Takdire Şayan

Başta İsrail'in Filistin topraklarının işgali konusu olmak üzere, herkes için özgürlük herkes için barış herkes için adalet herkes için huzur ve güvenli bir gelecek sözleriyle sonlandıran Erdoğan'ın BM toplantısındaki konuşmasını dün gece heyecanla izledim, zira konuşmasının küresel bağlamda Türkiye'nin önemini ve gücünü öne çıkarması gerçekten takdire şayandı.

Takdire şayandı ama ülke içine baktığınızda adalet kavramı içinde özellikle yargı sistemindeki yanlı uygulamaların sergilenmesi bizleri rahatsız etmektedir (bunu sadece ben değil köşe yazarları ve bilim insanları tarafından sürekli olarak dillendirilmektedir)

Yargı yasama ve yürütme sistemleri yanlı şekilde yürütülen ülkede barıştan özgürlükten huzur ve güvenli gelecekten söz etmek olduça güçtür.

Güvenli gelecekten söz etmek için, öncelikle yoksulluk sınırı altında geçimini sürdürmeye çalışan insan sayısı sıfırlanması gerekir.

Kısacası, gelir dağılımı dengesizliği tarih olmalıdır.

Erdoğan'ın terör ve 'Güvenli Bölge' konusu ve de Suriye ile mülteciler konusundaki küresel bağlamdaki çözüm önerilerini de mantıklı bulmamla birlikte şunu da söylemeden edemeyeceğim; yakın sınır komşumuz ve bir çok ticari iş birliği halinde olduğumuz Suriye Esat yönetimini sekiz yıl önce ben devirmeye çalışmadım. Dolayisiyle mültecilerin ülke sınırımızın içine girmelerini de ben sağlamamış oluyorum (insani olarak elbetteki sığınmacılara kucak açmak zorundayız bu başka bir konu)