Tadımlık bunlar

Hani akacak kan nasıl durmazsa damarda...Durduramazsın gidecek olanı da... Gidecekse... Bırak gitsin, tutamazsın nasılsa.

***

"Kına yakılmış gibi yol yol parlar ellerimde boşluğun geri dönüşü olmayan izleri. Beyaz bir ata benzer, çiğner, ezer, geçer düşüncelerimin kıvrımlarından salına salına ölüm."

****

Çok ıssız buralar... O yüzden gayet net duyabiliyorum gönlümün feryadını. Kuyruklu yıldız, sen! Sana sesleniyorum... Çek üzerimden köşeli kırbacını. Dövme artık, ne olur dövme kan revan içinde kalan yüreğimi.

Issız buralar... Hem de çok ıssız.

***

Gözyaşlarımı silecek bir silgi arıyorum öncekini kaybettim, h ü k ü m s ü z d ü r."

****

Sahi hiç yalan söyledi mi dillerin senin ve yaramazlığın için sürdü mü annen ağzına acı biber?

Söylemedi de, söylemedi de. Sürmedi de, sürmedi de. Mahsuscuktan olsa bile söylemedi de, hiç yanmadı dilim, de.Ne olursun bir kez olsun şaşırt beni.
 

*****

Varsın aksın göz yaşlarım şelaleler misali, ne çıkar. Korkmuyorum boğulmaktan derinlerinde.

Nasıl olsa bir gün kalmayacak tek bir damla… Kuruyacak pınarları gözlerimin ve ağlayamayacak bebeği.

****

Hani diyorum günün birinde;

Yol yol çatlayan gönlüme merhem olup sarabilecek misin yaralarımı ve susuzluktan kavrulan dudaklarıma buse olabilecek, okşayabilecek misin tek bir tel kalmamış başımı o narin ellerinle.

Hayal bu ya… Oturdum gecenin yeisinin kucağına… bol bol kuruyorum işte.

****

"Ve ben… Yanından teğet bile geçmediğin mısraların kalbine yansımasının manasını anlamanı… Bekledim.

Anlamadın."

***

"Dudaklardan dökülen sözlerdir kalbimizden vuran, sevindiren ya da üzüntüye boğan."

****

Mutluluk çok uzaklarda değil. Çok yakın size. Yanı başınızda. Görmeyi bilmek gerek. Belki tavşankanı bir fincan çay da gizli mutluluk. Belki kızarmış ekmeğin kokusunda. Belki bir bebeğin ağlamasında. Gülmesinde belki de. Bir buket çiçekte muhtemelen. Yürekten gelen kocaman bir gülümsemede. Birkaç tatlı sözcük de. İçinizde bir yerlerde saklı. Tavan arasında unuttuklarımızın arasında belki de."

S.Unur Özdemir