- Kategori
- Gündelik Yaşam
Taksim Meydanı: Tacizcilere Açık
Sıcak ya da tam tersi soğuk bir günde bina, alışveriş merkezi gibi yerlerin inşaatlarında çalışanlar,
İnsanların daha rahat yolculuk yapmaları için yollarda çalışanlar,
Acil servislerde, hastalara müdahale etmek için yirmi dört saatten fazla bir süre boyunca nöbet tutan doktorlar, hemşireler,
Yediğimiz ekmeğin, içtiğimiz suyun, sütün kısaca gıdalarımızın üretiminde çalışanlar,
Her gün çalışanları iş yerlerine ya da sevdiklerine ulaştırmaya çalışan otobüs şöförleri, metro, tren makinistleri,
Herhangi bir işin hal olması için gerekli çalışmayı yapıp, sonunda raporları, evrakları bize hazırlayıp veren kişiler,
Sabah çayını, kahveyi getirenler,temizliği yapan hizmetliler,
Gördüğümüz yerde yol değiştirdiğimiz bizim atıklarımızı toplayan çöpçüler,
Kısaca her türlü olumsuz koşula rağmen evine ekmek parası götürmeye çalışanlar.
Diğer yanda belediyelerin halka sundukları konserler , şenlikler ya da yılbaşı kutlamaları. Kutlamalar da, konserler de yaşanılan birbirinden çirkin ve utanç verici olaylar, tacizler, laf atmalar,küfür etmeler,
Ülkeyi yönetenlere sormak gerekli. Bunca utanç verici olaylara neden olan tacizcilere mi açık olmalı Taksim Meydanı, yoksa bütün bir yıl boyunca alın teri ile çalıştıktan sonra kendi bayramını kutlamak isteyen işçi ve emekçilere mi?
Daha da komik olan başka bir konu ise “sendikaların ortamı gerdiğini” söyleyen valinin sarf ettiği sözlerle ortamı ne denli gerdiğinin farkında olamaması...
Bir yanda tacizcilere, yüz kızartıcı olaylara neden olan kişilere açık, diğer yanda işçi ve emekçilere kapalı bir meydan…Kısacası, tacizciyseniz meydan açık, emekçiyseniz kapalı
Ya da kısaca ayak-baş durumu
Şunu unutmamak gerek; 1 Mayıs 1977 ‘de meydana gelen kanlı olaylar,Taksim meydanında toplanan, Başbakan’ın “ayak takımı” dediği emekçilerin değil,emekçilere karşı olan sınıfın yaptığı saldırıydı.