Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Mart '13

 
Kategori
Haber
 

Sözün bittiği yer

Sözün bittiği yer
 

 

'Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı'nda nöbete giden 2 komando er arasında çıkan tartışma kanlı bitti.
 
 Olay, geçen cumartesi günü saat 17.00 sıralarında Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı'nda meydana geldi. 
 
Nöbet değişimine giden erler Ahmet Demir ile Ramazan Altay arasında, 'üst devre- alt devre' meselesi yüzünden tartışma çıktı. 
 
Tartışma, karşılıklı hakaretlerle kagaya dönüşürken, iddialara göre er Ahmet Demir, alt devresi olan Ramazan Altay'ın boğazını sıktı. Bu sırada Ramazan Altay da yanındaki piyade tüfeğini Ahmet Demir'e doğrultarak tetiği çekti.
 
Er Demir göğsüne isabet eden kurşunla olay yerinde yaşamını yitirirken, Altay ise nöbet kulübesinin kapısını kapatarak içeride beklemeye başladı. 
 
Silah sesi üzerine olay yerine koşan askeri yetkililer, ambulans çağırdı. Komutanlarının ikna etmeye çalıştığı Ramazan Altay, tüfeği kendisine dayayarak yanına kimsenin yaklaşmamasını istedi.
 
Bu sırada Altay ise seriye aldığı piyade tüfeğini tekrar kendisine çevirip tetiğe bastı. Altay, silahtan peşpeşe çıkan 3 kurşunla kanlar içinde yere yığıldı. 
 
Hemen koşan sağlık ekibindekiler, Altay'ın yaşamını yitirdiğini belirledi. 
 
Otopsileri Van'da yapılan askerlerden Demir'in Gaziantep, Altay'ın ise Adıyaman nüfusuna kayıtlı olduğu belirtildi. 
 
Ailesi: "Oğlumuz şehit sayılsın"
 
Er Ahmet Demir'in cenazesi, memleketi Gaziantep'in Araban İlçesi'ne bağlı Küçüklü Köyü'nde gözyaşları arasında toprağa verildi.
 
Er Ahmet Demir için Araban'ın Küçüklü Köyü'nde düzenlenen cenaze törenine, Araban Kaymakam Vekili Serhat Karabektaş, Belediye Başkan Vekili Cuma İlik ile askeri yetkililer ve yaklaşık 500 kişi katıldı. 
 
9 kardeşin 5'incisi olan ve askerden önce işçi olarak çalışan er Ahmet Demir'in cenaze töreninde, anne 67 yaşında Rabia ve kız kardeşleri Kürtçe ağıtlar yaktı. 
 
Anne Rabia Demir, "Ben oğlumu kına yakarak askere gönderdim, benim kınalı kuzuma komutanlar sahip çıkamadı. Ben oğlumu sağ salim teslim ettim, onlar bana cenazesini gönderdiler" diyerek gözyaşı döktü.
 
Amca 49 yaşındaki Vakkas Demir ise "Yeğenim Ahmet nöbet kulesinde arkadaşı ile tartışmış. Daha sonra ise Adıyaman Gergerli asker arkadaşı Ramazan Altay tarafından piyade tüfeğiyle nöbette öldürülmüş. Sonra da Ramazan Altay piyade tüfeğini kendisine doğrultarak intihar etmiş. Şimdi yeğenim şehit sayılmıyor. Yeğenim Ahmet'in şehit sayılmasını istiyoruz. Başbakanımız Recep Tayip Erdoğan'ın bu konuda bize yardımcı olmasını istiyorum" dedi.
 
Bitkin ve halsiz görünen 70 yaşındaki baba Ali Demir ise "Oğlum şehit oldu. Bunu biliyorum. Genelkurmay şehit olmadığını söylemiş. Oğlum asker ocağında öldürüldü. Başka yerde değil. Bu işin peşini bırakmayacağız. Olayın aydınlanması için avukat tutacağım ve komutanlarını mahkemeye vereceğim" diye konuştu.' (Kaynak:Milliyet)
 
Sözün bittiği yer...
 
Asker ocağında hayatını kaybeden herkes şehittir. Üzerinde o üniformayı taşıyorsa, askerlik evraklarında kaydı varsa, şehittir...   
 
Aileler, asker ocağında saçma salak bişey yüzünden evladını kaybettiğine mi yanacak, Genelkurmay'ın 'şehit değildir' ifadesine mi...
 
Yetkililer, 'Şehittir', 'Şehit değildir' şeklinde acılı aileleri perişan etmekten öte hiçbir işe yaramayan gereksiz söylemleri bir kenara bırakıp, hergün bir yenisi eklenen bu vahim olayların kaynağını araştırıp nasıl çözeceklerinin hesabını yapsalar çok daha hayırlı bir iş yapmış olacaklar. 
 
Bunu yapmaları için kaç evladımızı daha kaybedeceğiz, ya da kaybettiklerimizin hesabını tutuyorlar mı acaba!
 
Şehitlerimize rahmet ailelere Peygamber sabrı diliyorum...
 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..