Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ekim '07

 
Kategori
Pazarlama
 

Starbucks coffe

Dün biraz işlerim vardı. Onları hallettikten sonra Ömür de bulunan Starbucks cafe ye gittim. Ne kola beni kendine bağlayabildi ne de sigara. Ama buranın kahvelerinin adeta bağımlısı oldum. 2-3 gün de bir mutlaka gidip içiyorum.
Hava güzel olduğu için dışarda oturdum. Alışveriş merkezi E5 üzerinde. Dolayısıyla manzara pek keyifli değil ama yine de idare eder. Herzamanki kışlık kahvemden söyledim ve biraz gazete okudum. Bu sırada bir şey çok ilgimi çekti.
Aslında zaman zaman şahit olduğum bir şeydi ama bu defa ki biraz değişikti. Cafede çalışan çocuklardan biri, elinde bir tepsi ile herkese küçük bardaklarda, tadımlık kahve ikram ediyordu.

Neyse cafenin bahçesinde oturanlara dağıttı. Ardından elinde kalan kahveleri yoldan geçenlere, durakta otobüs bekleyenlere, park etmiş servis araçlarında oturanlara da ikram etti.

Gazete okumayı bıraktım ve bu çocuğu izledim, çok şaşırmış ama bir o kadar da etkilenmiştim.

Sonra servisini bitirmiş olan bu çocuğu yanıma çağırdım ve sordum:''Yaptığınız iş beni çok etkiledi.Bu bir şirket politikası mı...?'' dedim. Çocuk :''Evet bu bir şirket politikası ve hep yapıyoruz '' dedi.

Dünyanın en büyük zincirlerinden biridir Starbucks. Kahveleri de gerçekten bağımlılık yapan kahvelerdir. Müşteri kitlesi de genelde gençler ve öğrencilerdir. Hatta bazı ünv içinde bile bu cafelerden vardır. Günün hangi saati giderseniz gidin hepsi de doludur.

Düşünebiliyor musunuz? Buna rağmen adamlar yaptıkları işi şansa bırakmıyor. Cirolarını artırmak için her yolu deniyorlar.

Aynı şekilde Remax Emlak şirketleride. Çok ilginç pazarlama teknikleri var.
Bir emlak danışmanı bir binada bir daire satıyor. Danışman evin camına satılık afişlerini asıyor, afişlerde danışmanın ismi, telefon numarası yazıyor. Buna rağmen danışman o binadaki daireleri tek tek dolaşıp:''Ben bu binada 7 nolu daireyi satıyorum. Komşunuzu seçmek ister misiniz ''diyor.

Hayatta hiç bir şeyi şansa bırakmamak gerek. Özellikle işimizi. Başarımız; başarmak için elimizden geleni fazlasıyla yapmaya bağlı. Bir çiçekçi bile açsak , oturup beklememeli, çıkıp kartımızı dağatmalıyız.

Dükkanı açıp müşteri beklemek devri geçti. Devir rekabet devri.Her işten binlerce var. Artık tüketici hizmeti , ayağına istiyor.Zaman değerli.Masanızda kimin kartı varsa, siparişi ona verirsiniz ve o kazanır.

 
Toplam blog
: 147
: 1030
Kayıt tarihi
: 01.07.07
 
 

14/02/1973 İstanbul doğumluyum.İstanbul Üniversitesi Turizm İşletme mezunuyum.İngiltere ye gittiğim ..