Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Nisan '21

 
Kategori
Üniversitelinin Sesi
 

Suç Mahalli

Suç mahalli

Geçenlerde izlediğim bir Fransız filmi suç mahalli adı altında vizyona girmişti, bu film bir bölgede sık sık yapılan suçları araştıran bir polis teşkilatını anlatıyordu.

Filmin en önemli bölümü hiç şüphelenmedikleri kişiler tarafından gerçekleştirmiş olmasıydı. Film doğal olarak kurgu ürünü olan bir yapıttır, yalnız konusu muhtemelen gerçek hayattan mülhem olması gayet tabidir.

Bunu yazmamdaki maksadım suçları yada suçluyu ararken daha önce vardığımız yargılardan ve kanaatkerden  daha doğrusu ön kabullerimizden kurtulmamız içindir.

Kanunlar gayet tabi olmalıdır, özellikle devlette görev alacak olan kişilerin yetkilerini tanımlamak içinde elzemdir.

Gümümüz dünyasında şehirleşme hayatının artması ile artan sorunların çözümü her zaman yazılı metinlerden (norm) ararsak her zaman sağlıklınetice vermeyeceğini düşünüyorum.

Son zamanlarda çokça tartışılan İstanbul anlaşması yürürlükten kaldırıldı, İstanbul sözleşmesinde en tartışılan maddelerin başında kadının şahitliğinin esas alınma meselesiydi.

Yukarda bahsettiğim filmde suçu itiraf eden iki kadın olayı anlattıklarında birbirlerini yalanlamaları ve birbirlerinin söyledikleri ve işledikleri fiili düzeltmeleriydi.

Yani kendilerinin yapmış, daha önce üzerinden çalıştıkları bir olayı anlatırken düştükleri  çelişkiler idi.

Halbuki ortada bir cürüm var ve bu olayın failleri o iki kadındı.

Hukuk kişisledir yani birey içindir, pozitif ayrımcılık hukukta kabul edilemez, peki haksızlığa uğramış erkeklerin mağduriyetlerini kim savunacak?

Bir toplumda bir kesimin mağduriyetini fazla olması onlara özel hukuk maddeleri hazırlamayı gerektirmez. Önemli olan var olan her iki kesimde de asgariye indirmektir.

Toplumda asayişin tam manasıyla tesisi bireylerin ahlak seviyelerinin yükseltmesiyle çözüleceğine kanaatindeyim, ahlakta zafiyet varsa norm pek fazla etkili olacağına inanmıyorum.

Mahkemeler toplumu cezalandırmaya değil, tam tersine önce adaleti tecelli etme daha sonda ıslah etme yolunu tercih etmesidir.

Birde toplumun  genel kabulleri varken bunlara alternatif yada  kabul edemeyeceği herhangi bir norm düzenlemesi kabul görmez, etkili olacağına ihtimal vermiyorum.

Toplumu hafife alan ve toplumu dışlayan her kim olursa olsun kendi siyasi yada ekonomik sonunu getireceğini bilmesi gerekir.

Adalet herkes içindir….

 
Toplam blog
: 57
: 83
Kayıt tarihi
: 10.09.20
 
 

Bilimsel olarak yaklaşan, Tarihte ve günümüzde yaşananları kanaatine ve vicdanına uyarak yorumlayan..