Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Haziran '08

 
Kategori
Haber
 

Sözün bittiği an!

Sözün bittiği an!
 

ORGAN MAFYASINA DİKKAT


-Zaman!

-Acımasız.
-Korku dolu.
-Yıpratıcı.
-Yanıtsız.
-Karanlık.
-Kör kuyu.
-Karanlık.
-Aydınlık yok.
-Aydınlığın esamisi yok.
-Güven mi dediniz?
-Demeyin.
-Güven duymak mı dediniz?
-Güven duymayın.
-Güven yok.
-Zamanlar endişe dolu.
-Anlar kaygılı.
-Havanın kokusunda sıkıntı var.
-Puslu hava.
-Kasvet yüklü.
-Gri bulutları andıran yığınlar.
-Yağmursuz.
-Ve soğuk.
-Ve ayaz.
-Ve kırılgan.

* * * * *

-Sultanahmet civarı.
-Çay bahçesinin birinde.
-Oturmuş delikanlı.
-Söylemiş bir çay.
-Yan masa.
-Ve iki adam.
-Onlarda söylemiş çay.
-Gelmiş çaylar.
-İki adam dönmüş garsona.
-“Delikanlı önce geldi”.
-“Çayı delikanlıya ver” demişler.
-Delikanlının önüne konmuş çay.
-Nezaket diyalogları.
-Ve sonrasında.
-İki adam ceplerinden çıkarmış bisküvileri.
-Delikanlıya da ikram etmişler.
-Yemişler birlikte bisküvileri.
-Ve delikanlı çayını içtikten sonra kalkmış masadan.
-Yürümüş otobüs durağına doğru.
-Tam otobüse binecek uykusu gelmiş delikanlının.
-Etrafına bakmış.
-Ve çay bahçesindeki iki adamı görmüş.
-Kendisini izlediklerini fark etmiş.
-Ve birden kafası dank etmiş..
-Hukuk Fakültesi öğretim üyelerinden birisinin bahsettiği konu aklına gelir
-Böbrekleri çalınan bir adam ile ilgili.
-Derhal delikanlı telefonuna sarılıyor.
-Kendisini alması için bir arkadaşını çağırıyor.
-Arkadaşı gelir ve delikanlıyı alır.
-Hemen hastaneye götürür.
-Doktorlar!
-“Eğer eve gitmemiş olsaydın, bir daha uyanamazdın”.
-“Çünkü sana verilen uyku ilacı, dozajı çok yüksek düzeyde!”

* * * * *

-Deniz kenarı!
-Yorgunluk atmak için bire bir.
-Delikanlının birisi.
-Denize nazır oturmuş banka.
-Bir müddet tek başına oturduktan sonra akranı bir genç daha gelir ve bankın diğer ucuna oturur.
-Bir süre sonra ellerinde çay bardakları.
-İki genç daha banka yaklaşır.
-Sonradan gelen gencin arkadaşları.
-Üç bardak çay.
-Bankta oturan delikanlı kendisine alınan çayı geri çevirir.
-“Çay içmediğimi bilmiyor musunuz?” Der.
-Israrlara rağmen çayı içmez.
-Ve çay boşa gitmesin diye bankta oturan delikanlıya dönerek.
-“Ya hocam israf olmasın, arkadaşa almıştık, içmiyor, bari siz için” derler.
-Delikanlı ilk başta reddeder.
-Ama ısrarlar karşısında çayı içer.
-Üçlü arkadaş koyu bir sohbete dalmış.
-Delikanlının bir anda başı dönmeye başlar.
-Halsizlik feci düzeydedir.
-Bir an için kendine gelir delikanlı.
-Ve durumu fark eder.
-Hemen ileride bulunan otobüs durağına gider.
-Üçlü de takip etmektedir delikanlıyı.
-Otobüse biner.
-Üçlü de beraberinde biner otobüse.
-Ve üçlü delikanlıyı rahatça görebilecekleri bir yere oturur.
-Fakat delikanlı neredeyse bilincini kaybedecek düzeydedir.
-Hemen cep telefonuna sarılır.
-Ve arkadaşını arar.
-Başına geleni anlatır.
-Arkadaşına tarif ettiği duraktan kendisini almasını ister.
-İlgili durağa otobüs geldiğinde, delikanlı kapıdan iner.
-Ve arkadaşının kucağında bayılır.
-Arkadaşı bir taksi çevirir ve doğruca en yakın hastanede soluğu alır.
-Ve doktor sorar.
-“Arkadaşınız intihara mı teşebbüs etti” diye.

* * * * *

-Bir başka olay.
-İzmir Gaziemir’de yaşanır.
-Ve pes dedirtecek cinstendir.
-Bir alış veriş merkezi.
-İki küçük çocuğuyla alış-verişe çıkmış bir bayan.
-Alış-veriş esnasında unuttuğu birkaç şeyi almak için bir diğer reyona geçer bayan.
-Ve çocuklarına “burada bekleyin” diyerek tembihte bulunur.
-Diğer reyona parfümeri reyonundan geçmektedir.
-Düzgün giyimli bir bey.
-“Hanım efendi, eşime bir parfüm alıyorum, acaba koklar mısınız, kokusu nasıl?” diye sorar.
-Bayan düzgün giyimli ve bey efendi kılıklı adamın elindeki parfümü koklar.
-Ve oracıkta bayılır.
-Adam bağırır.
-“Çekilin, eşim bayıldı. Açık havaya çıkarırsam düzelir” diyerek bayanı hızla dışarı çıkarır..
-Sonrası malum olay.
-Kadının iç organları çıkarılmış vaziyette, cesedi yol kenarında bulunuyor.
http://www.aleviforum.com/showthread.php?t=5100

* * * * *

-Organ mafyası.
-Tüm zamanların en feci olayıdır.
-Ve sözün bittiği andır.
-Kendinizi korumak dahi imkânsız hâl almış vaziyette.
-Çevrenizdeki her yüze şüphe ile bakmak gibi bir zorunluluğa itilmek.
-En kötüsü de bu olsa gerek.
-Paronayak olmamak mümkün mü?

* * * * *

-Dikkat demekten başka çare gelmiyor elden.
-Örneklerimiz bir ders niteliği taşır umarım.
-Ve herkesi dikkatli olmaya iter.

* * * * *

-Zaman!
-İşte böyle.

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..