Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ocak '17

 
Kategori
Güncel
 

Talihsiz martı

Talihsiz martı
 

matrak net


Geçen hafta , Trabzon’dan Talihsiz  Temel Yaşar Yazıcı’nın hikayesini anlatmıştık. Ama Temel’in resmini bulamamış onun yerine  Talihsiz Martı’nın resmini kullanmıştık. Ne yapalım yani.. Hikayeyi bilirsiniz…
 
Bir sünnetçi yeni bir dükkan açmış dükkanının üzerine “Sünnetçi Hüsnü Keskinbıçak” diye yazmış; vitrinine de bir tabak ve tabak içinde bir mum koymuş…
 
Arkadaşları gelmişler “Hayırlar olsun..” demek için : “Levhayı koymuşsun tamam. Ama camekana niye bir tabak içinde mum koydun ki birader?” diye sormuşlar.. Adam
 
“Peki, ne koysaydım..?” diye yanıtlamış…
 
Ben de ne yapayım. Talihsiz Temel’in resmini bulamayınca, Talihsiz Martı’nın resmini koydum. Ne var bunda…? Derken…
 
Sonra uyandık. Peki, bu Talihsiz Martı’nın öyküsü neydi ki..? Nerden çıkmıştı…
 
Şimdi olaya bakınız.
 
“Avusturalya‘da bir maç sırasında sahaya dalan martı topların hedefinde kaldı, Kalecinin çektiği şuta maruz kalan martı biranda sersemleyerek yerinde kalakaldı.
Maç Avusturalya da, Melbourne City ile Sydney FC arasında oynanıyordu, işte tam o sırada olan oldu, futbolcunun attığı şut zavallı martıya isabet etti.
Hakem sahada uçuşan martıları görse de maçı durdurmak istememişti, ancak futbolcunun şutuna maruz kaldıkdan sonra, kalecinin uyarısı ile maçı durdurmak zorunda kalmışlar.” (matrak.net)
 
Nedense, olmaması gereken yerlerde bu kuş mahlukatı avara kasnak gezer dururlar. Örneğin hava alanlarının belalı kuşlarıdır martılar,  leylekler ve diğer kuşlar. Hiç yer yokmuş gibi giderler alana konarlar; uçaklar havalanırken onunla birlikte havalanırlar, ondan sonra uçakların jet yakıt hücrelerine pat diye girerler… Sonra da ayıkla pirincin taşını… Böyle kaç tane uçak düşmüştür, tehlikeye girmiştir onun hesabını Hava Alanı Güvenlikçileri bilir. Ama az değildir…
 
Avustralya’da da bu hayvanlar  futbol sahalarına alışıkmışlar… Ve adeta futbolcularla birlikte  dolaşır dururlarmış sahada.. İşe bakın siz…
 
“Beşiktaş'ın eski futbolcularından Holosko ve Bobo'nun da formasını giydiği Syndey atağa kalkarken defans oyuncusu Ryall'ın attığı top zemine konan bir martıya çarptı. Syndey kalecisi Danny Vukovic ısrarla maçın hakeminden oyunu durdurmasını istedi. Pozisyonun devamında top oyun alanının dışına çıkınca maçın hakemi oyunu durdurdu. Vukovic hızla yaralanan martıyı saha kenarına taşıdı. Sağlık personelleri talihsiz martıya müdahale etti. Maçı durduran martı 20 dakika sonra uçmaya başladı. Vukovic'in bu hareketi özellikle sosyal medya kullanıcıları tarafından büyük alkış aldı.”(matrak net)
 
Eskiler “Bela mısın, şer misin?” derler ya… Bazı durumlarda bazı insanlar kapınıza gelir dayanırlar. Adeta bela aranırlar. Hiç yoktan maraza çıkarırlar… Hani, şeytanın : “Ölür müsün, öldürür müsün?” dediği cinsten…
 
Demek ki insanların da belalısı var, hayvanların da… Kaçsan kurtulamazsın, kovalasan gitmezler… Hay Allahım diye dua etsen, nafile…
 
Talihsiz Martı oradan çıktı. 
 
Sen sahanın ortasında dolaş dur… Belanı ara… Ondan sonra, bir futbolcunun şutuyla pat diye sakatlanıp, sersemleyip yere in… Olacak iş mi demeyin… İnsanların da, hayvanların da başlarına neler geliyor…
 
En iyisi belalardan kaçmak, uzaklaşmak. Ama bazen bela sizi arar bulur. 
 
Ama kaçmaktan, uzak durmaktan başka çare yok. Bir de önlemini önceden düşünmek gerekir.
Şimdi hava alanlarına  kuşları kaçıracak sirenler , top sesleri koymuşlar.. Bu sesleri duyan kuşlar uçup gidiyormuş. Ondan sonra da uçaklar havalanıyormuş…
 
Ne yapsınlar yani. Bütün kuşları kurşuna dizecek halleri yok ya… Korkutacaksın arkadaş… Bazen vurmaktan iyidir!
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..