Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Nisan '09

 
Kategori
Haber
 

Şu "Gazetecileri" keseceksin…

Şu "Gazetecileri" keseceksin…
 

Bu ampul "Patlak" ama farkında değiliz...


Yetmez…

Hepsini toplayıp <ı>“Ergenekon çuvalının” içine tıkacaksın…

Yetmez… Yüreğin soğumaz, yatıracaksın çağın[1] başına, kıtır kıtır kafalarını keseceksin ki yüreğin soğusun.

Nasıl olsa ben <ı>“Gazeteci” sıfatını taşımıyorum. Evet, yazıyorum ama yazmamdan dolayı her hangi bir maddi çıkar elde etmiyorum… Sadece <ı>“Milliyet Blog”da yazmanın keyfini çıkarıyorum.

Yani… Kıtır kıtır kesilecek <ı>“Kafalar” içinde benim kafam yok. Ben sadece <ı>“Sade vatandaş” sıfatıyla görüşlerimi <ı>“Düşünce özgürlüğü çerçevesinde” belirtmekle yetiniyorum. Bir başla bakışla, benim yazdıklarıma, bir takım <ı>“Milli iradeden” birinin görüşlerinin <ı>“Milliyet Blog” yoluyla yansıması diyebilirsiniz.

Bugünün internet sayfalarından takip ettiğim kadarıyla gazeteciler, başbakanın meclis gurup toplantısında yaptığı konuşmayı ele almışlar ve yola düşmüşler.

Ne demiş başbakan?

<ı>“Yargı bağımsızdır…”

<ı>“Milli iradeye saygılıyız…”

<ı>“Küresel kriz Türkiye’yi teğet geçti…”

<ı>“29 Mart seçimlerinden başarıyla çıktık…”

Bir de çaktırmadan bu kez Azerbaycan’dan gelen kadın milletvekillerine yüklenmiş…

<ı>“Yanlış siyaset yapıyorlar…”

Ne var bunda?…

Siz Türkiye’de bugüne kadar söylediği, yaptığı ve gerçekler birbirinin üzerine oturtan kaç başbakan, kaç siyasetçi gördünüz? Başbakan da onlardan biri işte, ne var bunda?

Böyle düşünsek asabiyet katsayımız artmayacak. Şu güzelim baharı karşılarken, tertemiz havada, dallardaki çiçekleri, parklardaki laleler, güleri seyrederek, ağaçların o dalından bu dalına telaşla uçuşan kuşların seslerini dinleyerek ya da denizin kenarında oturup dalgaların sesi ile mutlu olacağız.

Olmuyor bir türlü…

<ı>“Yargı bağımsızdır…” diyor başbakan, ama görüyoruz ki her gün siyasallaşıyor. Bu kez <ı>“İstek vakfı”nın askeri bölge içinde kalan ve girişi bile yasak olan arazisinde cephane bulunmuş. Kim ihbar etmiş, nasıl ihbar etmiş belli değil. Ancak belli olan bir şey var, arazi <ı>“İstek vakfı”na ait… O zaman koy <ı>“Ergenekon çuvalı” içine.

<ı>“Milli iradeye saygılıyız…” demiş, ama bakın KKTC’deki seçimde ortaya çıkan <ı>“Milli iradeye” nasıl kafa tutuyor?

<ı>“Biz orada KKTC Cumhurbaşkanı’nın elini zayıflatacak her hangi bir adımın hiçbir zaman yanında olamayız, bunu açıkça söyleyeyim.”

Devam etmiş ve demiş ki <ı>“Küresel kriz Türkiye’yi teğet geçti…”

Peki, işten çıkan işçilerin kapılarının önünde bekledikleri, kimi kapalı, kimin duvarında <ı>“Satılık” levhası bulunan ve işçi sendikalarının yazdığı <ı>“Açık mektup”la dikkatler çekilmeye çalışılan tekstil sektörünün durumu ne? İşçinin, emeklinin, esnafın, sanayicinin durumu ne?

Yetmemiş <ı>“29 Mart seçimlerinden başarıyla çıktık…” demiş…

Sanırım başbakan %38 rakamının %47 rakamından büyük olduğunu gösteren yeni bir matematik sistemi geliştirmiş.

Gelelim Azerbaycanlı milletvekillerinin davranışına. Onlara da <ı>“Yanlış siyaset yapıyorlar…” demiş.

Sanırım NATO genel sekreterliği için önce <ı>“Veto” ettiği, sonra da <ı>“Söz aldık” diye vetosunu geri çektiği Danimarka başbakanı, söylediklerini yerine getirdi de bizim haberimiz olmadı.

Sanırım NATO <ı>“Genel Sekreter Yardımcılığı” görevi Türkiye’ye verilecekti, galiba veriliyor da bu gazeteciler, kafası kıtır kıtır kesilecek gazeteciler <ı>“O da olmuyor” diye haber yapıyorlar…

Yok arkadaş, keseceksin kıtır kıtır bu gazetecilerin kafasını, yatırıp da çağın başına…

Şu güzelim baharı karşılarken, tertemiz havada, dallardaki çiçekleri, parklardaki laleler, güleri seyrederek, ağaçların o dalından bu dalına telaşla uçuşan kuşların seslerini dinleyerek ya da denizin kenarında oturup dalgaların sesi ile mutlu olacağımız yerde…

Olmuyor bir türlü…

Hep bu <ı>“Gazeteciler” tayfası yüzünde, bir rahat vermiyorlar…

Ben, bu güzelim baharın gelişini huzur içinde karşılamak istiyorum.

Ne çare ki olmuyor, olamıyor…

Başbakan’ın bunda ne kusuru, suçu ve de kabahati var ki?

Değil mi?

<ı>22 NİSAN 2009


<ı>[1]<ı> Çağ: Hamam, duş, banyo, mezbaha vb. yerlerde atık suyun akmasını sağlayan delik.
 
Toplam blog
: 146
: 576
Kayıt tarihi
: 17.01.09
 
 

Yazacak belki bir çok şey vardır, ancak sadece "Yazmak en büyük tutkum" desem!... Sonrasında da zate..