Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

04 Mart '08

 
Kategori
Doğal Hayat
 

Suyun Büyük Mucizesi

Suyun Büyük Mucizesi
 


Günlük yaşantımızda önemli bir yere sahip olan ve jeolojide "kalte" adı verilen bildiğimiz taşlar, Yer' i oluşturan maddeler içerisinde katı olanlarıdır. Yerküre bunlardan gaz halinde olanlarını yerçekiminin yardımıyle kendi çevresinde alıkoymaktadır. Fakat Yer' in bileşiminde sıvı maddeler de vardır.

Yeryüzündeki birçok madde sıvı haldedir. Bunlardan ancak bir tanesi ki, oksijenle hidrojen karışımı olan su, doğada bol miktarda bulunur. Bir gezegenin ne denli değişik ısı bölgelerinde bulunabileceğini bir düşünün... Bu ısı eksi 270 derece gibi korkunç bir soğuk ile birkaç bin derecelik bir cehennem sıcaklığı arasında değişebilir. Oysa suyun sıvı halde kalabilmesi için ısının çok düşmemesi ve çok yükselmemesi gerekir. Zira hepimizin bildiği gibi bu iki durum, suyun donma ve kaynama halleridir. Bu gezegenin, üzerindeki suyun sıvı halde kalabileceği ısı bölgesinde bulunma olasılığı, kolayca anlaşılacağı gibi, pek azdır. Bunu ayrıca şundan da anlıyabiliriz ki, güneşin etrafındaki dokuz gezegenden yalnız ikisinde, Dünya' da ve Mars' ta su bulunmaktadır.

Lâkin, bir gökcisminde su olmasının bir başka koşulu daha vardır... Su moleküllerini yüzeyinde alıkoyabilmesi için o gökcisminin yeteri kadar büyük, dolayısıyla çekim gücünün kuvvetli olması gerekir. Bu sebeple, bizimkinden daha küçük bir gökcismi olan Mars gezegeninde hemen hiç su kalmamıştır. Ay' da ise uzun zamandan beri su yoktur. İşte bu nedenle Yer, güneş sisteminde suya sahip olan tek gezegendir.

Yer kabuğunda suyun çok önemli bir yeri vardır... Bu kabuğun çukur bölgelerini doldurarak denizleri ve gölleri meydana getirir; güneşin etkisiyle buharlaşarak bulutları oluşturur; yağmur ya da kar şeklinde yine yer kabuğuna döner; çağlayan, nehir, ırmak şeklinde akar; bütün bu su akıntıları toprak döküntülerini kıyılara taşır, denizin dibine sürükler ya da toprağın üzerinde buz şeklinde kalarak, buzul şeklinde birikerek, bir kazma gibi değil de bir eğe gibi, en sert kütleleri aşındırarak yeryüzünde yıkıcı bir rol oynar.

Bununla da kalmayıp, yerin alt tabakalarına sızarak orada birçok minerali eritir ve onların yeniden billurlaşıp yeni kütleler meydana getirmesini sağlar. En sonunda biriktirdiği denizlerin yüzeyinde bir kere daha buharlaşır ve yağmur, toprağa sızma, ırmaklar, deniz ve yine bulutların oluşmasından ibaret o eşsiz düzen yeniden başlar.

Suyun, küremize şekil vermekten, havanın iyi ya da kötü olmasını sağlamaktan daha da önemli bir rolü vardır... Su, hayat demektir!

Hayatın tarifi tam olarak yapılamamakla beraber, susuz bir hayatın olamayacağı kesinlikle bilinmektedir. Canlı varlıklardaki o karmaşık kimyasal alışverişler ancak sıvıların içerisinde meydana gelir. Su tüm vücudumuzun olduğu kadar vücudumuzdaki sıvıların, bilhassa kanın da anamaddesidir. Sudan yoksun kalan herhangi bir canlının yaşama olanağı yoktur. Bunun aksine hayatın en canlı, en hareketli, en verimli, en fazla olduğu yer sulardır; özellikle de ılık sulardır. Zaten hayat önce suda başlamamış mıdır?

Susuzluğumuzu gideren, serinliğiyle bizleri canlandıran, banyo yaparken bütün derimizi okşayan, sıcaklığıyla içimizi ısıtan, vücudumuzu yumuşak kollarıyla sarıp taşıyan, içerisinde yüzdüğümüz suyu hepimiz severiz. Dağdaki kayaların üzerinden sıçrayarak yuvarlanan ve binlerce billur tanesini üzerimize sıçratan bir çağlayanı seyretmeye doyabilir miyiz?

Lâkin şimdi, hayat denilen o büyük mucizeyi yarattığını öğrendikten sonra, suyu daha da çok sevmemiz gerekir. İşte bu sevgiyle bu nimetin kıymetini bilmeli, kullanırken israf etmemeliyiz... Geçtiğimiz yaz döneminde çekilen sıkıntıdan ders çıkarmış olmalı, aynı hataları yapmamalıyız.

SUYUMUZA DEĞER VERELİM, LÜTFEN!

 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..