Süleyman Demirel 91 yaşında öldü

 

Süleyman Demirel (1924-2015) en sonunda hayatının sonundaki parantezi kapatarak öteki dünyaya gitti. Allah rahmet etsin. 

 

Demirel Türk siyasi hayatında fenomen bir insandı. İsparta’nın bir köyünden çıkan “Çoban Sülü”  sosyal hayatta ve siyasette hızla yükselebilmiş ve sosyal basamakları birer birer alarak ta Cumhurbaşkanlığına yükselebilmiş ve Orada  7 yıl Cumhurbaşkanlığı yapmış Mühendis bir insandır. Aslında , o da İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Necmettin Erbakan’la birlikte yetiştirdiği muhafazakar kanattan bir devlet adamıydı ama hiçbir zaman karısının kafasını örtmeyi düşünmedi. Buna teşebbüs dahi etmedi. O varolan Demokrasiyi olduğu gibi benimsedi ve Demokrasinin bittiğini söyledikleri zaman şapkasını alıp gitti , fakat Başbakanlığa  defalarca geri döndü ve yaşadığı sürece girdiği hiçbir seçimi kaybetmedi.

 

Sayın Demirel , bir çok lakabı vardır. Köylülüğü dolayısıyla “Çoban Sülü” diye bilindiği gibi, Türkiye’ye kazandırdığı sayısız barajlar dolayısıyla aynı zamanda “Barajlar Kralı” diye de bilinirdi.

 

Sayın Demirel bir çok “koalisyon”a girdi çıktı. Bunları umur etmedi; ve koalisyonları Türk Demokrasi hayatının doğal parçaları olarak kabul etti. Türkiye bir bakıma su sorununu çözümlediyse; Fırat ve Dicle üzerinde sayısız barajlar varsa ; GAP diye anılan barajlar ve elektrik santralleri birbiri ardına yapıldıysa; bunların planlanmasında ve yapılmasında Süleyman Demirel’in çok rolü olmuştur. İster iktidarda olsun, ister muhalefette hiçbir zaman bu planlanan barajların gerçekleştirilmesi düşüncesinden vazgeçmedi.

 

Kendisi bir bakıma Adnan Menderes’in güvendiği ve  31 yaşında Sular İşleri Genel Müdürü yaptığı  Türkiye’nin  harika beyinlerinden biridir.

 

Süleyman Demirel’in çok güçlü bir hafızasının olduğu ve bir dostunu hiçbir zaman unutmadığını  gösteren sayısız örnekler vardır. 

 

Süleyman Demirel bir bakarsın  Türkiye’nin falan köyünde tanıdığı bir arkadaşını, dostunu telefonla her zaman arayabilirdi. Her zaman onlarla hoş sohbetlerde bulunduğu bilinir.

 

Bu günden sonra artık Sayın Demirel’in hayatı didik didik edilecektir.  Her ayrıntısı üzerinde çeşitli yazılar, kitaplar yazılacaktır. Mutlaka çok iyi bir şekilde değerlendirilmesi ve eleştirilmesi gereken bir insandır.. Çünkü bir bakıma bu günkü Türkiye’nin temelleri onun zamanında atılmıştır. 

 

O da bir bakıma “Proje”  Başbakanlarından biridir.  Su İşleri’nde çalışırken, yetenekleri Menderes tarafından görülmüş ve ABD’lerine gönderilmiştir.  Oradan döndükten sonra çok kısa bir süre sonra hızla AP içinde yükselerek seçimlere girmiş ve  7 farklı hükümette toplam 10 yıl 5 aylık bir süreyle başbakanlık yapmıştır. Bu süre Türk siyasi hayatında az bir süre değildir. 

 

Siyasetten ayrıldıktan sonra bile hep akıl danışılan, hep fikirlerine başvurulan bir insan olmuştur. 

 

Türk halkı tarafından onun şapkası uğurlu sayılmış, o bakımdan Demirel halkın arasında iken şapkasını kaptırmamak için çok mücadeleler vermiş; bilmem kaç kere şapkasını değiştirmiştir.

 

Süleyman Demirel’in hayatını anlamak ve anlatmak böyle bir yazıyla hiçbir zaman kolay olmayacaktır. Onun düşüncelerini anlamak ve değerlendirmek için belki de Süleyman Demirel’den kalan notların, dosyaların incelenmesi gerekir.  Gerçi kendisinin hayattayken çıkardığı “Ulusal Siyaset Kavgası” adlı bir kitabı vardır ama bundan böyle onun üzerine bir çok kitap çıkacaktır. Çıkması da gerekir. Çünkü Süleyman Demirel anlaşılmadan, çözümlenmeden, bu günkü Siyasi Hayat’ın ana eğilimleri anlaşılamaz.

 

Mevlam yakınlarına , dostlarına sabırlar versin. Allah rahmet etsin.