Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Aralık '09

 
Kategori
Siyaset
 

Sultan Galiyev ve Mustafa Suphi neden öldürüldü?

Sultan Galiyev ve Mustafa Suphi neden öldürüldü?

19.yy sonları ve 20.yy başlarında; tüm Dünyada emeğin örgütlü mücadelesinin kavrandığı dönelerdir. Emek sermaye çelişkisinin sosyolojik boyutlarının ve ideolojik karşılığının şekillenmeye başladığı dönemlerdir. Rusya’da Lenin’in liderliğinde örgütlemeye çabalayan Rus emekçileri henüz ortaya bir varlık koyamadığı 1900-1909’da bütün Dünya; Amerika’da Sosyalist devrim gerçekleşti gerçekleşecek gözüyle bakılıyordu. Oysa 1888 Amerikan madenci grevlerine karşılık kurulan milis kuvvetleri, katliamla grevleri bastırıyor, sermaye asker dışında kendi silahlı örgütüne (milis kuvveti) sahipti.

Bu dönemde Rus işçi hareketi;

Vladimir İliç Lenin (1870 - 1924),

Lenin, 1917'nin Nisan ayında Petrograd'a vardı ve hemen arkasından "Nisan Tezleri"ni yayımladı. Bu son yayını ile Bolşeviklerin lideri konumu sağlamlaştı. ülkeden uzak kalması nedeniyle Bolşeviklere muhalefet artmıştı. Hatta Lenin'nin Almanya'dan destek aldığı bile ortaya atılmıştı. Bu iddialara yanıt vermek için 17 Temmuz 1917'de Lev Troçki, Lenin'i savunan bir konuşma yaptı.
Temmuz ayında meydana gelen başarısız bir Bolşevik ayaklanmasından sonra güvenliği nedeniyle Finlandiya'ya gitti. fakat kısa bir süre sonra devrim hareketine devam etmek için gizlice Petrograd'a döndü. 24 Ekim 1917'de Petrograd'daki Kışlık Saray, Lenin ve adamları tarafından ele geçirildi. Böylece Çarlık yıkılmış ve Bolşevikler iktidarı ele geçirmiş oldu. Gerçekleşen sosyalist devrim, Sovyetler Birliği'nin kurulmasıyla neticelendi.

Josef Stalin (asıl adıyla İoseb(Yusef)Vissarionoviç Cugaşvili) (1879 - 1953),

1895 yılında Çarlık Rusyası'na karşı kurulmuş Marksist gizli bir kuruluşa girdi. 1898 yılına kadar olan dönemde Marksist düşünce gruplarıyla birllikte Karl Marx ve Friedrich Engels'in manifestoları üzerinde çalıştı. Aynı yılın Ağustos ayında bu grupları birleştirmek için programlar hazırlamaya başladı ve Gürcistan Sosyal Demokrat Organizasyonu'na katılarak burada Ketshoveli ve Tsulukidze ile birlikte çalışmalarına devam etti. Burada yasal yollardan bir devrimin gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceğine dair ilk muhalefet grupları oluşmaya başlamıştı.

Lev Davidoviç Troçki aslında Leon Davidoviç Bronştayn7 Kasım1879 Janovka, Ukrayna doğdu; 21 Ağustos1940 Coyoacán, Meksika öldü)

Altmış üç yıl önce, 20 Ağustos 1940’da, Meksika’da sürgünde yaşayan bir Bolşevik, Stalinist bürokrasinin bir ajanının hunharca suikastının kurbanı oldu. Ertesi gün 21 Ağustos 1940’da akşam saat 7:25’te son nefesini verdi. Katil elindeki buz baltasıyla vurduğu darbeden hemen sonra kurbanının sessizce yere yığılacağını ve kendisinin de hiç kimsenin haberi olmadan odadan çıkıp gideceğini hesaplıyordu. Nitekim evin dışındaki sokağın köşesinde, katilin annesi ve annesinin sevgilisi olan operasyondan sorumlu bir GPU (Sovyet istihbarat örgütü, daha sonra KGB adını alacaktı) ajanı bir araba içinde kendisini bekliyordu. Ne var ki, katil hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaştı. Buz baltasının darbesiyle kafatasında derin bir yarık açılmış ve beyni büyük hasar görmüş kurban “korkunç ve kulakları yırtan” bir çığlık atarak ayağa fırlamış, çalışma masasının üzerindeki nesneleri katile fırlatmaya başlamıştı. Ardından kendisi de katilin üzerine atılarak onunla boğuşmaya başladı. … Ekim Devriminin mimarı olan Bolşevik kuşağın son temsilcisi, Troçki, Stalinist bürokrasiye karşı proleter dünya devrimi mücadelesine adadığı hayatının son kavgasını veriyordu.

