Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Erdoğan Özgenç DOST MECLİSİ

http://blog.milliyet.com.tr/erdoganozgenc

22 Ekim '13

 
Kategori
Güncel
 

Sözün bittiği yer...

Ergenekon davasında “balyoz” kaydırağında gördük ve anladık, zaten her şey açık, ayan beyan ortada…
Ne yargıç ne yalancı şahit sahte deliller, ne davalar ne hakimlerle ne savcılarla derdimiz var;
Derdimiz başımız “kuşatılmış” sindirilmiş yargıyla; yani derdimiz hepimize mutlaka lazım olan hukukla ilgili…
Bunlar “Ergenekon ve Balyoz vb.” Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonları; var mı itirazı olan?

***

Günün yirmi dört saati yandaş televizyonlardan izliyoruz; hoş onların bir dediği de diğerini tutmuyor,
Haberlerin görüntüleri anında tıraşlanıyor, “iktidar” aleyhine olacak bir tek görüntüye yer verilmiyor ya, neyse…
Bildiğiniz gibi TV lar eskiden zora girdiler mi necefli maşrapa koyarlardı aralara ama şimdi görüntüler bilgisayar oyunlarıyla istedikleri gibi “iktidarın” lehine değiştirilebiliyorlar.
Çareleri yok, hadi çıksın içlerinden bir babayiğit TV sahibi göreyim; dediklerini yapmasın…
Sıkar biraz adam da “okkalı” olması lazım...
Diyeceksiniz ki gazetecilik onuru aydın sanatçı olmanın onuru; geçin bunları…
Hem ne yapsın “zavallılar” ekmek derdine düşmüşler; ekmek eskiden aslanın ağzındaydı şimdi aslanın midesinde…
Ellerine ne verilmişse onu okuyorlar, hangi rol verilmişse onu oynuyorlar…
Birkaç” TV” kanalı birkaç cesur gazeteci ve aydın ise gerçekleri şak diye koyuyor önümüze…
Ham de naklen an be an; işte ODTÜ olayları işte Belediye Başkanının ayak oyunları…

***

Şimdi desem ki “at sahibine göre kişnermiş”
Biliyorum birileri kızacak “kim at, kim sahibi” diye soracak, cevabı basit; Başbakan, bunların alayının sahibi…
Tek adam tek karar merci, herkes ağzından çıkacak lafa bakıyor; ne derse tepkisiz tenkitsiz ve koşulsuz kabul ediliyor.
Kendilerini padişah yetkileriyle donattılar giderek “diktatörleşiyor” diyoruz kızıyorlar…
Şu yapılanları şu yürütülen operasyonları görmemek için “kör olmalı” insan…
Alın size AKP li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İ. Melih Gökçek’in yaptıkları. Beyefendi; haksızlıklarına haklı mazereteler üretmek için ne hukuk tanıyor ne de insanları takıyor;
Dün tam da “eceli gelen köpek cami duvarına siyermiş” dedirtecek bir olay oldu…
Başkan Gökçek gecenin köründe söktüğü ağaçların bedeli olarak 211 bin Lirayı “aniden” ODTÜ nün hesabına yatırmış…
Yani ben ağaçların bedelini ödedim alan razı satan razı demeye getiriyor…
Oysa Bankacı dostlarımız iyi bilir;
Yatırılan ya da havale edilen bir bedelin hukuki değer kazanabilmesi için hesap sahibi ya da havale alıcının gönderilen/ yatırılan parayı kabul etmesi gerekir.
Tespiti çok kolaydır; itirazsız hesabından para çekiliyorsa, ya da gönderilen havaleyi bizzat alıyorsa “ödeme” hukuken kabul edilmiş sayılır; çekilene/ alınana kadar ödeme hükümsüzdür…
Ve ODTÜ yönetimi en doğru işlemi yaparak; yatırılan parayı gecikmeksizin aynen iade ediyor…
İnsan üzülüyor, benim üzüldüğüm tek şey; birçok kez haklı çıkmamız…

