Suriye’ye de bayram geldi mi?

Ve bütün İslâm âlemine!

Bayram Namazı hutbesinde, imam, bayramın güzelliklerinden bahsettikten sonra sözü Suriye’ye getirdi…

Anladığım kadarıyla, “hutbe”ler merkezden gönderiliyor. Diyanet gönderiyor ve ülkenin bütün camilerinde aynı metin okunuyor.

Bu metinde sadece Suriye yoktu, yanında, Kafkasya’daki, uzak Asya’daki, Balkanlardaki ve bilhassa Afrika’daki Müslümanlar da vardı…

İslâm âleminin içinde bulunduğu sefalet, bu coğrafyada dökülen kan ve esaret dile getirildikten sonra, imam, “Acaba bayram yapmaya hakkımız var mı?” sualini sordu!

Suriye özelinde ise, Türkiye’ye gelen sığınmacılardan bahsetti… “Onlara ‘ensar’ olabildik mi?” sorgusunu zihinlere astı!

Televizyonlar, Suriyeli göçmenlerin durumunu gösteriyor… Çoğu hallerinden memnun gibi gözüküyor ve Türk devletine duacı olduklarını söylüyorlar…

Lâkin şartlar ne kadar iyi olursa olsun, evinden-yurdundan uzakta bayram, bayram mıdır?

x   x   x

Öte yandan, Suriye içinde vaziyet nasıl?

Kavgaya, çatışmaya “bayram arası” verdiler mi?

Kan, geçici de olsa durdu mu?

Arife günü gelen haberler dolayısıyla bu soruya müspet cevap veremiyoruz.

Sınırımıza 2 kilometre mesafede patlayan bomba yüklü araç; Euronews’e göre 22, Kanal D’ye göre 39 can aldı.

Şimdi, Kurban Bayramı sabahındayız…

Temennimiz, hiç olmazsa bayram bilançosunun arifedeki can kayıplarıyla sınırlı olması… Bayramda bari kan dökülmemesi…

Tarafların, şu 4 günlük “Bayram” süresince düşünceye dalmaları…

Kendileri ve “hasımları” hakkında tefekkür etmeleri…

Bayram’ın "hoşgörü" ve “barış” ikliminden etkilenmeleri…

Ve bu duygularla kendilerine gelmeleri…

Biz ne yapıyoruz diye kendilerini sorgulamaları…

“Barışçı” bir üst bilince geçebilmeleri…

“Barış” ve “müzakere”ye meyletmeleri…

“Müslüman” olduklarını ve bilhassa karşılarındakilerin de “Müslüman” olduğunu hatırlamaları…

Müslüman’ca hareket etmeleri…

x   x   x

Eğer bayram bunu sağlarsa…

İşte, o vakit, Suriye’ye de,

İslâm âlemine de gerçekten bayram gelmiş olur!

Duacıyız!

x   x   x

DAVA

Hiç sıkılmaz mısın Hazreti Peygamber’den,

Ki uzaklardaki bir mümini incitse diken,

Kalb-i pâkinde duyarmış o musibetten acı,

Sizden elbette olur ruh-ı Nebi davacı.

Mehmet Akif ERSOY