Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '09

 
Kategori
Kitap
 

Tanımadığım Tanıdık - Füruzan

Tanımadığım Tanıdık - Füruzan
 

FÜRUZAN


Geçtiğimiz hafta sonu (Pazar 11 Ocak 2009) minicik bir kitap okudum, sadece 80 (seksen) sayfa - HARAÇ.

Bir kadın olarak etkilenmemem mümkün değildi.

Okurken, bazı şeyleri çok yakın hissettim. Benim duygularım ve düşüncelerim, fakat başkası tarafından yazılmıştı. Tuhaf bir duygu, ama gerçek. Hikâye mi, uzun öykü mü, roman mı tam olarak karar veremedim. Olağanüstü yalın ve duru bir dilde yazılmıştı fakat.

Kendi kendimi yakaladım - Yazara hayranlık duyduğumu. Onun cesareti, konunu gerçekçiliği, sıra dışı kadın duyarlılığı ile sadece seksen sayfaya sığdırılmış bir kadının yaşadıkları - Servetin hayatı.

Sanki dün yazılmış bir kitap gibi geldi, otuz dokuz sene önce yazılmasına rağmen. Okurken, aralarda durdum ve geriye dönüp tekrar okudum, hoşuma giden satırları.

Yazarı heyecanlandıran şeyler o kadar sahici, olaylar o kadar gerçek…

İstanbul Kitap Fuarı'nın 2008 yılı onur yazarı Füruzan, fuar süresince çeşitli etkinliklerle okurlarıyla bir araya gelmiş. Onunla karşılaşma fırsatını kaçırmış olduğum için üzüldüm. Ondan hoşlanacağımdan emindim. Bu kadar açık, duyarlı ve geniş biçilmiş insanın beğenilmemesini ihtimal veremiyorum.


Haksızlıklara tahammülü olmayan ve bu isyanını açık ve net bir şekilde, cesaretle, sözcüklerin sihirli gücü ile okurlarıyla paylaşmış. Hayranlıkla okudum.

Şu an bu satırları yazarken, biraz duruyorum, kitabı elime alıyorum ve 78. sayfasını açıyorum, tekrar okuyorum ve yazıyorum:

“ Bir şey iste deselerdi, hani var ya o masallardaki gibi, periler cinler çıkıp dilek sorduklarında okumayı yazmayı sökeyim isterdim. Oğluma iki satırcık yollamak için”

Okuyamamanın, harflerin tanıyamamanın buruk acısı…

Ben edebiyat eleştirmeni değilim, ve öyle birinin gözü ile görüş bildirmem mümkün değildir elbette, fakat sıradan birisi olarak kitabı çok beğendiğimi ve hafızamda kalıcı yer edindiğini söylemeliyim.

Kitabı bir arkadaşımın tavsiyesi ile okudum. Umarım bana kızmaz, ama burada onun sözlerini paylaşmaya ihtiyaç duyuyorum:

“Acaba biz Türkler kendi değerlerimizi birbirimize anlatmayı beceremiyor muyuz? Yoksa beceriyoruz da...bir övgü yapılacaksa, yapılması gerekiyorsa bu övgüyü gerektiği kadar duygulu, gerektiği kadar heyecanlı yapamıyor muyuz? Buyrun, işte Füruzan'ın Haraç adlı hikâyesi... Niçin birileri bana şimdiye kadar, 'Füruzan'ın HARAÇ adlı öyküsünü okudun mu? ' diye sormadı? Niçin Füruzan'ın adı hiç geçmedi? Füruzan'ın öyküsü 'çok güzel öyküler' arasında gösterilemez mi? Bunu kim yapacak? Kim Haraç'ı en güzel öyküler arasına alacak? Galiba bunu biz yapacağız...kitap okuyanlar, bir şeyler yazmaya çalışanlar yapacak! “

Geçenlerde, MB yazarlarından Sn. Ali Gülcü de başka bir Türk Yazarın kitaplarının tanınması ile ilgili benzer bir görüş bildirmişti ve sormuştu: Hata bizde mi ? Yoksa, kitapları, rafların en alt katında sergileyenlerde mi ?

Haraç, güncelliğini kaybetmemiş bir öykü. Kitabı, Sezen Aksu imzalı çok çok güzel ve anlamlı olan şarkısı “ Kardelen”, fonunda okudum. Aklımın bir köşesinde sürekli bu şarkı çalıyordu…

Doğuda nice nice Servetler var hâlâ…

Kitap, tekrarlamak istiyorum, sıra dışı kadın duyarlılığı ile yazılmış. Kadınların, bazen yaşamak zorunda kaldıkları korkunç haksızlıkların isyanıdır bu minicik hikâye.

Ulu Önderimiz Atatürk sözlerini hatırlıyorum :
“Bir zamanlar gelir beni unutmak, unutturmak isteyen gayretler belirebilir, fikirlerimi inkâr edenler, beni yerenler çıkabilir. Hatta benim yakın bildiğim kimseler arasından bile olabilir. Ama ektiğimiz tohumlar o kadar canlıdır ki, bu fikirler döner dolaşır gene gelir, feyizli neticeleri kalpleri doldurur.”

Nasıl da öngörmüş !

Ama ben Çağdaş Türk Kadınına çok güvenmek istiyorum ve burada, Önderimizin sözlerine yine ihtiyaç duyuyorum “şuna kani olmak lazımdır ki, dünya üzerinde gördüğümüz her şey kadının eseridir”

Füruzan’ nın bu güzel öyküsü, bu ekilen tohumlardan yeşermiş bir filiz. Benim ülkemde de Füruzan gibi Yazarlar olduğundan gurur duydum.

Okuyun ve okutun lütfen, güzel ülkemizde, Servetler hiç olmasın…

Efendiler, siz de okuyun lütfen, sizin için de çok anlamlı mesajlar var…

 
Toplam blog
: 144
: 1854
Kayıt tarihi
: 13.03.08
 
 

Doğduğum ve büyüdüğüm şehir Kırcali, Bulgaristan. Yıl 1964. Makina Mühendisiyim. Evli ve iki çocu..