Mir Seyyit Sultan Alioglu, daha cok Sultan Galiyev adiyla bilinir), (13 Temmuz 1892 - 28 Ocak 1940 Kazan).

Tatar halkının ve tüm Türk Dünyasının gurur ve iftihar kaynağı Büyük önder Mir seyit Sultan galiyev'in Stalin'in cellâdı, KGB (GPU Gizli Rus İstihbarat Servisi) ajanı Beria tarafından işkence ile öldürülmesine 28 Aralık 2006'da 66 yıl doldu. Böylece Gürcistan Yahudi'si Beria, Rusya Ekim İhtilalinde Lenin'den sonra İkinci önder olarak sayılan Mirseyit Sultangaliyev'i öldürmekle Siyonistlerinin öcünü almak istedi. Aslında Yahudiler, Rus çoğunluğunun himayesi altında, Müslüman Türk rekabetinden kurtulmak için her türlü pis oyunlarını oynamak istediler. Ama amaçlarına ulaşamadılar. Siyonistler. Mirseyit Sultangaliyev, Ekim İhtilaline inanmış komünist olarak aktif katıldı ve kendi idealine içten bağlı kaldı. Ne var ki, Rus, Yahudi, Ermeni ve Gürcü komünistlerinin yönetici kesimi, Tatar-Türk-Müslüman yöneticilerini çekemediler.

Mustafa Suphi

1915’te Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin Bolşevik kanadına girdi. 1917 Ekim Sosyalist Devrimi’nden sonra, Moskova’ya gitti. Tatar-Başkırt devrimcileriyle birlikte Yeni Dünya gazetesini çıkarmaya başladı. 25 Temmuz 1918’de Moskova’da toplanan Türk Sol Sosyalistleri Birinci Kurultayı’nın örgütçülüğünü ve yöneticiliğini yaptı. Kurultaya katılan grupların birleşerek oluşturduğu örgütün başkanı seçildi.

Moskova’da düzenlenen Müslüman Komünistler I. Kongresi’nde Halk Komiserliği’ne bağlı olarak kurulan Doğu Halkları Merkezi Bürosu’nun Türk Seksiyonu Başkanı oldu. Aralık 1918’de Petrograd’da yapılan Uluslararası Devrimciler Toplantısına ve Mart 1919’da Moskova’da toplanan III. Enternasyonalin birinci kongresine Türk delegesi olarak katıldı. I. Dünya Savaşı tutsaklarını Türk Kızılordu Birliği olarak örgütledi.

10 Eylül 1920’de Bakü’de toplanan Birinci ve Umumi Türk Komünistleri Kongresinde yapılan seçimlerde TKP’nin başkanı oldu.

Mir seyit Sultan galiyev’in sekreterliğini yaptı. Lenin’in önderliğinde gerçekleşen Rus devriminin üçüncü adamı durumundaki Sultan Galiyev ile birlikte Kafkas Müslüman Türk halkını temsil ve örgütleyen adamlar olarak tarihe geçtiler. Ancak Lenin Ve Satlin; Sosyalizmin Marks’ın ortaya koyduğu çizgisinden çıkması, Dünya işçi sınıfının kardeşliği ve birliği tezinin yerine Rus işçi sınıfının kardeşliği ve birliğini koymaları bu iki Türk devrimciyi bu hareketle ters düşürdü. Troçki, Sultan Galiyev ile aynı çizgide görülürken ikisininde akıbeti aynı olmuştur.

Bu bilgiler ve gerçeklere rağmen; devrimcilerin kendilerini tasnif ederken neden Marksist-Leninist olarak tanımladıklarını anlamak çok zor. Lenin ve Satlin aslında Marks’ın çizgisinin dışına çıkarak Rus Devrimin kısa ömürlü kalmasının zeminini hazırlamışlardır. Bu duruma itiraz eden; Troçki, Sultan Galiyev, Mustafa Suphi’ler bir şekilde ortadan kaldırılmıştır.

Rus devriminin 1917’de gerçekleşmesi sonrasından Dünya kamuoyunda meydana getirdiği şaşkınlığın son derece bilimsel bir nedeni olmalı.

Dünya işçi sınıfı mücadelesini Rus sınırları içinde hapsetmek gibi mesela.

 
Toplam blog
: 191
: 540
Kayıt tarihi
: 01.06.08
 
 

Yerel bir gazetede yazıyorum. Okumayı severim, şiir okumayı severim. Emekli işçi olarak sosyal ak..