydı...

x

Aynı akşam, yani İçişleri Bakanı'nın yukarıdaki açıklamasını yaptığı akşam, konuk olduğu bir televizyon kanalında(haberturk) kendisine sorulan bir soru üzerine, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğu, "Terör örgütü PKK'nın bölgeye silah yığdığını devalarca söyledik" dedi...

"Pardon" diyerek, buraya bir nokta koyalım ve biraz geriye dönelim...

28 Aralık 2011'de akşam saatlerinde, aldığı bir istihbarat ile Hava Kuvvetleri, Şırnak-Uludere ilçesi yakınlarında sınırlarımızdan içeri giren bir "kaçakçı grubuna"(!?) hava operasyonu yaptı ve 34 kişi öldürüldü...

Bu olay, o kadar abartıldı ki, malum bir gazete, "Devlet halkını bombalıyor" diye manşet attı. MHP Genel Başkanı Bahçeli dışında, HDP ve CHP ve iktidara muhalif gruplar ve medya, devlete ve iktidara veryansın ettiler...Öldürülenler, "mazot kaçakçısıymış"(!?) --sanki mazot kaçaklığı yasal ve masum bir işmiş gibi-- diyerek olayı saptırdılar... O günlerde yazdığım bir blogda da dediğim gibi, bugün de, onların "mazot kaçakçısı" olduğuna beni kimse inandıramaz... Onlar, Kuzey Irak'tan Türkiye'deki PKK gruplarına "lojistik akımı" gerçekleştiren PKK'lılar ve onlara paravanlık yapan yöre halkından PKK yanlısı ve destekçisi köylülerdi...

x

Ama olay olduğunda, CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu, "34 yurttaşımızı, bilerek ve isteyerek birilerinin talimatıyla öldürdük"(2) dedi.

Buna karşılık,  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise,  Kılıçdaroğlu'nun tam aksini düşünmüş ve, "Yüzde bir ihtimal bile olsa, sınırlarımızdan kanun dışı yollardan girenlerin bir tek Mehmetçiğe, bir tek vatandaşımıza zarar vereceği hesap ediliyorsa, ve bu bir tehdit olarak görülüyorsa devlet derhal gereğini yapmalıdır. Ve bu son olayda da yapmıştır"(3) demiştir.

Hava sahamızı ihlal eden Rus uçağını da bu nedenle düşürmedik mi?

x

Bu, "sözde mazot kaçakçıların" vurulduğu "Uludere", PKK'nın Kuzey Irak'taki kampları ile Türkiye'deki PKK örgütleri arasındaki lojistik( personel, araç, gereç, silah ve mühimmat nakli için ) irtibatı sağlayan stratejik önemde bir yol üzerindedir...

Bu olaydan önce ve sonra, bu yoldan ve yan tali yollardan "sözde mazot kaçakçıları" ve açık olarak, Kuzey Irak'tan Türkiye'ye geçmeye çalışan PKK'lılar arasında her ay birkaç kez çatışma çıkıyordu. Dağlıca karakolu da, zaten bu amaçla takviye edilmiş ve güçlendirilmişti....

Bu geçişlerde, devam eden "çatışmasızlık süreci"-- siz isterseniz "barış süreci" deyin-- içinde, MİT kanalı ile devletin; haber kanalları ile muhalefet partilerinin ve medyanın, bu sözde mazot kaçakçıları aracılığıyla, Türkiye'ye "silah, araç, gereç ve mühimmat" nakledildiğini bilmeyen yoktu, bana göre...Ve her iki tarafın da, kendilerine göre haklı nedenlerle, buna ses çıkarmadığını düşünüyorum...

Ama, aradan üç yıla yakın bir süre geçtikte sonra 6 Eylül 2015 Dağlıca karakoluna yapılan üçüncü baskından(x) sonra birdenbire, PKK'nın, "barış sürecinden" yararlanarak yurtiçinde "silah ve mühimmat yığdığı" söylenmeye ve yazılmaya başlandı...

PKK'nın, Üçüncü Dağlıca baskınından iki gün sonra yazdığım bir blogda dediğimi burada bir kez daha tekrarlıyayım: "Acaba, köşelerinde bu konularda ahkam kesen köşe yazarları, muhalefet sözcüleri madem ki, bunu biliyorlardı, neden başlangıçta söylemediler ve yazmadılar da şimdi söylüyorlar? Hükümeti bu konuda gaflet içinde olduğunu görüp neden zamanında uyarılar yapmadılar? Yoksa böyle bir şey mi  beklediler?"(4).

x

Diyelim ki, CHP ve MHP, "çatışmasızlık" döneminde PKK'nın yurtiçine silah ve mühimmat yığarak "özyönetim cephanelikleri" kurduğunu bilmiyordu; hadi diyelim ki, devlet ve hükümet de bunun farkında değildi...Ya HDP?... O da mı bilmiyordu?

HDP, bu ülkenin TBMM'sinde bir kısım halkı temsil eden bir siyasi parti değil mi?...Bu partinin milletvekilleri, bu ülkenin hazinesinden maaş almıyorlar mı?

Yoksa onlar da, PKK teröristlerinin, çatışma sırasındaki telsiz konuşmalarında duyduğumuz gibi, bu ülkeyi düşman olarak mı biliyorlar?

PKK'nın,  yurtiçine silah ve mühimmat yığdıklarını neden devlete ve hükümete bildirmediler?

x

Son sözüm de, daha önceki bloglarımda da belirttiğim gibi, HDP ile olan ilişkilerine dikkat etmesi ve onun, ülkenin yararına olmayan kararlarını paylaşmasını uygun görmediğim CHP'yedir...

HDP, artık rayından çıkmıştır...Açık ve seçik olarak PKK terör örgütü ile birlikte yürüyen HDP'nin yanında CHP'nin ne işi olabilir ki?

Çünkü, HDP'nin ileriki zamanlarda;  özellikle, ülke yönetiminin olası bir değişikliğinde var olacağını sanmıyorum...Ama, CHP'nin varlığını sürdürmesini istiyorum...

cdenizkent

-------------------- :

(1) "Dünya Bülteni", 17 Aralık 2015 ve diğer medya...

(2) "hürriyet.com.tr",

(x) Birinci baskın; 21 Ekim 2007, 12 şehit...İkinci baskın; 19 Haziran 2012, 8 şehit...Üçüncü baskın; 6 Eylül 2015, 16 şehit...

(3) "milliyet. com. tr", 3 Ocak 2012

(4) "hürriyet.com." ve diğer medya...12 Mart 2013

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..