Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Kasım '08

 
Kategori
Deneme
 

Taktığımız takılar!

Taktığımız takılar!
 

Düşleyen atlı http://mitellalter.de/forum/images/ava


…Hanım! Alev Hanım! Beni anladın mı?

-Anladım da; olmaz öyle şey! Arkamızdan teneke çalarlar!

…O da ne demek? Almancasını söyle!

- Söyleyemem yani tercüme edemem; anlamı bozulur!

…Tenekenin mi?

- Tenekenin değil ama yavaş, yavaş benim sinirlerim bozuluyor neden anlamak istemiyorsun biz de böyle bir adet yok! Dünyada da yoktur!

…Hiç olmazsa yaptığım şu listeye bir göz at! 1992 den 2008 e kadar tam 64 düğüne, 48 Nişan törenine, 8 kez kına gecesine konuk olmuşuz; kafan karışmasın diye bir tutam şekerle geçiştirilen nikâh törenlerini de bu listeye katmak istemedim lâkin bize en pahalıya patlayanlar da bunlar olmuş!

20 tane bilezik takmışız gelin hanımların kollarına! Badem şekeri karın doyurmadığından; üstüne her seferinde balıkçıya gitmişiz o da yetmemiş dondurmacıya…

-Lütfen konuyu toparla da noktamızı koyalım!

... Ben adetlerden korkmuyorum! Hakkımı istiyorum! Bu taktıklarımız bir nevi ödünç; günlük süt şişesi gibi geri dönüşümlüdür dememiş miydin?

- Demez olaydım!

…Ben anlamam! Sen önce şu listeye alıcı veya satıcı gözüyle bak! Lafımı bölme! Cazıma efendim..

-Efendi cazıma denir!

… Polemik yapmadan dinle! 64 tam, 48 yarım, 8 çeyrek 20 tane de altın bilezik!

Yaşasın! Biz ne yatırım yapmışız da haberimiz yokmuş! Bunlar bize geri dönmeli hemen dönmeli! Bak işte hesabı yaptım! Nasıl? Var mısın?

-Ne? İnanamıyorum! Haklısın adamım! Örf adet her zaman karın doyurmuyor da biz bunları nasıl geri alacağız! Faiz istemeyiz! Günah olur! Ne yapsak acaba?

…Oğlan derhal evlenmeli ara şunu hemen gelsin!

- Olmaz okulun bitmesine bir buçuk sene var!

… O kadar bekleyemem! Söyle gelsin! Sünnet töreni yapalım!

-Olmaz! Adamım sen de ne unutkan oldun! İki buçuk yaşında olayı kestik attık!

…Tören yaptığımızı hatırlamıyorum!

-Gurbet elde ne töreni yapacaktık! Sen uzman olacağım diye yüksek okullara gidiyordun; devlet bize öğrenci yardımı yapıyor; ben de günde üç beş saat çalışabiliyordum! Törene salona ziyafete o zamanlar nerden para bulacaktık!

…Neyleyim ben böyle zekâyı; her şeye kafan işliyor da buna bir çözüm bulamıyorsun! Karşıma geçmiş; şu acayip reklâmda olduğu gibi cık cık yapıp duruyorsun! Hatunum! Bir kez olsun kafanı maddi değerler için çalıştır!

Hadi ama nazlanma! Hahh buldun değil mi? Gözlerin çakmak çakmak…

-Utanıyorum!

…Utanma!

- Egomuzu kırarım diye korkuyorum!

… Korkma! Kulağıma söyle benim egom duymasın!

-(pıs pıs pıs) mührü zamana uğramaz sanırım!

…Hanım ne dediğini anladıysam…

- İşte canım! Onun kutlamasını yapalım! Servetimizi geri alalım!

“Uyan hatunum! Kötü bir düş gördün galiba! Elin ayağın titriyor! Ben sana hemen bir bardak su getiriyorum bekle hemen geliyorum”

“ Ne? Sadece bir düş mü gördüm ben! Şimdi de servetin üstüne bir bardak su içeceğim öyle mi? Kâbus! Kâbus bu! Lay lay lay la lay! Yârim nerde sen de o yürek! Bu kriz döneminde bize ilaç gibi gelecek mangırları toplayacak…”

“ Yetiştim hayatım! Ne dediğini duyamadım! Hangi ilacı istemiştin?”

19.Kasım. 2008

Bugün cömert günümdeyim!

İzmir’den ve benden inciler göndermek isterim!(Patentli)

Karşılıksız aşk: Yapay çiçek gibidir! Ne kokar ne de solar!

Düşler her zaman gerçek olsalar; cehennemden korkulmazdı.

 
Toplam blog
: 584
: 853
Kayıt tarihi
: 01.03.07
 
 

Dinleyenin olmadığı yerde anlatmanın önemi! Nasıl YAZAN oldum. 'Yalnız doğar, yalnız göçer' eskile..