Stoke City Analizi

Stoke City bu yıl tam 36 sene sonra tekrar Avrupa arenasında boy gösteriyor ve teknik direktör Tony Pulis bu durumun kıymetini bildiklerini her fırsatta dile getiriyor. Bu nedenle Beşiktaş’ın rakibi tecrübeli bir Avrupa takımı değil ama bulunduğu yerin bilincinde olan ve ayakları yere son derece sağlam basan, gayet ciddi bir ekip.

Potters’ın bu sezonki Premier Lig macerası oldukça başarılı devam ediyor. Geride kalan altı hafta sonunda kırmızı beyazlılar Leverpool’u mağlup edip Man. United berabere kalırken sadece bir kez sahadan puansız ayrıldılar.

Teknik Direktör

Tony Pulis, 2005 yılındaki bir yıllık arayı saymazsak 2002 yılından beri takımın başında olan adeta kulübü ile bütünleşmiş, çok tecrübeli bir teknik adam. Kulübü Championship’ten Premier Lig’e çıkarmayı başararak kendini kanıtlayan, geçen sene de FA CUP fınaline takımının adını yazdıran Galli teknik direktör, İngiltere’de “Manager” diye tabir edilen görevin geniş yetkileri de göz önüne alındığında rahatlıkla kulübün 1 numaralı ismi olarak adlandırılabilir.

Pulis taraftarlar tarafından da oldukça sevilen bir isim öyle ki kendisi için bir rap şarkısı bile bestelenmiş durumda:

http://www.metacafe.com/watch/yt-t_x4XzBnrww/the_tony_pulis_rap/

Neticede Pulis için bir taktik dehası demek zor fakat elindeki malzemeden çok güzel yemekler yapması ile meşhur bu ahçının tecrübesi de dikkate alındığında Galli teknik adam Beşiktaş için başlıbaşına olumsuz bir unsur.

Britannia Stadı

Boyutları, atmosferi, ateşli taraftarları ve hatta beleş tepesi ile Britannia Stadı, adeta İnönü Stadı’nın İlgiltere versiyonu. Bu da demek oluyor ki bizim statlarımız konuk takımlar için zaman zaman ne denli ürkütücü olabiliyorsa Britannia Stadı’nın da bugün Beşiktaş üzerinde bu denli olumsuz bir etki oluşturması kuvvetle muhtemel.

Stoke City’nin bu stadı kullanmaya başladığı 1997’den beri performansında ciddi bir yükselme gözleniyor ki bunun en önemli sebeplerinden biri iç saha maçlarında alınan başarılı sonuçlar. Bu nedenle bu akşam Beşiktaş’ı Stoke on Trent’te,  güzel ama güzel olduğu kadar da rakipleri olumsuz etkilyen bir stat ve taraftar topluluğu bekliyor olacak.           

Önemli Oyuncular

Stoke City’de akla ilk gelen isim Peter Crouch olabilir fakat tecrübeli golcü kadronun en önemli oyuncusu değil. Nitekim, Bosnalı kaleci Begoviç, savunma göbeğinde oynayan Shawcroos ve Woodgate ile sağ ve sol açık mevkilerindeki Pennant ile Etterington görevlerini gayet başarı ile yerine getiren isimler. Dolayısı ile Stoke City gol atmaktan ziyade gol yememe konusunda başarılı olan bir ekip. Zaten 4-0 kaybettikleri Sunderland maçı bir kenara bırakılırsa Potters oynadığı 7 maçta kalelerinde sadece 3 gol görmüş durumda.

Yalnız Stoke City’nin savunmacılarının önemli isimler olarak öne çıkmalarında onların savunmadaki dikkatleri kadar takımın hücumların adestek vermeleri ve hatta gollerine imza atmaları da önemli bir rol oynuyor. Bu nedenle Beşiktaş bir yandan rakip forvetlerine konsantre diğer taraftan da özellikle duran toplarda savunmadan ileri çıkan bu isimlere karşı son derece dikkatli olmak durumunda.     

Dezavantajlar

Stoke City’nin Beşiktaş karşısındaki en büyük dez avantajı temsilcimize göre Avrupa kupası tecrübesinin yok denecek kadar az olması. Hoş bu durumu takımlarımız her zaman avantaja çevirmeyi başaramıyor ama yine de nerede ne şekilde kendini göstereceği belli olmayan tecrübe faktörü kesinlike temsilcimizin yanında olacak.

Her ne kadar önemli oyuncuları olsa da Stoke City’nin kadrosunun Beşiktaş’tan daha iyi olduğunu söylemek imkansız. Zira Quaresma gibi sonucu her an değiştirebilecek bir yıldız veya Simao kadar yetenekli bir oyuncu Pulis’in kadrosunda bulunmuyor. Dolayısıyla iki takımın kadrosu karşılaştırıldığında ev sahibinin savunması, Beşiktaş’ın ise hücüm hattı ön plana çıkarken genel anlamda güçlü olan bizim temsilcimiz.   

Sonuç

Sonuçta Beşiktaş bu akşam zor bir deplasmanda, ateşli taraftarlar önünde; zor gol yiyen ve ne yaptığını bilen bir rakibe karşı mücadele edecek. Bu nedenle aslen genel kadro kalitesi ve tecrübe açısından rakibe karşi üstün olunsa da Beşiktaş’ın bu deplasmanda öncelikle bir puanı hedeflemesi ve bilinçsiz ataklar yapmak  yerine savunma tedbirlerini ön planda tutarak aradığı golü bireysel çabalara bırakması daha doğru olacak gibi görünüyor.

Her iki tarafın artıları ve eksileri düşünüldüğünde beraberlik bu maçta iki takım için de normal ve kabul edilebilir bir sonuç olacakken eğer bir takım galip gelecekse bu ev sahibi değil güçlü kadrosu ile Beşiktaş olmalıdır.