***

Ülkede “koltuk” iktidar kaygıları ve ölüm korkuları yüzünden çok iyi tasarlanmış ve kurgulanmış yüzlerce “oyun” gözlerimizin içine baka baka oynanıyor…
Hiç kuşkunuz olmasın kokusu yakında çıkacak; Lübnan da kaçırılan iki pilot olayı da bu oyunlardan sadece biridir. Kim ya da kimler (?) planlamışsa iyi planlamış helal olsun…
AKP üyelerinin hemen hepsi Genel Başkanından Belediye Başkanlarına İl ve İlçe Başkanlarına kadar “hepimizi” resmen aptal yerine koyuyorlar…
Yandaşlarını, yağcılarını ve beslemelerini bilemem ama işte bu da bana çok koyuyor…
İnsanlar, kurum ve kuruluşlar iş adamları akademisyenler hukukçular aydınlar sanatçılar bürokratlar asker sivil ama herkes korkutulmuş ve sindirilmiş bir vaziyette; zoruma gidiyor…
Oyunların komploların daha gerisi geride siz bir de seçimler yaklaşsın o zaman görün olanları; oyunların tezgâhların komploların tehditlerin ucu bucağı da açık hiç merak etmeyin…
Ve bu ülkede her şey gözlerinin önünde gerçekleşmesine rağmen körü körüne biat eden tapan ve kimlik ve kişiliklerini kiraya vermiş birileri çıkıyor;
“Siz AKP düşmanısınız siz AKP nin şu ülke için yaptıkları güzellikleri görmüyorsunuz, diyorlar…
İyi de güzel kardeşim; ülkede hukuksuzluk hat safhaya varmış, kaynağı belli olmayan paraların haddi hesabı yok,
Ülke son on bir yılda yediden yetmişine “ABD” ye muhtaç hale gelmiş “vahşi kapitalizmin” kucağına düşmüş ve resmen bağımsızlığını yitirmiş, bölünmek üzere; ben mi yaptım bütün bunları?

***

Ortalıkta bir Atatürk düşmanlığı ve Cumhuriyet Halk Partisi alerjisi var; ne derdiniz var onlarla diye sormuyor Atatürk’ün ölüsü ve sözlerinden 55 yıldır iktidara gelemeyen CHP nin gölgesinden bile korkuyorsunuz…
Hoş sorsanız ne olacak ki; ne sizi ne bizleri hatta hiç kimseyi takmıyor bunlar, kim çıkıyorsa önlerine silindir gibi ezip geçiyorlar…
Ne hakim ne savcı ne yargıç ne yasa ne yargı ne de adalet; ülke parlıyor ama aslında sahte ve makyajlı bir karanlığa gömülmüş bir vaziyette, en basiti; Türkiye Cumhuriyeti devlet olmaktan çıktı yerine açıkça AKP devleti kuruldu…
Dediğim dedik çaldığım düdük misali astıkları astık kestikleri kestik…
Bu mu istediğiniz? Ya da en ufacık bir şekilde dahi olsa hiç mi zorunuza gitmiyor? Bana dokunmayan yılan bin yaşasın, demek adamlık mı?
Eğer öyle ise; bu yazdıklarımı ne siz okuyun ne de ben yazmış olayım. Hep birlikte susalım hep birlikte alkışlayalım…
Ya sonra, nereye ve ne zamana kadar?
Keser döner hesap döner derler ardından da ya “sap” dönerse; işte “sözün bittiği yer”
Hiç unutmayın kardeşim; bu ülkede adamı “gazi” diye karşılarlar “şehit” diye gömerler…
Kefenimizi yanımıza aldık ya da ipi boynumuza geçirdik, gibi beylik laflarından da kimse medet ummasın…
Bu millet zamanı ve yeri geldi mi ne yapacağını gayet iyi bilir…
İyi akşamlar...

Erdoğan ÖZGENÇ

 
Toplam blog
: 846
: 425
Kayıt tarihi
: 26.06.12
 
 

Emekli banka müdürüyüm ama kart vizitimde "insan" yazıyor. Adana'da ikamet ediyorum. Herk..