Tahammülsüz ve Sabırsız Olduk

Anında doyumlu sonuç elde etmek isteyen bir toplum olduk, her şeyin çabuk, olumlu ve istediğimiz gibi olmasını istiyoruz.

Sakin kalma becerimizi kaybettik.

Çok hızlı yemek yeme, çok konuşma, çok hızlı araba kullanma, asansörün çabuk gelmesi,trafikte yeşil ışığın bir an önce yanması, bilgisayarın anında açılması gibi alışkanlıklarımız hep sabırsızlıktan ileri gelmektedir.

İsteğimizin tersi olduğunda ise giderek hayal kırıklığına ve sinirlenmeye başlıyoruz. İşte bütün bunlar sabırsızlığın işaretidir.

Cep telefonları, fotoğraf makineleri, e- postalar, ipod’lar bizi sabırsızlaştırıyor.

Bu teknolojilerle anında sonuca ulaşabiliyoruz ve bu da yaşamın diğer anlarında hemen sonuç elde etme iştahımızı kabartıyor.

Gönderilen bir mesaja anında cevap bekliyoruz, muhatabın müsait olmadığını, işlerinin yoğun olduğunu hesaba katmıyor ve sabırsızlanıyoruz.

İnsanlar birden fazla işi aynı anda yapmak istiyor, ama beyin aynı anda birkaç şeye yoğunlaştırılmış olamaz.

Aynı anda birden fazla iş yapmak odaklanma yeteneğimizi yıpratır. Bunun sonucunda da sorun çözme yargılama, sabırlı ve kararlı olma becerilerimiz zarar görür.

Sabırsız davranışların başlıca nedenlerinden biri de strestir.

Sabırsızlık hayal kırıklığı, sinir, hatta öfkeyle bağlantılıdır. Bu tarz duygular stres seviyemizi artır ki buda sağlığımıza zararlıdır.

Sabırsızlığın sağlık sorunlarını da etkilediği biliniyor.   

Sabırsız kişilerin obez olma ihtimallerinin beklemeyi bilen (sabırlı) kişilere göre daha yüksek olduğu bildiriliyor..

Sabırsız kişilerin ifa etmekle yükümlü oldukları işleri erteledikleri sonucunu ortaya çıkarmıştır.   

Sabırsız kişilerin aşırı alkol tüketimi nedeniyle gece geç saatte çıkan şiddet olaylarına karışma imkânı daha yüksek.

Sabırsızlık genelde yanlış kararlara sebep olduğu için para ve arkadaşı kaybetme sıkıntılarına neden olur.

Sabırsızlık bütçe imkânlarını aşmaya, aşırı derecede borçlanmaya sebebiyet veriyor. 

Evliliğe borçla başlayan çiftler hemen, hemen hiç borcu olmayanlara göre daha az mutlu oldukları sonucuna varılmıştır.

Hz. Süleyman Peygamber sabırsızlığı şöyle tarif etmiş;

“Yarışı hep hızlı olan kazanmıyor, savaşı yiğitler, yiyeceği hikmetliler, serveti anlayışlılar, itibarı da bilgililer kazanmıyor. 

Onların hepsi beklenmedik zamanda, beklenmedik olaylarla karşılaşıyor. İnsan da başına ne zaman ne geleceğini bilmez”  

Sabır, erdemin cesaretidir, umut etme sanatıdır, acelenin panzehiridir, bilgeliğin arkadaşıdır,

Sabrı öğrenmek de, sabır işidir, kuvvetin bir başka adıdır, sevinç kapısının anahtarıdır, güçten daha güçlüdür, gücümüzden daha çok şey başarır.

Sabır boyun eğmek değil, sabır mücadele etmektir, sabredenlere mükâfatı hesapsız olarak ödenecektir.( Hz Eyüp Peygambere ödediği gibi )

Sabır ağrıları dindiren, acı bir ot gibidir. Hem can yakar, hem de tedavi eder. (Mevlana)  

Sabırsızlık insanların en önemli kusurlarından biridir. Sabırsız oldukları için inisanlar cennetten kovuldular, tembel oldukları için geri dönemiyorlar.

Kontrol edemeyeceğimiz şeylerle ilgili kaygı çekmenin hiçbir faydası yoktur. Kaygılanmakla ömür uzatılmaz.

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN