Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Aralık '06

 
Kategori
Müzik
 

Sözler türkce mi ingilizce mi olmali?

Sözler türkce mi ingilizce mi olmali?
 

12 Mayis 2007 Eurovisiyon sarki yarismasina geri sayim


47 senelik bir gecmisi ve sadece 25 ülkenin katilimiyla sinirlandirilan, Finlandiya'da Helsinki kentinde gerceklestirilecek olan 12 Mayis 2007-Eurovisiyon sarki yarismasi ön hazirliklari basladi. Neden ingilizce olsun, neden türkce degil? ya da neden türkce, ingilizce degil? tartisma ve elestirileri de basladi.

Hangi alanda olursa olsun ülkemizi temsil eden birey, ülkenin reklamini yapan elcidir. Dilimizin akustigini müzigimizin ritmini, yabanci kulaklara tanitilirken, sürat ve rekabet ortaminda sadece ürün sunmak yeterli degil. Degisim dinamigine uyum saglamak icin yaraticilik gücümüzü ortaya koyarak kalite sunmaliyiz. Buna paralel, dilimizi kullanarak kaliteyle farklilik yaratabilmektir.

Bir söz vardir duyarim bazen: "Halk onu istiyor..." diyor. Bir sanatci, sunmak istedigi müzik tasarimini yaparken yada piyasaya sunmussa halkin istegi dogrultusunda kararlar alir. Halk gördügünü bildigini istiyor." Yasam bir nevi ticarettir. Her meslekte ticari bilgi olmalidir ve vardir. Ticaretin püf noktalarini iyi bellemek gerekir. Halkin ihtiyacinin yani sira alternatif yenilikler sunabilmektir. "halk onu seviyor diye temcit pilavi gibi önüne, hep ayni veya benzerini sunmak yaraticilik degildir. Taklitten öte olmalidir.

Yabanci ülke insanlarin kültürünü iyi taniyip anlamak acisindan, evrensel dil kabul edilen ingilizceyi her ülke insani az bucuk konusabilmelidir. Ingilizce, ilim ve bilim dalinda kullanilan önemli bir dildir. Bunun yanisira, ülkeler kendi dil ve kültürlerini yozlastirmadan, diger ülkelerin din ve kültürlerinin farkli olusuna saygili olmalidir. Baris ve dostluk iliskilerini korumak ve gelistirmek amaciyla yarismalidir.

Her yil eurovisyon sarki yarismasinda, ülkelerin birbirlerine duydugu sempati, antipati, o yil gelismis olaylarin etkisi ekonomik ve kültürel cikarlari nedeniyle, oylamalarin yanisira cogu kez duygusal puanlamalarda yapiliyor. Verilen puanlar sanatsal performansa, verilen puanlar olmuyor ne yazik ki cogu kez. Amacimiz puan almaktan öteye, ülkemizi elimize firsat gecmisken dilimizi kullanarak layikiyla tanitmak olmalidir. Bu nedenle sarkinin iki dilli olmasi sanirim daha makul.

Sanatcinin kostümünde ilginc yenilik, arti puan kazandirabiliyor. Ve kaliteli yeniliklerle kreasyona puan veriliyor. 2006 yilinda kazanan Finlandiya'li grup insanlarin tasavvur edemeyecegi sürpriz bir kostümle göz boyadi. Kostüm tasarimi icin verilen kreasyon ilgi odagi oldu ve fazla puan aldi. Dillerde kalan sadece kostümleriydi. Elbette sadece ses kalite ve performansiyla da begeni toplayabilir. Yani bir yerde üst basamaklara tirmanabilmek göreceli olabiliyor, sartlar böyle olunca.

Sertap Erener enteresan kostümü, farkli degisik dinamik sesi ve enerjik performansiyla puan aldi. Müzigin dili evrenseldir, illada sözlerin anlasilmasi gerekmeyebilir cogu kez.

Benim düsüncem sudur ki; türkce/ingilizce sözle yarismaya katilirken ülkemizin adini iyi bir reklam olarak kullanmak adina hersene uygulanan bu sarki yarismasi bir firsattir. Birde sunu hatirlatmak isterim: Tarkan müzigini türkce sözleriyle yabancilara sevdirdi kabul ettirdi. Türkce olmasina ragmen yabancilar sözlerini miriladanabiliyor müzigin ritmine uyarak, demek ki' oluyor.

Sevgiler-saygilar

Mine

26.12.2006

 
Toplam blog
: 139
: 4264
Kayıt tarihi
: 27.07.06
 
 

Yurt dışında yaşıyorum. Spor, yürüyüş vb. bedensel aktiviteleri düzenli uyguluyor - vegan tarzı besl..