Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ekim '11

 
Kategori
Sağlık
 

Tam gün çalışma

Tam Gün çalışma,  verilen  sağlık hizmeti karşılığında ücret almadan çalışmayı  sağladığı için hem hekimler hem de hastalar için, aslında doğru bir uygulamadır.

Doktorlar her zaman, toplumdaki en zenginin de en fakirin de eşit sağlık hizmeti almasından yanadır. Başka bir deyişle bundan yana olmalıdırlar. Eğer bu başarılamıyorsa zaten bu ülke sağlık hizmetleri açısında ileri bir ülkedir asla diyemeyiz. Sağlık açısından ileri ülke olmak, aslında bir ülkenin ilerlemiş olduğunun en büyük göstergesidir.

Bir ülkenin ileri bir ülke olduğunun en önemli göstergeleri, ekonomik göstergelerden çok önce, örneğin bebek ölüm hızıdır, anne ölüm hızıdır v. s.

Başka bir anlatımla, bir ülkede aynı ülkemizde olduğu gibi, eğer dünyanın başka hiç bir ülkesinde yapılamayan bir ameliyat yapılabiliyorsa, bu operasyonu yapabilecek cerrahlara sahip ve bunun için en gelişmiş araç-gereç de mevcutsa, bunu yapabilecek çok sayıda özel hastanesi de varsa sadece buna bakarak bu ülke sağlık hizmetleri konusunda çok ileri bir ülkedir denemez. Bu ameliyat, o toplumdaki en fakir insana da uygulanamıyorsa çok önemli bir sorun vardır demektir. Bu ülke asla sağlık konusunda ileri bir ülke değildir.

Hatta, örneğin  bu ülkede hala apandisit ameliyatı (hangi nedenle olursa olsun)  yapılamadığı için ölen insanlar da varsa bu ülke bırakın ileri bir ülke olmayı çok geri bir ülkedir bile diyebiliriz.

Bu konuyu çok daha açabiliriz. Ama zannediyorum anlatmak istediğimi anlatabildim.

İşte bunu sağlayabilmek belli basamakları olan bir süreçse , bunun ilk basamağı doktorların tam gün çalışmasıdır. Bu, bu kadar açıktır.

 Tam gün çalışmayan bir Profun bu sürece hiçbir katkısı olamaz.

Devletin ve bu fakir halkın tüm olanakları ile, tabii kendi çalışmaları ve çabaları ile de ve binlerce TUS a giremeyen doktorun şiddetle arzu ettiği bu noktaya gelen bir profun, herhangi bir cerrahın rahatlıkla yapacağı fıtık ameliyatı yaparak büyük paralar kazanması doğru değildir.

Bu yazıyı okuyanlara soruyorum; Nadir görülen bir kanser cerrahisi konusunda özel eğitilmiş bir öğretim görevlisinin, özel hastanelerde,  büyük paralar kazanarak da olsa örneğin bademcik alması mı, yoksa bir üniversite hastanesinde devletin verdiği ücret karşılığı yıllarca eğitimini aldığı o özel ameliyatı yapması mı doğrudur?

Bence kritik soru budur. Aslında cevabı da bellidir.

Ben 1982 de Doğuda ilk görevime başladığımda Türkiyede bebek ölümleri binde 150 civarında idi. Şimdi çok şükür Binde 20-30 lara düştü.

O zaman ölen bebekler en çok ishalden ve zatürreden ölüyorlardı. Maalesef binlerce bebeğimiz o dönemde asla ölmemeleri gereken bu hastalıklardan öldüler.

Bu 30 senede sağlık yöneticilerimiz bunu gördüler ve birinci basamakta alınması gereken önlemleri alacak şekilde bir planlama ile bu hastalıklardan ölümleri çok azaltarak bunu başarabildiler.

Örneğin son Aile Hekimliği uygulaması ile, bebek ölümlerinin önlenmesinde en önemli adımlardan olan bebek aşılama oranları yüzde yüzleri buldu. 

Ama artık şimdiki hedeflerden birisi de anladığım kadarı ile örneğin bebek ölüm oranlarının AB ülkelerindeki gibi binde 5-6 lara düşmesi... Bunun  için de  başka bir çok branş için de, özellikle onkoloji için, tam gün yasası şarttır.

Artık bu oranın binde 5-6 lara düşmesi için ikinci, belki de üçüncü hatta dördüncü basamak sağlık hizmeti ve o seviyede çok iyi eğitilmiş doçent, proflar ayrıca yüksek teknolojili araç gereç gerekmektedir.

Bu kanun çıkmadığı için maalesef şu anda, ülkemizin birçok yerinde,  ulaşabildilerse Üniversite Hastanelerinde, ulaşamadılarsa kendi şehir hastanelerinde veya evlerinde birçok bebeğimiz hayatını kaybetmektedirler.

Bebek ölümleri dışında, yukarıda da belirttiğim gibi, birçok nadir hastalıklar cerrahisi veya tedavisi konusunda özel olarak eğitilmiş öğretim görevlileri, maalesef tam gün çalışmadıkları için, özel hastanelerde, herhangi bir cerrahın yapabileceği, apandisit v.s. ameliyatı yaptıkları için, ayrıca  75 milyonluk bir ülke olduğumuz da düşünülürse şu anda en hafif olarak onlarca belki de yüzlerce ölüm olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Umuyorum, Sağlık Bakanlığının bu çok doğru uygulaması, bu öğretim görevlilerinin, istedikleri de olanaklar ölçüsünde karşılanarak  başarılır. Ve gerçek bir ileri ülke oluruz.

 
Toplam blog
: 94
: 313
Kayıt tarihi
: 23.06.09
 
 

1958 Nisan İstanbul doğumluyum. Ama tatiller dışında İstanbul'da uzun süreli yaşamadım. 1975 yılı..